Prof. Turan'dan korkutan uyarı
Osmangazi Üniversitesi Eğitim Fakültesi Dekan Yardımcısı Prof. Dr. Selahattin Turan, Soğuk Savaş döneminin sona ermesinden sonra bir toplum için en stratejik varlığın birey olduğunun farkına varıldığını, çocuğun potansiyelinin çok önem kazandığını belirterek, her bir çocuğun kendine özgü bir dünya olarak algılanmaya başlandığını kaydetti. Turan, 21. yüzyılda eğitim becerilerinin değiştiğini belirterek, ''Türkiye'deki sınav sistemi becerilerin ortadan kalkmasına neden oluyor. Bugün bir yaşında olan birinin 2020-2030 yılında karşılaşacağı en ciddi sorun kendini yönetememe sorunu olacak. Sistem böyle giderse Batı'nın 20 yıl önce yaşadığı sorunları biz 10 yıl sonra yaşamaya başlayacağız'' dedi. