Saadet Lideri Karamollaoğlu:"Endişemiz azalacağına maalesef artıyor"
Saadet Partisi Genel Başkanı Karamollaoğlu, “Bu kadar sertleşme, acımasız tavır sergilemenin bir çok sağduyulu insanı farklı tavra iteceğine inanıyorum. Bugün meydanlara çıkıp, korkusundan evet diye bağıranlar, şundan emin olsunlar yarın sandığa gittiklerinde hayır diyeceklerdir.” dedi.
Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu, parti genel merkezindeki basın toplantısında gündemi değerlendirdi. Geçtiğimiz günlerde Kadın ve Demokrasi Derneği’nin (KADEM) etkinliğinde konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan darbe girişimi günü hayatını kaybedenlerin ‘Evet’çi olduğunu savunarak, “15 Temmuz’da milletimin üzerine bomba yağdıranlar bugünün ‘Hayır’cılarıdır” demişti. Erdoğan'ın bu değerlendirmelerine Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu'ndan tepki geldi. Karamollaoğlu, “Bu hassas dönemde en tehlikeli şey evet demeyenleri Kandil’le eş tutmak, FETÖ’cülükle suçlamak bu topluma en büyük kötülüktür. 15 Temmuz’daki bütün evetçiler meydanlardaymış.’ Bizim teşkilatımızdan 15 Temmuz’da bir çok arkadaşımız hayatını kaybetti. Bir çok kardeşimizin, kolu, bacağı koptu. Şimdi onlar 16 Nisan’da hayır derse hain diye mi göstereceksiniz? Allah’tan korkmak lazım!” dedi.
HAYIR ÇIKARSA, HÜKÜMET NEREYE GİDECEK?
“İster evet, ister hayır çıksın. Referandumdan sonra birlikte yaşayacağız. Referandum öncesi milleti kutuplaştırmak, evet demeyenler Kandil’le beraberdir demek, hiçbir Hükümet erbabına yakışmaz. En büyük hassasiyeti onların göstermesi icap eder” diyen Karamollaoğlu, “Kendileri gibi düşünmeyenleri hor görürlerse, ötelerse, yarın referandumdan herhangi bir şekilde hayır çıkarsa ne yapacaklar, nereye gidecekler? Veya referandumdan evet çıkarsa, toplumun geriye kalan kısmını hain ilan edip onları cezalandırmaya, dışlamaya, onlardan kurtulmaya mı çalışacaklar? Allah’tan korkmak icap eder.” şeklinde konuştu.
HAİN, TERÖRİST, FETÖ’CÜ, BÖLÜCÜ İTHAMLARI MİLLETİ BÖLÜYOR
Parti Genel Merkezinde haftalık basın toplantısında konuşan Temel Karamollaoğlu, “Böylesine hassas bir dönemde en tehlikeli şey, kutuplaşmaktır. Birbirimizi, ‘terörist”, “Hain”, “Bölücü” gibi acımasız yaftalarla suçlamaktır. “evet” demeyenleri Kandil’le eş tutmak, Fetö’cü olmakla suçlamaktır. Bu ayrıştırıcı, ötekileştirici üslup, bize değil, birlik ve beraberliğimizi bozmak, ülkemizi parçalamak isteyen güçlere hizmet eder.” uyarısında bulundu.
ENDİŞEMİZ AZALACAĞINA MAALESEF ARTIYOR
Bütün uyarılarına rağmen iktidar yetkililerinin yaptığı açıklamaların, endişelerini azaltmak yerine daha da arttırdığını kaydeden Karamollaoğlu, “Ne demek 15 Temmuz'da şehit olanlar 'evet'çiydi! ,karşılarına dikilenler hayırcıydı! Böyle söz mü olur Allah aşkına. Bu sözler bu aziz millete yapılabilecek en büyük haksızlıktır. En büyük kötülüktür.” dedi.
Karamollaoğlu şunları söyledi: “15 Temmuz, sağcısıyla solcusuyla, alevisiyle, sünnisiyle, genciyle yaşlısıyla topyekün bir milletin bir kalkışmaya karşı topyekün tavır sergilemesidir. Bir milletin direnişidir. Ne oldu da Yenikapı ruhu kayboldu?”
16 NİSAN’DAN SONRA DA HAYAT DEVAM EDECEK!
“Birisi evet dedi veya hayır dedi diye çıkar onları yuhlar, dışlar, ötekileştirip, hain ilan ederseniz, Allah indinde bunun hesabını veremez. Ben Hükümeti ve muhalefeti aklı selime davet ediyorum. Bu karşılıklı kamplaşma bize bir fayda sağlamaz.” diyen Karamollaoğlu, “Çünkü 16 Nisan’dan sonra da hayat devam edecek. Başımıza bir sürü problemler örülecek. Biz bu mücadeleyi birlikte götürmeyecek miyiz?” diye sordu.
Karamollaoğlu, yapılan baskılar karşısında milletin “Vay canına daha bir oylama yapılmadan, sizden farklı düşünen insanları düşman ilan ederseniz, yarın başımıza ne gelir?” düşüncesinde olduğunu ifade etti.
TELAŞIN NEDENİ, HÜSRAN ENDİŞESİ!
Saadet Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu, Hükümetin sertleşmesinin sebebini şöyle açıkladı: “Türkiye’de bir korku imparatorluğu var. Memursanız, işçiyseniz, esnafsanız sakın ha, evetden başka bir kelime ağzınızdan çıkmasın diye, bütün kadrolarını meydanlara döküp zorla evet dedirtirseniz, bu size hayır getirmez. Bu milletin sağduyusu vardır. Yarın bugünkü Hükümeti hüsrana uğratırlar. Belki de bugün gösterdikleri telaşın temelinde bu var. Hissediyorlar. Yarın hayır çıkarsa ne olacak halimiz diye”
“Bu referandumdan hayır da, evet de çıksa Cumhurbaşkanının partili olmasının dışında hiçbir değişiklik olmayacak. Başbakanlık kalkmayacak. 2019’da genel seçimlerden sonra yeni düzen yürürlüğe girecek.” Uyarısında bulunan Karamollaoğlu, “Onun için Hükümet mensupları dahil bu kadar hırçınlaşmasınlar. Biz bunlarla arkadaşız ya hu.” diye konuştu.
NATENYAHU İLE AYNI TARİHLERDE NEDEN RUSYA’DALAR?
Avrupa’nın Türk Bakanlara karşı tavrını şiddetle kınadığını anlatan Karamollaoğlu, Hükümeti buna karşın AB Bakanlığını kapatmaya çağırdı. “İsrail’le bu kadar yakınlaşma nereden çıktı birden bire?” diye soran Karamollaoğlu, “Katliamları artıran, ezanı bile yasaklayan bir İsrail’e karşı nasıl tavır sergilemezsiniz? Şimdi ne yazık ki Netanyahu ile aynı tarihlerde Rusya’da bulunacaklar! Bu milletin gözünün içine baka baka, bu milleti yanıltmaya kimsenin hakkı yoktur” şeklinde konuştu.
HÜKÜMETTEN YUMUŞAMA BEKLİYORUZ
Referandum sürecinde Hükümetten, toplumun tamamını kucaklayacak bir yumuşama beklediklerini kaydeden Karamollaoğlu, işsizlik, terör, ekonomide tıkanmışlık, dış politika fecaat, ahlaki ve manevi dejenerasyonun bu toplumun en temel problemi olduğunu, esas bunların konuşulması gerektiğini, Saadet Partisi’nin bütün çabasının da bu yönde olduğunu kaydetti.
Milli Gazete
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.