Kurtulmuş: Ağır bir vekalet savaşları dönemindeyiz

Kurtulmuş: Ağır bir vekalet savaşları dönemindeyiz
Habertürk TV'de katıldığı yayında değerlendirmelerde bulunan Bakan Kurtulmuş, Suriye üzerinden yaşanan ABD-Rusya gerginliğine ilişkin 'iki yıl önce, işin buralara geleceğini söylemiştim, vekalet savaşları da bir yere kadar gider' ifadesini kullandı.

Kültür ve Turizm Bakanı Numan Kurtulmuş, Habertük TV’de yayınlanan, ‘Açık ve Net’ adlı programda Kübra Par'ın sorularını yanıtladı. Kurtulmuş, siyasetten kültür sanata, ekonomiden dünya gündemine birçok konuda açıklamalarda bulundu.

Gelen soru üzerine, Suriye’de devam eden vekalet savaşlarının artık limiti doldurduğunu belirten Bakan Kurtulmuş, şunları söyledi:

"İKİ YIL ÖNCE, 'ABD VE RUSYA FİİLEN ÇATIŞMA NOKTASINA GELİR' DEMİŞTİM"

“Suriye’deki gidişat bugün bambaşka bir noktaya geldi. 12 Ekim 2016’da verdiğim bir demeçte şunu söyledim: ‘Vekalet savaşlarının da bir limiti vardır. Suriye’deki vekalet savaşları limitleri doldurmuştur. Bundan sonra eğer Suriye sorununa bir çözüm bulunamazsa iki büyük ülke Amerika ve Rusya fiilen çatışma noktasına gelir.’

İNGİLİZ MEDYASI "TÜRKİYE UYARIYOR" ŞEKLİNDE MANŞETE TAŞIMIŞTI

Bu, sonraki günlerde İngiltere’deki bazı gazeteler tarafından ‘Türkiye uyarıyor’ şeklinde manşete taşındı. Suriye’de vekalet savaşları iç savaş olarak başladı. ‘Vekalet savaşları’ kavramını 4-5 sene evvel kullandığımda bazı çevreler karşı çıkmıştı.

Türkiye Suriye konusunda doğru yerde durdu. Bütün mesele yabancı güçlerin Suriye’ye girmesini önleyecek bir takım mekanizmaların geliştirilmesiydi, bu yapılamadı. Belki bu tek başına bizim yapabileceğimiz bir mesele değildi. Biz Suriye halkının kendisini yönetebileceği bir mekanizmanın kurulabilmesini başından itibaren savunuyoruz.

"ÇOK AĞIR BİR VEKALET SAVAŞLARI DÖNEMİNDEYİZ"

Ama bu mekanizmalar bir şekilde geliştirilemedi çünkü çok ağır bir vekalet savaşları dönemine girdik. Amerika, Rusya ve diğer ülkeler burada nasıl kendi maşalarını kullanır, ellerini ateşe sokmadan sonuç alabilirler bunu geliştirdiler, DEAŞ denilen, PYD denilen bir belayı başımıza sardılar ve Suriye, Suriye halkının istediği anlamda bir çözüme kavuşamadı.”

MUHTEMEL SAADET PARTİSİ-CHP İTTİFAKI

Son günlerde gündeme gelen Saadet Partisi-Cumhuriyet Halk Partisiittifakına değinen Bakan Numan Kurtulmuş, partiler arasındaki yakınlaşmanın taban tarafından benimsenmediği sürece başarılı olamayacağını söyledi ve şöyle devam etti:

"ESAS OLAN, PARTİLERİN TABANLARININ NE DÜŞÜNDÜĞÜDÜR"

“Partiler  arasında yakınlaşma, partiler arasında ittifaklar tepede oturan yukarıdaki üç beş kişinin alacağı kararla olacak bir şey değildir. Esas olan şey partilerin tabanları, geniş kitleleri, o partilere oy veren insanlar bu yakınlaşmayı istiyorlar mı istemiyorlar mı?

"SAADET PARTİSİ'NİN SEÇMENLERİNİN BU YAKINLAŞMAYI ARZU ETMEYECEĞİNİ DÜŞÜNÜYORUM"

Dolayısıyla ben Saadet Partisi’nin kalan seçmenleri bakımından, Cumhuriyet Halk Partisi ile yakınlaşmanın gönülden arzu edilen bir durum olmadığını düşünüyorum. Yukarıda hangi kararı verirseniz verin tabanda oyu verecek olan vatandaşların sandığa gittiği zaman böyle bir ittifakın içerisinde geniş anlamda yer almak istemeyeceğini düşünüyorum.”

