Erdoğan sert çıktı: Bu yaptığınız terbiyesizlik!
Günlerdir merakla beklenen 2016-2017 Adli Yıl Açılış Töreni, Beştepe Millet Kongre ve Kültür Merkezi'nde yapıldı.
Törene Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Başbakan Binali Yıldırım, Yargıtay Başkanı İsmail Rüştü Cirit, Genelkurmay Başkanı Hulusi Akar, TBMM Başkanı İsmail Kahraman ile hakim ve savcılar katılıyor. MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli de törene katıldı.
KILIÇDAROĞLU VE FEYZİOĞLU KATILMADI
İlk defa Beştepe'de düzenlenen törene CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu ve Türkiye Barolar Birliği Başkanı Metin Feyzioğlu katılmadı.
Tören İstiklal Marşı ve saygı duruşunun ardından başladı.
ERDOĞAN: BİZ VUR EMRİ VERMEDİK, YAPTIĞINIZ TERBİYESİZLİK!
Açılış töreninde konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan ilk olarak açılışın Beştepe'de yapılmasının yargı bağımsızlığına gölge düşürdüğü iddialarına yanıt verdi. Erdoğan açıklamasında "Millet adına görev yapan yargının milletin mekanında adli yıl açılışını yapması yargı bağımsızlığına göle düşürmez" dedi. Erdoğan törene katılmayan Kılıçdaroğlu'na gödnermede bulunarak Yenikapı ruhunun korunması gerektiğini vurguladı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan dünyanın 15 Temmuz darbe girişimi sonrası sergilediği tavrı da eleştirerek, "O gece 30 küsür kişi darbecilerden öldü, 241 kişi darbe karşısında direnenlerden şehit oldu. Demek ki bizler darbecilere 'Vurun' diye talimat vermedik, 'Yakalayın, adalete teslim edin' dedik. Ey dünya hala bize hangi gözle bakıyorsunuz. Bu yaptığınız millete karşı terbiyesizlik değil mi?" dedi.
İşte o konuşmadan satır başları:
2016-2017 adli yılın ülkemiz için hayırlı olmasını diliyorum. İçinde bulunduğumuz bu mekan Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nin bir parçasıdır. Cumhurbaşkanlığının çalışma alanları yukarıdaki 3 bloktadır. Burası da diğer her yer gibi devletin ve milletin malıdır. Biz çalışmalarımızı burada yürütmekle mükellefiz.Bizden sonrakiler de burada çalışmalarını sürdürecek.Kongre ve Kültür Merkezimiz Ankara'da her toplantıda eksikliği hissedilmiş ve inşaa edilmiştir.Ankara'da maalesef çaplı toplantılarımızı yapacak toplantımız yoktur. Son senelerde yeni yapıldı. Başkentimizde böyle eksikliklerin giderilmesi bizim için önemliydi. Bu bina aynı zamanda bir opera binası işlevini de görecek bir kabiliyete sahiptir.
YENİKAPI RUHU GÖNDERMESİ
Nitekim Yargıtay Başkanımız, Adli Yıl açılışı burada olmasaydı bir otelin eksi 2'nci katında olacağını söylemişti. Böyle bir merkezin devletin kurumlarının da emrinde olduğunu söyleyerek kendilerini buraya davet ettik. Millet adına görev yapan yargının, milletin evinde açılış yapması yargı bağımsızlığını zayıflatmaz aksine güçlendirir.Bir kez daha milletin mekanına hoş geldiniz diyorum. Diğer kurumların temsilcilerine de Yenikapı ruhuna uygun hareket etmelerini diliyorum.
MİLLETİMLE İFTİHAR EDİYORUM
Milletimizin birliğe ve dayanışmaya her zamankinden daha fazla ihtiyacı var. Türkiye 15 Temmuz sonrası yanında olanı, karşısında olanı görmüş ve tanımıştır. 15 Temmuz şehitlerimizi bir kez daha rahmetle yad ediyorum.Bu millet büyük bir millet, sorumluluğumuzu çok daha artıran bir millet. Ben milletimle iftihar ediyorum.
TARİHE ALTIN HARFLERLE KAZINDI
15 Temmuz gecesi en iyi sınavı veren kurumlarımızdan biri de adalet teşkilatıdır. Hızla harekete geçen ilk andan itibaren tüm çalışmaları hukuka uygun şekilde yürüten anında açıklamalarını yapmak üzere hukuk olarak gereği neyse yapılacaktır demek suretiyle ilk mesajlarını vermiş ve yargı kapısının arkasına girip gizlenmiştir. Bu tavır çok önemlidir. Yargımıza teşekkür ediyorum. O kutlu mücadele tarihe altın harflerle kazınmıştır.
