Küstüğü hayata, hat sanatıyla bağlandı

Küstüğü hayata, hat sanatıyla bağlandı
Konya'da ahşap oyma hat sanatı yapan Durmuş Turanoğlu (50), hayatta birçok zorluklarla karşılaştı ama...

Astsubay olarak görev yaptığı deniz kuvvetlerinde geçirdiği bir kaza sonucu sol bacağını kaybetti. 17 Ağustos Marmara Depremi'nde ise eşini ve kızından oldu. Uzun yıllar içine düştüğü yalnızlığın da etkisi ile hayata adeta küstü. Ta ki ahşap oyma hat sanatı ile tanışana kadar. Yıllarca kendi emeği ile yaptığı eserleri sayesinde o şimdi ülkenin tanınmış ahşap oyma hat sanatçılarından biri olarak tanınıyor.

Ahşap üzerine hat oyma sanatı yapan Durmuş Turanoğlu, 1976 yılında Deniz Kuvvetleri'nde astsubay olarak göreve başladı. İlk evliliğini 1977 yılında yaptı. 1996 yılına kadar ailesi ile rahat ve mutlu bir hayat süren turanoğlu, 1996 yılında üzücü bir kaza geçirdi. Sol bacağını kaybetti. Acıların en büyüğünü ise 17 Ağustos 1999 Marmara Depremi'nde yaşadı. Eşi ve kızı enkaz altında hayatını kaybetmişti. Önce ayağını, ardından da çok sevdiği eşi ve kızını kaybeden Durmuş Turanoğlu, hayatla olan tüm bağlarını kopardı. Kendi deyimi ile adeta karanlığa gömüldü. Ta ki 2002 yılında Nevin Turanoğlu (50) ile evlenene kadar. Eşinin tavsiyesi ile ahşap üzerine hat oyma sanatına merak sardı. Bu iş için kendi imkanları ile küçük bir atölye bile kurdu. Bu sayede hayata yeniden tutunacak bir adım atan Turanoğlu, yaptığı eserleri ülkenin çeşitli yerlerinde açtığı sergilerde gösterime çıkardı. Bu günlerde ise Mevlana'nın 735. vuslat yıldönümü etkinlikleri çerçevesinde Mevlana Kültür Merkezi'nde açılan sergide yer aldı. Özellikle ahşap üzerine Türk bayrağı, Atarürk portresi, Kelime-i Tevhid ve Allah (c.c.)'ın 99 isminin yer aldığı Esma-ül Hüsna adlı eserleri ziyaretçilerin büyük ilgisini topluyor.

"Eşimi ve kızımı kaybettiğimde biri henüz 38, diğeri ise 17 yaşındaydı." diyen Turanoğlu, onları defnederken kefen bile bulamadığını, ceset torbasıyla gömdüğünü belirtti. Bu olayın kendi iç dünyasında yıkıntıya neden olduğunu dile getiren Turanoğlu, "1999 ve 2002 yılları arası benim hayatımın karanlık dönemiydi. Büyük buhranlar yaşadım. Hayata küstüm." dedi.

Ancak, 2002 yılında 2. evliliğini yaptıktan sonra yeni eşi Nevin Turanoğlu'nun manevi desteği ile ahşap oyma hat sanatını icra etmeye başladığını aktaran emekli Astsubay, "Kendi imkânlarımız ile küçük bir atölye kurduk. Burada 50- 60 yıllık gemi kalıntısı ahşaplardan topladığımız parçalar üzerine hat oymaya başladık. Bu işi yaparken her hangi bir kursa gitmedim. Bu sanat benim hayata yeniden tutunmam için bir dal. Ben de o dala sıkı sıkıya tutundum. Eserlerimin her biri benim için büyük önem taşıyor. Özellikle yapımında 3 ay uğraştığım Esma-ül Hüsna adlı eserim" diye konuştu. 

Turanoğlu, 2006 yılında ilk sergisini İzmir Resim ve Heykel Müzesi'nde açtığını söyledi. Ayrıca sanatını yarken hiçbir maddi kazanç elde etmeyi amaçlamadığı ifade eden Hat Ustası, kazançlarının tamamını ihtiyaç sahibi insanlara bağışlayacaklarını belirtti. 

CİHAN

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.