Erdoğan: Mesajı aldık gereğini yapacağız

Erdoğan'ın konuşmasından önemli ayrıntılar şöyle: 


23 NİSAN7A VURGU
-20. yüzyılın başında Balkanlarda, Kafkaslarda, Kuzey Afrika'da yüzbinlerce Mehmetçiğini şehit etmiş bu millet, bıkmamış, yılmamış ve tükendi denilen bir anda Kurtuluş Savaşı'nda şanlı bir zafer kazandı. Onun için 23 Nisan ülkemiz ve milletimiz için çok önemli. Yaşadığımız acı tecrübelere rağmen, milli egemenliği hala içine sindiremeyenler, ya da bunu aşındırmak isteyenlerin zaman zaman sahneye çıktığını görüyoruz. Cumhuriyet gibi, laiklik gibi, demokrasi gibi ortak değerlerimizin tartışmaya açılarak, milli egemenliğin gölgelenmeye çalışlığıdını görüyoruz. Hatta kimi çevreler, milli egemenliği ve demokrasiyi bu millete çok görüp, demokrasi dışı eylemlere giriştiğini müşahade ediyoruz. Bizatihi demokrasiye yönelik tehditler, kendilerine bu meclisin içerisinde avukat buluyorsa, bu da düşünülmesi lazım. Bu millet bu tür çarpık fikirlere prim vermiyor. Meclis 89 yılda olduğu gibi milli iradenin yeri olacaktır. Yine bu vesileyle 17 Nisan 1993'te hayatını kaybeden merhum Turgut Özal'ı anıyorum.

29 MART SEÇİM SONUÇLARI 
-Vatandaşlarımız, huzur ve güven içerisinde 29 Mart'ta demokratik tercihlerini ortaya koymasını büyük bir memnuniyetle karşılıyorum. İster AK Parti'ye oy vermiş olsun, ister başka bir partiye oy vermiş olsun, hiçbir vilayetimizin, beldemizin bizim nazarında farkı yoktur. Biz  Türkiye'yi bir bütün olarak görüyor ve 70 milyonun tamamını kucaklıyoruz. 81 vilayetimize eşit şekilde hizmet götürdük, bundan sonra aynı şekilde sahip çıkmaya ve hizmet götürmeye devam edeceğiz. Milletimiz hür iradesiyle tercihini yapmıştır. Milletimizin iradesine bugüne kadar saygı duyduk bu gün de saygı duyacağız. 

YAKIŞIKSIZ VE ÇİRKİN DEĞERLENDİRMELER
-Seçim sonrasında Başbakan filanca vilayete küstü bir daha gitmeyecek gibi bazı değerlendirmeleri son derece yakışıksız ve çirkin değerlendirmeler olarak görüyoruz. Biz eşitlik siyasetini temel ilke olarak gören bir partiyiz. bizim siyasetimizde bölgecelik yoktur. Her ilde belediye meclisi ve il genel meclisinde AK Partili arkadaşlarımız hizmet siyasetine devam edecekler. Vatandaşlarımız arasında fark görmeyiz. Görevi ilk defa veya ikinci defa aldığmız yerlerde insan odaklı hizmet sürdürmeye devam edeceğiz. 

RAKAMLAR ÜZERİNDEN CAMBAZLIK YAPIYORLAR
-Ben birileri gibi rakamlar üzerinden cambazlık yapacak değilim. Milletimiz tabloyu gayet ortaya koymuştur. Bir kez daha önceki seçimlerde olduğu gibi birinci parti olmuştur. Bunun aksini kimse iddia edemez. En yakın rakibimize bile fark attık. İkinci, üçüncü partilerin toplamı kadar oy aldık. Son 30 yılın tek örneği olarak son seçimlerden birinci parti olarak çıktık. AK Parti milletimizin umudu olduğunu bir kez daha göstermiştir. Bu seçimde kendi hedefleriyle kendi başarılarıyla yarıştı. İl genel meclisi oranında yüzde 39'u yakaladık. Her iki partinin oylarını topladığınızda AK Parti'nin tek başına elde ettiği oy oranına ancak tekabül etmiştir. 10 büyük şehir ve 30 ilde AK Parti görevlendirilmiştir. Metropol ilçelerin 85'inde milletimiz AK Partiye oy vermiştir. 

AK PARTİ TÜRKİYE'NİN PARTİSİ
-İl genel meclisi sonuçlarına göre AK Parti 81 vilayetin 63'ünde birinci parti olmuştur. Ek yakın takipçisi ile 9 ilde birinciliği elde edebilmiştir. Ana muhalefet partisi CHP yalnızca 6, MHP ise sadece iki ilde, BBP bir ilde birinci olmuştur. AK Parti oylarını geniş bir tabana yaymasına karşı diğer partiler sadece bölge partisi ya da il partisi olmaktan öteye geçememiştir. Bazı partiler sadece kimlik siyaseti neticesinde bazı illerde varlık gözterebilmiştir. Diğer bazı partiler sadece Ege, Akdeniz ve Marmara'da varlık göstermiş diğer bölgelerde ciddi oy kaybetmiştir. AK Parti 81 vilayetin tamamında varlık göstermiş ve Türkiye partisi olduğunu bir kez daha kanıtlamıştır.  Bölgeleri ayrı ayrı aldığımız zaman da doğu ve güneydoğuda açık ara birinci parti AK Parti'dir.