ŞANLI BAYRAĞIMIZIN KARŞISINA O PAÇAVRALARI ÇIKARANLAR
Çanakkale Destanıyla büyüyen gençlerimiz kendi destanlarını yazdılar. Artık tarihi kitaplardan okuyan değil hem okuyan hem yaşayan bir millet olduk bu çok önemli. Biz 79 milyonuyla tek milletiz. Böyle olmak zorundayız. Böyle olursak hedefe ulaşacağız. Bizim tek bayrağımız var. Anlı şanlı bayrağımızın karşısına bazı paçavralar çıkarılıyor. Kimse bu vatan toprakları üzerinde bir operasyon düşüncesi içerisine girmesin. Girdikleri anda karşısında ordumuzu polisimizi ve hepsinden öte milletimizin ta kendisini bulacaktır. Bu millete kötü niyet besleyenler çok iyi bilsinler ki Türkiye 79 milyonluk bir orduya sahip ve böyle yürüyor.
MİLLET GÖREVİNİ YAPTI SIRA BİZDE
Bilsinler ki tek devlet... Devletin içinde devlet olmaz. 40 yıldır bunun hesabındaydılar. 15 Temmuz'u bir musibet, bin nasihatten evladır, böyle görüyorum. Ben inanıyorum ki, milletimiz kazanacak ve yeni bir milat olarak geleceğe yürüyeceğiz. Milletimiz o gece görevini yerine getirdi artık sıra bizde. Bundan sonra çok daha farklı çalışmamız lazım.15 Temmuz öncesi çok farklıdır, sonrası çok farklıdır. Şahsım da dahil siyasi hırsa kapılanların açıp 15 Temmuz şehitlerine bakmamız lazım. Oradaki kahramanlık ve fedakarlık bizi kendimize getiremiyorsa hepimiz yazıklar olsun.
DÜNYAYA SESLENDİ: BU TERBİYESİZLİK DEĞİL Mİ
FETÖ milletimizn gözünde zaten mahkum olmuştu. Adaletin ne kadar önemli olduğunu sadece bu örnek bile bize anlatmakta yeterli. Bu süreci hızlandıralım, bir an önce hukuk içinde neticeye gidelim. O gece 30 küsür kişi darbecilerden öldü, 241 kişi darbe karşısında direnenlerden şehit oldu. Demek ki bizler darbecilere 'Vurun' diye talimat vermedik, 'Yakalayın, adalete teslim edin' dedik. Ey dünya hala bize hangi gözle bakıyorsunuz. Bu yaptığını millete karşı terbiyesizlik değil mi? Şahsımı vurmaya gelenler günlerce Marmaris'in ormanlarında gizlendi. Bizim jandarmamız onları vurmadı, öldürebilirdi. Ne yaptı, yakaladı, savcıya teslim etti.
GÜL İLE DİKEN ARASINDAKİ ÇİZGİ KADAR İNCE
İnsanın olduğu her yerde hata da ihanet de olur. Önemli olan sistemin düzgün çalışmasıdır. İşte o zaman bireysel hataların en az hasarla telfai edildiğini görürüz. Adalet herkese hakkını teslim etmek gerektiğinde eğriyi düzeltmektir. Adaletsizlik ise eğriyi düzeltmeden bırakmak anlamı taşıyor. Gülü sulamak ile dikeni sulamak arasındaki fark kadar ince bir çizgi bu.Yeni adli yılda adalet teşkilatımızın tüm kademelerinde görev yapan hakimlerin, savcıların elbette avukatlarımızın adaleti tesis etmek için daha çok çalışacaklardan şüphemiz yok. FETÖ operasyonlarında gözaltına alınan hakim ve savcıların zaafiyete yol açmayacağına inanıyorum. Bu duygularla çalışmalarınızda başarılar diliyorum.
YARGITAY BAŞKANI CİRİT: HUKUK ARAYANIN ELLERİ TEMİZ OLMALI
Törende ilk sözü alan Yargıtay Başkanın İsmail Cirit FETÖ'cülerin tamamen temizlenmesi gerektiğine vurgu yapıp " Bu hain örgütün tüm destekçilerini etkisiz hale getiremezsek gelecekte de benzer saldırılara maruz kalabiliriz" dedi.
İşte o konuşmadan satır başları:
"Adli yıl açılış konuşmaları, demokrasi, özgürlük gibi evrensel ilklerin vurgulandığı ve yargı sorunlarının konuşulduğu bir platform olmuştur. Geçen yıldan bu güne kadar önemli değişiklikler meydana gelmiştir. Ülkemiz 3 dereceli bir yargı sistemine kavuşmuştur. Türk yargısı üzerindeki ağır iş yükünün hafifletilmesi için çok önemli toplantılar yaptık ve bun sizlerle paylaştık. Yargıtayımızın tüm kararlarını yargı erişimine açtık. Her şeye rağmen daha iyi işleyen bir yargı sistemine doğru ilerlemekteyiz.
