Mustafa Kamalak 72 şartı sordu
Kamalak, “Hiç laf kalabalığı yapmayın. Dürüstçe açıklayın, Avrupa’ya siz ne veriyorsunuz? İstenen tavizlerin içinde Kıbrıs var mı yok mu? Türkiye’nin önemli su kaynakları olan Fırat ve Dicle’yi İsrail yararlansın diye bir uluslararası konsorsiyuma açıyor musunuz, açmıyor musunuz?” dedi.
Sonucu felaket oldu
Avrupa Birliği ile ilgili ne zaman bir bayram havası estirilse arkasından tam bir felaket geldiğini, bunun en önemli örneklerinden birinin 1996 yılında imzalanan Gümrük Birliği anlaşması olduğunu belirten Kamalak, “O zaman da bu anlaşma tarihi bir zafer olarak sunulmuştu. Sonucu felaket oldu. Gümrük Birliği’nin Türkiye’ye sadece ekonomik maliyeti 20 yılda 500 milyar doları aştı” diye konuştu. Gıdadan giyime, otomotivden kozmetiğe birçok Avrupa Birliği ürününün Türkiye pazarına dolduğunu belirten Kamalak, şöyle dedi: “O dönem bunu zafer gibi sunanların dediği değil, ‘yapmayın, bu anlaşma bu millete ihanettir, onlar ortak, biz pazar oluruz’ diyen milli görüşün dediği çıktı. Aynı tiyatro şimdi yeniden sahneye konuluyor. ‘Mercedes’e ucuza bineceğiz’ yalanıyla Türkiye’yi Gümrük Birliği’ne soktukları gibi şimdi de ’Vizesiz seyahat’yalanıyla Türkiye’yi daha büyük bir felaketin içine sürüklüyorlar.
İstenen tavizler ne?
Vizesiz Avrupa seyahati karşılığında Türkiye’den 72 taviz vermesi bekleniyor. Batı ile işbirliği yapılarak Avrupa ve ABD ile yanak yanağa poz vererek İslam dünyasına hizmet edilemez. Türkiye’den yerine getirilmesi istenen 72 maddenin içinde, KKTC’deki egemenlik hakkından vazgeçilmesi, Kıbrıs’ın Rumlara teslim edilmesi, Fırat ve Dicle’nin İsrail’in yararlanması amacıyla uluslararası konsorsiyuma açılması gibi konuların bulunup bulunmadığı merak ediliyor. Tüketen değil üreten bir ekonomi için gerekli altyapı ve yatırımlara öncelik verilmeli. Türkiye tehlikeli ve hayali mecralarla vakit geçirmek yerine yaşanabilir bir Türkiye, yeniden büyük Türkiye, yeni bir dünya mücadelesi vermelidir. En önemlisi de batı kulübüne girmenin değil, İslam Birliği’ni kurmanın mücadelesi verilmelidir. Türkiye 57 yıldır kapısında oyalandığı Avrupa Birliği macerasından artık vazgeçmelidir. Vizesiz seyahat zehir kutusunun süslü ambalajıdır.” Mustafa Kamalak, Karaman’daki cinsel istismar davasında yaşananları şiddetle telin ettiğini söyledi.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.