Alperen Ocakları’ndan Çok Sert Dağlıca Tepkisi
Genel Başkan Ahmet Tarık Sarı yaptığı açıklamada, hain saldırının nedeninin iktidarın çözüm sürecindeki ihmalleri olduğunu vurguladı.
Sarı'nın yaptığı açıklamanın bir kısmı şu şekilde:"Suruç patlamasının hemen ardından başlatılan terör eylemleri sonucunda neredeyse her gün aldığımız şehit haberleri artık dayanılmaz bir boyuta gelmeye başlamıştır. 1999'da Apo'nun yakalanmasından sonra hareket kabiliyetini kaybeden PKK, 2002'den sonra tekrar hareket kabiliyeti kazanmış,yine devamlı olarak şehit haberleri gelmişti, takip eden yıllarda ''Analar ağlamasın!'' sloganlarıyla başlatılan ''Çözüm Süreci'' denilen tiyatroda milletimiz aldatılmıştır. Bugün kaybettikleri seçimlerin akabinde siyasi verileri erken seçimle tekrar kontrol edebilmek adına ''Suruç'' senaryosu kurgulandı. Saldırı sonucu 30'un üzerinde militan öldü, IŞİD ve PKK'ya karşı operasyonlar başlatıldı. Her türlü milliyetçiliği dönem dönem ayaklar altına alan iktidar mensupları her seçim döneminde olduğu gibi ''Milliyetçi'' oluverdi, AKP'li milletvekilleri katıldığı programlarda, demeç verdiği röportajlarda ''Çözüm Sürecinde'' kandırıldıklarını, PKK'nın güçlendiğini, bu süreçte PKK'nın mühimmat stokladığını itiraf etti. BBP/Alperen camiasının senelerdir ''Çözüm süreci mi ? Bölünme süreci mi ? '' adlı konferanslarda belirttiği hatalar ve sonuçları gün yüzüne çıktı. PKK, ''Çözüm süreci'' saçmalığının hemen önceki halinden daha güçlü, daha silahlı bir hale getirildi, Habur sınır kapısından askerimize, devletimize, milletimize silah doğrultmuş PKK'lı teröristler sloganlarla, PKK bayraklarıyla, büyük bir törenle otobüs üzerinde Habur sınır kapısından ülkemize geçirildiler. Bu süreçte Doğu halkını muhatap almak yerine terör örgütünün siyasi uzantısı olan BDP/HDP'yi, bebek katili Apo'yu muhatap aldılar. Bu muhabbetin, sevgi selinin ardı arkası kesilmedi. Şivan Perver ile, Barzani ile birlikte Diyarbakır'da el ele dolaştılar, PKK'lı leşlere, hainlere methiyeler düzdüler, Apo'yu barış elçisi yaptılar, mektuplarıyla ''halkı'' barışa davet ettiler, gözyaşları döktüler... Gelinen süreçte terör örgütünün siyasi uzantısı HDP ''Çözüm süreci'' sayesinde, basın ve medyanında desteğiyle %13 oyla meclise girdi, PKK güçlendi, her gün şehit haberleri gelmeye başladı.
Buradan Marksist-Leninist, din düşmanı PKK'lı hainlere ve siyasi uzantılarına, giriştikleri her işi eline yüzüne bulaştıran, başarısızlıklarını ''kandırıldık, gaflete düştük'' gibi ifadelerle örtmeye çalışan, görüntüde gafil aslında hain olan AKP kadrolarına sesleniyoruz;
" İDAM GERİ GETİRİLMELİDİR"
‘’Kurulduğumuz günden bu yana ifade ettiğimiz gibi ''idam'' geri getirilmelidir, başta Apo ve terör örgütüne mensubiyeti ispatlanan bütün terör örgütü üyeleri milletin gözü önünde asılmalıdır. Türkiye Cumhuriyeti toprakları içerisinde bütün terör faaliyetlerine karşı büyük operasyonlar düzenlenmeli, bu operasyonlar gerektiğinde sınır ötesi harekatlarla güçlendirilip terörün ''inine kadar'' girilmelidir. Siyasi hakimiyetinizi sürdürebilmek adına başlattığınız bütün siyasi operasyonların aynısını terör örgütünü besleyen bütün kanallara yapılmasını istiyoruz. Bölgede devlet hakimiyeti sağlanmalıdır, terör örgütünün bütün maddi kaynaklarının ucu kesilmelidir, insan kaynağı kesilmelidir. Kısaca terörle müzakereye değil, bütün yönleriyle sert bir mücadeleye girişilmelidir. Hemen akabinde şehit ailelerinden, teröristlere verdiğiniz imtiyazın binde birini vermediğiniz gazilerimizden özür dilenmelidir. Sizlerin kuyruğunuz sıkıştığında neler yapabildiğinizi biliyoruz, bunları yeri geldiğinde bütün milletin gözüne soka soka gösterdiniz. Siyasi iktidarını devam ettirebilmek adına söylemediğiniz yalan, başlatmadığınız operasyon, akıtmadığınız kan kalmadı. Tarihinizde bir kez olsun sizleri ihaneti bırakıp milli bir kararlılıkla teröre karşı gerekli cevabı vermeye çağırıyoruz. Aksi halde necip Türk milletinin sabrı tükenmeye başlamıştır, Anadolu'nun dört bir yanından cennete irtihal eden şehit cenazelerindeki kızgınlık sizin sözde ''Kürt sorunu'' olarak ifade ettiğiniz ''PKK Sorunundan'' daha büyük bir sorunun gelişinin habercisidir. Sizin iktidarsızlığınızın, karnı genişliğinizin, gayri milli oluşunuzun hesabını büyük Türk milleti ödemektedir. Bu millet sizi iktidara taşıdığı gibi yerin dibine sokmaya da kadirdir. Bu millet şehit cenazelerinde ''Vatan sağolsun'' diyerek sukunetten ayrılmadığı gibi terör örgütüne karşı en büyük mücadeleyi cevabı da verebilecek kadar da güçlüdür, azimlidir. Bizler savaş çığırtkanlığı yapmak istemiyoruz, şehit haberlerinin gelmediği huzur dolu bir coğrafyada Türkü ile, Kürdü ile, Çerkez ile barış içerisinde yaşamak istiyoruz. Lakin bu süreç böyle devam eder, devlet devletliğini yapmazsa millet teröre ve teröriste karşı gerekli tutumu gösterecek, cevabı verecektir. Bu durumda Alperen Ocakları her zaman olduğu gibi yine milletinin yanında yer alacaktır, milletin kararı ne olursa olsun...’’
Milletimizin başı sağolsun, Allah Mehmetçiklerimizin şehadetini kabul eylesin, mekanları cennet olsun…
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.