UZLAŞI KÜLTÜRÜNÜ GENİŞLETMELİYİZ
15 Temmuz, devletin tüm kurumlarında olduğu gibi yargımızda da önemli sarsıntılar meydana getirmiştir. Kişisel ve kurumsal anlamda her türlü fedakarlığa hazır olduğumuzu rahatlıkla söylemek istiyorum. Yargıtay'da görev yapan, emeği geçen herkese şükranlarımı sunuyorum. Çağdaş değerlere sıkı sıkıya bağlı kaldığımız takdirde kültürel çeşitliliğimizi büyük bir zenginliğe dönüştürebiliriz.Gerçek dindarlık ve hoşgörü herkesi dini ve fikriyle hoş görmektir. Yaradılanı yaradandan ötürü sevmek felsefesi geniş kitlelelere ulaşmıştır.Uzlaşı kültürünü genişletmemiz gerekmektedir. Bizler ancak birbirimizi kucaklayarak uçabiliriz.
DARBE KALKIŞMASINDAN SONRA İNANCIMIZ ARTTI
Darbe kalkışmasından sonra toplum olarak gösterdiğimiz birlik ve beraberlik geleceğe yönelik inancımızı pekiştirmiştir.Terör öncelikle insanların en temel hakkı olan yaşam hakkını tehdit etmektedir. Ülkemizde sürmekte olan terör insan hakları ve demokrasiler için tehdit oluşturmaktadır. Bir insanlık suçu olan teröre karşı birlikte mücadele etmek zorunluluktur. Terör örgütlerinin kullandıkları araçların devletlerin tekelinde olduğu saklanamaz bir gerçektir. Devletler özellikle silahların terör örgütlerinin eline geçmesini önleyici tedbirler almak zorundadır.
SİLAHIN SAHİBİNE SADAKATI YOKTUR
Teröre destek veren ülkelerin bu silahların bir gün kendilerine çevrileceğini de bilmelidir. Silahın sahibine sadakatı yoktur. Teröre doğrudan destek veren ülkelerin uluslararası sözleşmelere uygun davranmalarını bekliyoruz.Devletimiz hukuktan vazgeçmeden terörle mücadeleyi sürdürmektedir. Bu konuda diğer kurum ve yurttaşlarımıza da görevler düşmektedir. Daha düzel bir dünyada ve ülkede yaşamak istiyorsak terörle mücadelede herkes görevini eksiksiz yere getirmelidir.
15 TEMMUZ'DAKİ HAİN SALDIRIYI KINIYORUZ
15 Temmuz'da milli birlik ve bütünlüğümüze, demokrasimize, hukuk devletine tüm evrensel değerlere yönelik FETÖ tarafından gerçekleştirilen hain saldırıyı kınıyoruz. Bu saldırı sadece bir darbe olarak nitelendirilemez. Sonu gelmeyen bir çatışma içine girecek bir sonucu doğuracak bir saldırıdır. Bir anda ülkenin kan gölüne girmesine neden olacak bir eylemdir. Bitmeyecek iç çatışmalara, kardeş kavgalarını doğurabilecek bir eylemdir. Kamu düzeninin bir daha geri gelmemesi sonucunu doğuracak bir eylemdir. Türkiye'nin bölünmesini değil yok edilmesini amaçlayan bir saldırıdır.
FETÖ ÜYELERİ HUKUKA UYGUN ŞEKİLDE YARGILANACAK
Bu hain örgütü ve destekçilerini etkisiz hale getiremezsek gelecekte de benzer saldırılara maruz kalabiliriz. 15 Temmuz'da yapılan saldırı batılı dostlarımız tarafından güçlü şekilde kınanmamış, hayal kırıklığı yaratmıştır. 15 Temmuz'da çok net bir şekilde anlaşıldığı şekilde sahte belge, yasa dışı dinleme gibi tedbirler aracılığı ile hukuk bir silah gibi kullanılmış emniyet ve silahlı kuvvetlerde militanlar yerleştirilmiştir. Hakkında suç isnadı olan herkes gibi FETÖ üyeleri de uluslararası hukuka uygun şekilde yargılanacaklardır.
ADALET ARAYANIN ELLERİ TEMİZ OLMALI
Son günlerde devleti ve toplumu derinden etkileme potansiyeli taşıyan anayasal ve yasal değişikliklerden en çok etkilenecek olan Yargıtay'ın da görüşünün alınmasının önemli olduğu kanaatindeyim. En gelişmiş hukuk sistemi hakları en çok koruyandır.
Hakimin entelleküel bir birikimin olması da şarttır. Hakimin tarafsızlığı en az bağımsızlığı kadar önemlidir. Her türlü cemiyet, cemaat çıkarının toplum çıkarının yerine ikame edilmesi hiçbir hukuk düzeninin hoş görmediği bir anlayıştır. Adalet arayanın elleri temiz olmalıdır. "
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.