'Mizah en çok baskıcı dönemlerde gelişir'

'Mizah en çok baskıcı dönemlerde gelişir'
MÜSİAD Ankara Şube Müdürü Rıfat Yörük, mizahın en çok baskıcı ortamlarda geliştiğini söyledi.

Araştırma Ve Kültür Vakfı (AKV) Ankara Şubesinde "Baskılara mizahla direnmek" konulu bir konferans veren Yörük, Gırgır mizah dergisinin en yüksek satışa 12 Eylül döneminde ulaştığını belirterek "bu dönemde Gırgır 3O0 bin satışı yakalayıp Türkiye rekorunu kırarak Amerika'nın Mad ve ve Rusya'nın Krokodil dergisinden sonra dünyanın 3. büyük mizah dergisi haline gelmişti" dedi.

İlk kitabı 'Kasım'da Kavak Kesmek'i 28 Şubat sürecinde, ikinci kitabı 'General Motor'u da Abdullah Gül'ün Köşke çıkmaması için kampanyalar başlatıldığı 27 Nisan muhtırası sürecinde yayınladığını belirten Yörük, en büyük duasının artık başka darbe ve muhtıralar yaşamadan, darbeciler ve yasakçılarla uğraşmadan ömrünün geri kalan kısmını huzur içinde geçirebilmek olduğunu söyledi.

Esprili özgeçmişinin AKV Yönetim Kurulu üyesi Fevzi Erbay tarafından okunmasından sonra kürsüye gelen Rıfat Yörük,çeşitli fıkralarla süslediği konuşmasında baskılara karşı en iyi direnme yolunun mizah olduğunu belirtti. Mizahın çok geniş bir manevra alanı olduğunu, ciddi haber ve makaleler yüzünden insanlar hapse girerlerken, mizah yoluyla yapılan çok daha ağır eleştirilerin bile hoşgörüyle karşılandığını ve dava açılmadığını, açılsa da beraatla sonuçlandığını hatırlatan Yörük konuşmasını şöyle sürdürdü:

Genç Siviller de izledi

"Baskılara karşı mizahla direnmenin en güzel örneği olarak yakın tarihte başlayan Genç Siviller Hareketi'ni gösterebiliriz. 'Genç subaylar rahatsız' türü provokatif haberlere karşılık 'genç siviller rahatsız' sloganı ve postala karşı spor ayakkabı amblemiyle ortaya çıkan bu grup, darbeci ve yasakçıları mizahi bir dille ti'ye alıp zaten az olan itibarlarını iyice sarsmıştır."

Yörük, Ergenekon çetesiyle ilgili olarak Yüksel Caddesi'nde basın açıklaması yaptıktan sonra konferansını izlemeye gelen Genç Siviller'den Nezir Akyeşilmen'i mikrofona davet ederek faaliyetleri hakkında bilgi aldı.

Baskılara karşı en iyi direnen karikatüristler olarak rahmetli Milli Gazete çizeri Necdet Konak, Sabah Gazetesi çizeri Salih Memecan ve Yeni Asya Gazetesi çizeri İbrakim özdabak'ı örnek gösteren Yörük, bu karikatüristlerin çizgileri ve Cem Karaca'nın "rap rap" şarkısı eşliğinde hazırladığı sunumu davetlilere izletti.

12 Eylül'ün iki faydası

Yörük, 12 Eylül Döneminin sadece iki faydası olduğunu; birincisi darbeye kadar mezun olan herkesi 4 aylık kısa dönemler halinde askere aldıklarını, kendisinin de bu dönemde askerliğini tamamladığını; ikinci faydasının da Türk mutfağına "Sütlü Nuriye" tatlısını kazandırmak olduğunu belirterek bu tatlının ortaya çıkış hikayesini esprili bir dille anlattı.

Bol malzeme olduğu için Türkiye'de mizah yapmanın kolay olduğunu söyleyen Rıfat Yörük, muhafazakar camiada uzun yıllardır bir mizah dergisi ihtiyacı olduğunu vurgulayarak "Geçen hafta açıklanan rakamlara göre Türkiye'de nüfusun yarısı 28 yaşın altında. Ortalama yaş 28.3. Nüfusun yüzde 70.5'u ise şehirlerde yaşıyor. Bu durum yani çoğunluğu oluşturan gençler hesaba katılmadan hiçbir işe girişilmemeli. Buna mizah dergisi de dahil. Ancak Türkiye'de böylesi bir mizah dergisine büyük ihtiyaç olduğu kanaatindeyim." dedi.

Yörük, samimi bir havada geçen sohbette son olarak kendisine yöneltilen soruları cevapladı.

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.