MİLLETİMİZİN MESAJINI ALDIK MUHASEBESİNİ YAPACAĞIZ
-Elbette bu seçimin birincisi AK Parti'dir. Ancak, ortaya çıkan sonuçların beklentilerimizin altında kaldığı da bir gerçektir. Bu durumu enine boyuna analiz etmemiz gerekir. Bazıları bu durumu kendi hanelerine bir başarı gibi yazma gayreti içinde olanlar var. Kendi başarısızlıklarını değil, Ak Parti'nin aldığı oy oranını konuşuyorlar. Her siyasi parti seçimin bir numarası olma hedefiyle seçime girer. Seçim sürecinde yürüttükleri iftira ve yalan çabalarına ve medyadan aldıkları desteğe rağmen bu oyu aldılar ama AK Parti'yi hedef tahtasına yerleştiriyorlar. Buna itibar etmeyeceğimizi belirtmek istiyorlar. Bizim için önemli olan milletin bize verdiği mesajlardır. Bunu en iyi şekilde okuyacak ve buna göre muhasebesini yapacağız. Sorumluluğumuzun ve yükümüzün büyük olduğunu biliyoruz. Bu emaneti yere düşürmeyecek ve demokrasiden şaşmadan Türkiye'yi büyütmeye devam edeceğiz. 

AK PARTİ'DEN BİR İLK
-Biz de nerelerde eksikliklerimizin olduğunu etüd ederek durmak yok yola devam diyeceğiz. Bir kez daha seçim sonuçlarının hayırlı olmasını diliyorum. Tüm teşkilatlarımızı bir kez daha debrik ediyorum. Özellikle şu anda türkiye genelinde bu dönemde görev yapacak 700'e yakın belediye meclisi ve il genel meclisi üyesi bayan arkadaşlarımı da kutluyorum. Ak Parti bu alanda da bir ilki gerçekleştirdi. 

12. DALGA OPERASYONLARI VE ELEŞTİRİLER
-Savcıların talimatları doğrultusunda bazı operasyonlar gerçekleştirildi. Bazı siyasi parti liderleri mutad olduğu üzere sorumsuz açıklamalar yaptılar. Hukuk kurallar çerceçevesinde yürütülen adli çalışmaları siyasetle ilişkili hale getirmek ve AK Parti'ye yüklenmek suretiyle kendilerine pay elde etmek istiyorlar. Ben buna cevap verecek değilim. Ancak Türkiye'nin hukuk devleti olduğunu hatırlatmak istiyorum. Onlar görevlerini ifa etme gayreti içindeler. Anayasamızda da belirtildiği gibi yargı yetkisi Türk Milleti adına bağımsız mahkemelerce yürütülüyor. Herkes  kanun önünde eşittir. 38. madde de, suçluluğu hükmen sabit oluncaya kadar kimse suçlu sayılamaz der. TCK'nın 3. maddesi ceza kanununda uygulanmasında kişiler arasında hiç bir fark gözetilemez ve hiç kimseye ayrıcalık tanınamaz diyor. Anayasa ve yasalarımızda altına imza attığımız uluslararası hukuk kuralları gayet açıktır. 

HERKES YASALARA UYGUN HAREKET ETMELİ
-Siyasiler dahil, her kesime düşen, anayasa ve yasalara uygun davranmaktır. Eğer bugün savcı ve hakimlerimiz üzerlerinde hiç bir baskı ve tehdit hissetmeden görevlerini yapabiliyorsa bu bugünümüz ve geleceğimiz için de güven vericidir. Bundan kim neden rahatsız olabilir. Bunu kim neden engellemeye çalışıyor. Burada son derece ağır ve vahim iddialar var. Suç teşkil eden iddialar var. Bu iddiaları işleyen bir hukuk sistemi var. Bırakalım ak ile kara ortaya çıksın. Yargıyı ve savcıları tehdit ederek kimse bir yere varamaz. Bu süreç üzerinden siyasi rant elde etmek gayretine girmek son derece sorumsuz bir yaklaşımdır. Yargıya biz sadece yardımcı oluyoruz. Yargının görevini üstlenemeyiz. Bize düşen neyse onu yapıyoruz. Aynı yaklaşımı toplumun bütün kesimlerinden ve özellikle de siyasi aktörlerinden bekliyoruz.