SINIR HATTINA GİDEN SANATÇILARA YAPILAN HAKARETLER

Geçtiğimiz günlerde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile birlikte Afrin’i ziyaret eden sanatçılara yapılan eleştirilerin değerlendirilmesinin istenmesi üzerine, bu eleştirilerin yersiz ve haksız olduğunu aktaran Bakan Numan Kurtulmuş, “Orada hem sanat hem spor hem medya dünyamızdan, siyasetçilerden ülkeyi yöneten insanlardan bir grup vardı. Keşke bu eleştiriyi yapanlar da orada olsalardı, o atmosferi yaşasalardı. O ziyareti yapanların gerçekten son derece büyük bir görev ifa ettiğini düşünüyorum. Orada askerlerimizle beraber vakit geçirildi, onlara moral verildi. Onlarla büyük bir dayanışma içinde olduğumuz gösterildi. Sadece o karakolda bulunan askerlerle sınırlı değil, Türkiye uzunca bir süredir bir beka mücadelesi veriyor. Suriye toprakları içerisinde Türkiye’yi bir şekilde terörden koruma mücadelemiz devam ediyor. Eleştirilerin tam tersine oradaki toplantı bizim bütün milli değerlerimize uygun şekilde, son derce ölçülü bir şekilde yapılmış olan bir ziyarettir. Bir moral ziyaretidir.” şeklinde konuştu.

"BAKANLIĞIMIZA SUNULAN PROJELERİ KİMİN HAZIRLADIĞINA DEĞİL, İÇERİĞİNE BAKIYORUZ"

Bakan Numan Kurtulmuş, ayrıca Kültür ve Turizm Bakanlığının hükümet karşıtı, muhalif sanatçılara destek vermediği şeklinde kamuoyunu yanıltmaya dönük söylentilerin de gerçeği yansıtmadığını vurguladı.

Bakanlığa sunulan projeleri kimin hazırladığına dikkat edilmediğini, içeriğin değerlendirildiğini aktaran Bakan Kurtulmuş, şunları söyledi: 

“Bakanlığımıza müracaat eden bir projenin kim tarafından sunulduğuna ya da hazırlandığına dikkat etmiyoruz. Proje, Türkiye’nin kültürel birikiminin gelişmesine katkı sağlar mı, milli kültür politikalarımıza destek olur mu, Türkiye’nin sahip olduğu zenginlikleri tanıtma amacına hizmet eder mi diye bakıyoruz. Ülkemizin yararına her türlü sanatsal çabaya destek veriyoruz. Sanatla ilgili muhalif iktidar yanlısı ayrımını yapmak yanlış bir şeydir. Biz böyle bir ayrımı zihin dünyamıza asla sokmuyoruz. Bunun üzerinden bir politika yapılmasının da doğru olmadığını düşünüyoruz.”

"KURDAKİ DALGALANMA GEÇİCİDİR, EKONOMİNİN GENEL DENGESİNE BAKILMALIDIR"

Bakan Kurtulmuş, değişen ülke ekonomisi ve dövizdeki dalgalanmaya yönelik bir soru üzerine “Sadece borsa, enflasyon, döviz üzerinden bir ülke ekonomisini değerlendiremeyiz. Bunlarla ilgili Türkiye’de geçmiş dönemlerde de yapılan spekülatif hareketlenmeler oldu. Bu son günlerde yaşadığımız geçici bir dalgalanmadır, çünkü ekonominin esas gücünü ortaya koyan şey ekonominin genel dengeleridir. Genel dengelere baktığınız zaman Türkiye’nin kapasite kullanım oranları yüzde 79.1’e çıktı. Yani Türkiye’de üretim ekonomisi işliyor. Ayrıca Türkiye ekonomisinin son birkaç yıl içinde makas değiştirmeye yol aldığını görüyoruz. Türkiye güçlü bir üretim ekonomisine geçiyor.” dedi.

OHAL'İN TURİZM ÜZERİNDE OLUMSUZ ETTİĞİ İDDİASI

Bakan Numan Kurtulmuş ayrıca, OHAL’in ülke ekonomisi ve turizm üzerindeki etkinin sorulması üzerine şunları söyledi:

“OHAL’in ekonomiyi, turizmi olumsuz etkilediği meselesi son derce yanlıştır.  Rakamlar ortada, geçtiğimiz sene 32 milyon turist sayısına yükseldik, bu sene inşallah böyle giderse en az 38 milyon turist olacak. Ve Türkiye 7.4 büyüdü. Eğer OHAL ekonomiye olumsuz etki yapmış olsaydı bu büyüme nasıl olurdu.”

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.