Davutoğlu: Akıl dışı Vaatler Tehlikeye Düşürür
Başbakan Ahmet Davutoğlu ve CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ilk kez aynı ortamda seçim beyannamelerini anlatmak üzere TOBB Genel Kurulu'na katıldı.
Kürsüye ilk olarak çıkan Başbakan Ahmet Davutoğlu, CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu ile MHP Genel Başkan Yardımcısı Oktay Vural'ın yüzlerine karşı muhalefet partilerinin seçim vaatlerini eleştirerek, 1990'lı yılları hatırlattı. İş adamlarına irrasyonel politikaları muhalefet partilerine anlatmalarını isteyen Başbakan Davutoğlu, ''Anlatın ki birileri de çıkıp Türkiye'nin geleceğini tehlikeye düşürecek akıl dışı irrasyonel vaatlerde bulunmasın.'' dedi.
EN BÜYÜK TUZAK SEÇİM EKONOMİSİ
Seçimlere giderken en büyük tuzağın seçim ekonomisi olduğunu söyleyen Davutoğlu, kendilerinin her zaman bundan uzak durduğunu belirterek, muhalefet partilerine halkın önüne gerçekleşmeyecek vaatler ile çıkmayın çağrısında bulundu. Davutoğlu, muhalefet partilerine bu vaatlerle halkı kısa vadede kandırabileceklerini ancak uzun vadede asla kandıramayacaklarını da hatırlattı.
AKIL DIŞI VAATLER!
Muhalefet partilerinin 5 bin TL'ye kadar varan asgari ücret vaatlerine de değinen Davutoğlu, ''Asgari ücret fermanla, genelge ile verilen bir şey değil. Asgari ücret bir komite tarafından kararlaştırılıyor. Burada önemli olan işveren ile işçimizin optimum bir seviyede anlaşmasıdır. Böyle bir şey sağlanmazsa sonunda işyerleri kapanır. Kayıt dışı istihdam artar. Asgari ücrette plansız adım atılırsa rekabet gücünüz azalır. Bu tür irrasyonel politikaları iş adamları bugün anlatsın. Anlatın ki birileri de çıkıp Türkiye'nin geleceğini tehlikeye düşürecek gerçekleşmesi mümkün olmayan akıl dışı irrasyonel vaatlerde bulunmasın.'' dedi.
1990'LI YILLARI HATIRLATTI
Söz konusu vaatlerle ilgili 90'lı yıllarda yaşananları da hatırlatan Davutoğlu, ''1990'lı yıllarda dünya ekonomisi büyürken Türkiye küçülüyordu. Neden o zamanda akıl dışı vaatlerde bulunuluyordu. Bugün bizim elde ettiğimiz başarının arkasında ise akla uygun vaatler ve istikrar yatıyor.'' dedi.
7 HAZİRAN SONRASI REFORMLARA YOĞUNLAŞACAĞIZ
''Biz 8 aylık seçim ekonomisi vaat etmeyeceğiz. Biz 8 yıllık vaatlerde bulunacağız. Bütçeye ek yükler getirmeyeceğiz. Ben bunu sürekli söyledim.'' diyen Başbakan Davutoğlu, ''Size bir taahhüt olarak söylüyorum. İnşallah 7 Haziran'dan sonra reformlara yoğunlaşacağımız bir dönem olacak. İş dünyası ile istişareye önem vermeye devam edeceğiz.'' diye konuştu.
DİKKAT ETMELİYİZ!
Milli Hasılanın iktidarları döneminde 800 milyar doların üzerine çıktığını da hatırlatan Davutoğlu, ''O yüzden dikkat etmeliyiz. Verilen popülist vaatler ülkeyi zamanında krizlere getirdi. Her ne olursa olsun istikrarımızı koruyup ülkemizi 7 Haziran sonrasına hazırlayacağız. Bizim hiçbir tuzağa düşmemizin en önemli göstergesi bütçe açığıdır. Bütçe açığı yüzde 1.4'den yüzde 0,4 düşmüştür. 2017'de inşallah Türkiye bütçe fazlası veren bir ülke olacak. Öte yandan Merkez Bankası rezervleri de 20 milyar dolarlardan 120 milyar doları aşan seviyelere ulaştı.'' dedi.
