Erdoğan: Tarih bizi affetmez

Erdoğan: Tarih bizi affetmez
Cumhurbaşkanı Erdoğan 10. Balkan ülkeleri Genelkurmay Başkanları toplantısında konuştu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, 10. Balkan Ülkeleri Genelkurmay Başkanları konferansında yaptığı konuşmada, uluslararası kuruluşların, 1990'larda yaşanan acı tecrübelerden gerekli dersi çıkarmadığının görüldüğünü söyledi.

Söz konusu kuruluşların yıpratıldığına işaret eden Erdoğan, "Küresel güvenlik ve istikrarın teminatı olması gereken kuruluşlar bir kez daha iç çekişmelere, kısır siyasi hesaplara taraf yapılarak yıpratılıyor." dedi.

İşte Erdoğan'ın konuşmasından satır başları:

Duvarların yıkılması bölgede umutların yeşermesine, kalıcı barış ve istikrar beklentilerinin artmasına sebep oldu. Özgürlükleri gasp edilen, baskıcı rejime mahkum edilen Kafkasları sevindirmiştir. Etnik temelli çatışmalar bu umutların darbe almasına neden oldu. Balkan coğrafyasında hepimizin içini acıtan olaylara şahit olduk. Çıkarlar adına gerilimleri tırmanlandırmanın sonuçlarının krizin bölgede uzun süren tahribata yol açtığını gördük. Sizler üstlendiğiniz görevler itibariyle bölgesel barış ve istikrarı takdir edebilecek pozisyonda bulunuyorsunuz.

"SURİYE'DE TÜM KIRMIZI ÇİZGİLER AŞILDI"

Malasef bugün uluslararası kuruluşların, 1990'lı yıllardaki acı tecrübelerden gerekli dersi çıkarmadığını görüyoruz. komşumuz Suriye başta olmak üzere bölgede süre giden hadiseler bunun tezahürüdür. 6 yıldır Suriye'de tüm kırmızı çizgiler aşıldı. 600 bin kişi hayatını kaybetti ama hiç bir adım atılmadı. Irak, Yemek, Ukrayna konusunda umut verici gelişmeler yaşanmıyor. Göç sorunu ise daha çok insanı etkisi altına alacak şekilde genişliyor.

Suriye meselesi sonuçları ve yansımları itibariyle bölgesel sorun olmaktan çıkmış, küresel bir tehdit haline dönmüştür. Damdan düşenin halini, damdan düşen anlar. Biz gerek kendimizin, gerek Suriyeli mazlumların bu sorunun kalıcı olarak çözülmesi için yoğun çaba sarf ettik. 3 milyon Suriyeli ve Iraklıya biz sahip çıktık. Bunun başka bir örneği yok. Bize para gelecek mi, biz bunları düşünmedik. Kendi bütçemizden 10 milyar doları aşan harcama yaptık. Bunlar faturalı harcamalar. Bir de STK ve belediyelerimizin harcamalarıyla 20 milyar dolara ulaşmıştır bu. Batı verelim mi, vermeyelim mi, göç nasıl duracak? Biz böyle bir şey düşünmüyoruz. Gelenlere kapımızı kapatmadık, üstlerine güvenlik güçlerini sürmedik. 

"TÜRKİYE'Yİ DAEŞ'E YARDIM EDEN ÜLKE GİBİ GÖSTERME ALÇAKLIĞINA GİDENLER OLDU"

DAEŞ ile mücadele konusunda kaynak ülkeler hiçbir adım atmazken, gerekli istihbarat paylaşımına gitmezken, her şeyi Türkiye'nin yapması beklenmiştir. Hatta bu süreçte birçok haksız, insafsız ve mesnetsiz ithamlarla da mücadele ettik. Bu tablonun ilanihaye devam etmesi mümkün değildir. Türkiye'yi DAEŞ'e yardım eden ülke olarak gösterme gibi, kusura bakmayın biraz ağır olacak ama alçaklığa gidenler olmuştur. Bizim şu anda DAEŞ ile yaptığımız mücadeleyi dünyada hiçbir ülke yapmıyor. DAEŞ'e karşı verdiğimiz kayıpları dünyada hiçbir ülke vermedi. Biz tabii bu kayıpları verirken biz DAEŞ'e de çok ciddi kayıplar verdirdik. Şu anda sadece Suriye ve Irak'ta DAEŞ'in verdiği kayıp bizim onlarla mücadelemizde 3 bine ulaşmıştır.

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.