İŞSİZLİK CAN ALICI BİR KONU
-2008 yılının ikinci yarısından itibaren 607ın üzerinde tedbiri uygulamaya koyduk. Para politikaları konusunda önemli açılımları gerçekleştirdik. İşsizliğin çok can alıcı bir sorun olduğunun farkıdayız. Bütün ilgili kurumlarımızla gelişmelerin yakın ltekipçisiyiz. Katılım öncesi ekonomik programı değrelendiriyoruz ve 2009-2011 dönemine ilişkin tahmin ve politikaları tamamladık. Yüzde 4 olarak açıklanan 2009 büyüme tahminini yüzde -3.9 olarak revize ettik. küresel şartların düzelmesiyle birlikte Türkiye'deki sürecin de düzelmesini bekliyoruz. 2011 yılında Türkiye'nin yüzde 4.5 büyümesini bekliyoruz. 2009 yılı genelinde cari işlemler açığının önemli ölçüde gerileyeceğini bekliyoruz. 2009 yılı için yüzde 7.5, 2011 yılları içinde yüzde 6 buçuk ve 5 buçuk enflasyon hedeflerinin rahatlıkla ulaşılabilir oluduğunu düşünüyorum.

KRİZDEN MEDET UMANLAR VAR
-Bizler bi krizi en az zararla atlatan ülke olacağız. Bize bu küresel kriz teğet geçti. Bunu da açıkça söylüyorum. Bunun aksini iddia edenler bu psikolojik süreci olumsuz etkileme çabası içinde olanlar var. Ekonomik kriz olsun, bu sosyal krize dönüşsün bu da siyasi kriz olsun diye düşünenler var. Ama hepimiz aynı gemideyiz. Hepimiz ne yapılması gerekiyorsa onu yapma gayreti içinde olmalıyız. Gerekeni yapıyoruz ve inşallah felaket tellalarının istediği olmayacak. Bunların söylediklerinin tamamının yersiz olduğunu gördük. Bunu daha önce de yaptılar ama tutmadı. Aynı durumu evelallah 2010 yılında yakalayacağız. Türkiye rehavete düşmeden bu süreci tamamlayacak. Kriz geride kaldığında güçlenerek çıkmış bir ekonomik yapıyla yolumuza devam edeceğiz. 

YOĞUN DIŞ TEMASLAR 
-Son bir kaç hafta içinde yoğun dış temaslar gerçekleştirdik. NATO zirvesi gerçekleştirildi. Bu zirveye de heyetlerimiz katıldı. 6-7 Nisan tarihlerinde ülkemiz yoğun bir program gerçekleştirdi. Medeniyetler İttifakı ikinci forumuna ev sahipliği yaptık. Dünyaya buradan yine önemli mesajlar verdik. Aynı günlerde ABD Başkanı Türkiye'ye geldi. Erek yaptığımız görüşmeler ve kendileriyle yapılan bu çalışmaların sonunda bizim yaptığımız Almanya ziyareti. Şu andaki Almanya hükümetinin koalisyon ortağıyla görüşmelerimiz oldu. Bunun yanında Alman bazını ile bir kahvaltımız oldu. Oradaki STK'larımızın temzsilcileriyle bir araya geldik.

TÜRKİYE-ERMENİSTAN-AZERBAYCAN İLİŞKİLERİ
-Bu yoğun süreç içinde Ermanistan ile ilgili bazı temaslar oldu. Ne yazık ki böyle önemli bir mesele dahi istismar meselesi yapıldı. Bu çok üzücüdür. AK Parti iktidarının Azerbaycan'a bakışı belli. Bunu istismar etmek kadar çirkin ve yakışıksız bir yaklaşım olamaz. Azerbaycan'dan buraya gelip burada yanlış politikalar üretenlere de söylüyorum. Göreve geldiğimizden bu yana yakışan neyse onu yaptık. Onları hiç bir zaman yalnız bırakmadık. Oralarda bu işin onlardan daha hassas mücadelesini verdik. Gerek Azerbaycan'ın Ermenistan'la yaptığı çalışmalar ve bizim yaptığmıız çalışmalar bir biriyle ilgilidir. Paraleldir. Bunun aksini düşünmek Türkiye'ye ve AK Parti'ye yüklenmek saygısızlıktır. Burada da bunun aksini düşünenler yanlış iş yapıyorlar. Bunlar bizim milli meselelerimiz. Milli davalarımız. Bölgede güven ve istikrarır sağlanabilmesi için de elimizden geleni arda koymayacağız. 

KKTC'DEKİ SEÇİMLER ÇÖZÜME KÖSTEK OLMALALI
-KKTC'de pazar günü yapılan seçimlerin yavru vatanımız için hayırlı olmasını temenni ediyorum. KUzey Kıbrıs-Güney Kıbrıs arasında çözüme yönelik devam eden sürece köstek olmasını değil destek olmasını da temenni ettiğimizi vurgulamak istiyorum. Kimse bunun üzerinden krize girmesin, 'yeni bir iktidar oldu, görüşmeler biter, farklı esas üzerinden devam eder' gibi yanlış yaklaşımlar doğru değildir. KKTC cumhurbaşkanının elini zayıflatacak bir adımın hiç bir zaman yanında olmayız. 

GENSORU'YU İYİCE SULANDIRDILAR
-İçişleri Bakanımız Beşir Atalay ile ilgili bir Gensoru önergesi var. Bu gensorunun da bir önemi kalmadı. Önüne gelen bu yola başvuruyor. Bütün arkadaşlarımı orada aynı kararlılıkla bulunmalarını istiyorum. İnşallah hep beraber genel kurulda olacağız  ve oradaki müzakereleri takip edeceğiz. 

habervaktim.com