''AĞRI DAĞI GİBİ SAĞLAM''
Cari açığın 67 milyar dolardan 45 milyar dolarlara gerilediğini ve bütün bunların Türk ekonomisinin risklere ve krizlere karşı olan dayanıklılığını gösterdiğini söyleyen Davutoğlu, her ne olursa olsun Türk ekonomisinin yapısının Ağrı Dağı gibi sağlam olduğunu söyledi.
Davutoğlu'nun konuşmasından satırbaşları şöyle;
İşyeri sayısı 727 binden 1 milyon 600 bine çıkmış durumda. İhracatımız 36 milyar dolardan 158 milyar dolara çıktı. Türk girişimcisi 193 ülkeye ihracat yapıyor.
11 Mayıs'ta inşallah Gümrük Birliğini güncellemek üzere mutabakat zaptı imzalanacak. Trans Atlantik Yatırım projesini Avrupa Birliği ile nasıl yürüteceğimizi planlayacağız.
67 organize sanayisi varken biz 90 tane daha organize sanayi bölgesi inşa ettik. Toplamda 157 tane sanayi bölgemiz oldu. Sadece geçen yıl 1.4 milyon kişiye istihdam sağladık.
Son 12 yıl içinde büyük kazanımlar elde ettik. İnşallah 7 hazirandan sonra 2. atılımı gerçekleştireceğiz. Bize ''2002'de hasta adam pozisyonunda bu ekonomiyi nasıl bu hale getirdiğiniz'' diye sorduklarında biz hep ''İnsan cevheri'' diye bahsettik.
Sosyal Politikalar bağlamında da devrim mahiyetinde adımlar attık. Bütçedeki en büyük paylar eğitim ve sağlığa ait.
Yaşam beklentisi 72'den 77'ye yükseldi.
120 yeni üniversite kurduk. Okullaşma oranını yüzde 38'lerden yüzde 90'lara çıkardık.
Ekonomik kalkınmamızın temelinde eğitim yatırımları olacak.
Özellikle ulaştırmada 18 bin km duble yol yapık. Edirne'den Habur'a kadar bütün hattı otoyollarla bağlayacak projeyi kapsama aldık. YHT hatlarını yaygınlaştırıyoruz. Bu hatları 3 bin 500 km daha da geliştireceğiz.
İstanbul havalimanında 25 Nisan'da tarihi bir an yaşandı. Bin 168 uçak indi. Kalkınan bir ekonominin en büyük göstergelerinden biridir. Onun için 150 milyon yolcu kapasiteli 3. Havalimanını inşa ediyoruz. İstanbul'u dünya ekonomisinin merkezlerinden biri haline getirmeye çalışıyoruz.
2 santralle nükleer enerjiye giriyoruz. İnşallah 3. santralimizi de devreye sokacağız. Beni derinden yaralayan husus ROKETSAN'ın kapatılması olmuştu. Aynı ROKETSAN şimdi dünya savunma sanayi ile rekabet halinde.
Seçimlere giderken herkesin sahip çıkması gereken husus demokrasidir. O yüzden tüm vatandaşlarımıza sesleniyorum. Hangi partiye oy verirseniz verin ama sandığa gidip iradenizi gösterin.
Demokrasimizi koruyacak olan temel doküman Yeni Anayasa'dır. Biz buradan ilan ediyoruz İnşallah 7 Haziran seçimleri sonrasında yeni ve insan odaklı bir Anayasa'yı kaleme alacağız. Tüm siyasi partileri ve aydınları bu sürece katılmaya davet ediyorum.
Hiçbir siyasi sisteme ön yargı ile bakmamak lazım. Parlamenter sistem de, Başkanlık sistemi de demokrasileri yaşatır. O yüzden yeni dönemde Başkanlık sistemini tartışmaya hazır olmalıyız.
Herkes yaptığı eylemeler nedeniyle hesap verebilir konumdadır.
Muhalefet partilerine çağrımda şudur. Gelecekle ilgili vizyonlarınızı, 2023 vizyonlarınızı ortaya koyun. Bizim yeni Türkiye sözleşmemiz karşısına sizde kendi sözleşmenizi yazın koyun. Oturup konuşalım. Bizim 25 maddelik dönüşüm
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.