Edirne'de müzikli terapi konseri
2008 UNESCO Kaşgarlı Mahmud Yılı ve Türk Müzik Terapi Geleneği etkinlikleri kapsamında grup Edirne II. Beyazıt Sağlık Müzesi'nde bir konser verdi. Grup, Dede Korkut Şarkısı ve baksı tedavi dansı, Manas Destanı, Azat Kızı, Kamber Hanım, Gülçemen, Bulbullar, Alayazım, Dombra Alamın, Şu, Göç Şarkısı ve Sema ilahilerini seslendirdi.
Edirne Valisi Mustafa Büyük, 54. Mekanize Piyade Tugay Komutanı Tuğgeneral Paşa Özen, Trakya Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Enver Duran, Emniyet Müdürü Hanefi Avcı konseri ilgi ile takip etti. TÜMATA, Türk musikisinin doğuşunu, gelişmesini, tedavi değerini, repertuar ve enstrüman zenginliğini araştırmak ve tanıtmak amacıyla Yrd. Doç. Dr. Rahmi Oruç Güvenç tarafından 1976 yılında kuruldu. 6 bin yıllık bir geçmişi olduğu ileri sürülen Türk musikisinin günümüze ulaşabilmiş repertuar, içra şekilleri, dansları, kıyafet ve dekorları, sosyo-kültürel ve psikolojik kaynakları, modern tıpta yeniden keşfedilen müzik terapinin uygulama malzemeleri grubunun temel faaliyet konularını kapsıyor. Bu amaçla Mannheim, Münih, Berlin, Zürih, Madrid, Barcelona'da altı merkez kuruldu. Avusturya'nın Rosenau'da müzik terapist yetiştiren ilk okul açıldı. Okulun ilk mezunları Edirne'de bulunan Sultan II. Bayezit Şifahanesi'nde verdikleri Türk Musikisi konseriyle diplomalarını aldı.
Konser öncesinde bir açıklama yapan Yrd. Doç. Dr. Rahmi Oruç Güvenç, Türk Müzik ve hareket tedavi geleneğinin Altay, Uygur şimdiki Moğalistan bölgelerinde gördüğünü belirtti.
Bu geleneğin daha sonra Asya Türk illerine ve Anadolu'ya yayıldığını anlatan Güvenç, başlangıçta beş sesli tarzda icra edilen müziğin zaman içerisinde olgunlaşarak beş yüze yakın makama ulaştığını kaydetti. Güvenç, şöyle devam etti: "Makamların vücut organlarına ve duygulara etkisi Farabi, İbn-i Sina, Ebubekir Razi, Hasan Şuuri, Haşim Bey'in eserlerinde yazılmıştır. Dokuz yüz sene önce Selçuklu Sultanı Nurettin Zengi'nin yaptırdığı Şam'daki Nurettin Hastanesi'nde musıki terapi uygulanmaya başlanmış ve Anadolu'da Edirne, Amasya, Fatih, Kayseri, Manisa, Bursa ve Sivas şifahanelerinde gelişmiştir. Türk müzik ve hareket tedavi geleneğinin doğumu ve yayılmasında eski Uygur Türk kültürünün etkisi olmuş, Uygur müzik aletleri, repertuvarı ve danslar bu konuda önemli bir kaynak oluşturmuştur."
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.