Ekrem Kızıltaş

Ekrem Kızıltaş

Bu ne menem bir haldir?..

Bu ne menem bir haldir?..

Bir askeri uçak kaç paradır?.. Ya bir tank, top, uçaksavar bataryası... onların fiyatları nedir?

Ne kadar varil petrolle bir uçak alabilirsiniz?..

Milyonlarca hatta milyarlarca varil petrolünüz ve bunu satabileceğiniz müşteriler de varken, ülkenizin ihtiyacı olan askeri malzemeyi, uçakları, tankları, gemileri... kendinizin yapabileceği bir sistemi geliştirmeyi düşünmemek, nasıl bir aymazlıktır?..

Tamam, birileri size müsaade etmek istemeyeceklerdir belki. Ama biraz cesaret, biraz da ilgili olanların görmezden gelmelerini sağlayabilecek türden hediye, rüşvet her neyse vererek, bağımsızlığınızın asgari seviyede gereği olan bazı girişimleri yapmak, tamamen mi imkansızdır?

Eğer öyle ise, ört ki ölem!

Değilse, ki olmamalı; o zaman, bu ne menem bir haldir?

Paris'in ya da başka metropollerin göbeğine çadırınızı kurmanıza ses çıkarmayan, sırf gönlünüzü yapıp biraz daha Petro-doların ülkelerine akması için akla gelmedik şaklabanlıklar yapanları, başka şeyler için de razı etmeyi düşünmek, hiç mi aklınıza gelmez?

Dizi dizi uçak, helikopter, tank, top, füze filan alırken: bunlardan bazılarını da biz yapsak muhabbetini açıp, en azından bazı parçalarını yaparak işe başlamak, mesela?..

Bütün şımarıklıklarınızı yeşil dolarlar için sineye çekmeye hazır olanlara karşı, keşke geleceği düşünerek başka türden şımarıklıklar da yapabilseydiniz... O zaman hiç değilse, her şeyi sineye çekmeye hazırmış gibi gözükenlerin, ülkenizin, mesela savunma sanayi gibi hususlarda kendi ayakları üzerinde durmasına yarayabilecek hususlarda aşırı derecede ciddileşiverdiklerini ve zerre kadar taviz vermediklerini fark eder de, aklınızı başınıza alırdınız belki...

BM Güvenlik Konseyi'nin Libya'daki olaylar sebebiyle aldığı kararı müteakip harekete geçen Fransa, İngiltere ve ABD, Libya'nın tesbit edilebilen askeri hedeflerini imha ettiler. Halen de bunu yapmayı sürdürüyorlar.

Bildiğimiz kadarıyla kendi savunma sanayi olmayan Libya'ya vaktiyle satmış oldukları uçakları, tankları, topları, uçaksavarları ... imha ettiler yani.

Şimdi ne olacak?.. Cenab-ı Hakk'ın kendilerine lütfedip verdiği petrol nimetini satıp paralarıyla aldıkları uçakları, tankları, topları; nerdeyse bütün ağır silahlarını kaybeden Libyalılar, bir süre sonra ortalık sakinleşip yeni bir yapılanmaya gittikten sonra ne yapacaklar peki?

Tabii ki, zaten çoğu yabancı petrol şirketleri tarafından çıkarılmakta olan petrolden kendilerine düşen paylarla yeniden uçak, tank, top, füze, uçaksavar filan satın alacaklar ve birkaç on yıl sonra benzer bir durum yaşanıp da, ellerinde ne var ne yoksa gitmesin diye dua edecekler...

Sadece Libya mı aynı durumda peki?..

Türkiye'yi işe fazla karıştırmayıp, İran'ı da istisna tutarsak; nerdeyse bütün İslam ülkelerinin aynı durumda olduğunu rahatlıkla söyleyebiliriz.

Libya'da yaşananlar, tabii ki üzüntü verici. Ancak daha düne kadar kendi çıkarlarına yatırımlar yapabilmek ve elden geldiği kadar silah satabilmek için Kaddafi'ye yapmadık yalakalık bırakmayanların, şimdi bu ülkeyi harabe haline getirmek için birbirleriyle yarışmaları ve bunun bundan böyle de aynı şekilde sürüp gideceğini bilmek; işte bu daha da kötü.

Libya'da sular durulduğunda, bu ülkede işbaşına gelecek yeni yönetime silah satabilmek için kuyruğa gireceklerin başını, şu anda Libya'da ne var ne yok imha etmek için uğraşanların çekeceğini bilmek de kötü...

İşe yarayacak aklın bedeli, kaç varil petroldür acaba?..

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Ekrem Kızıltaş Arşivi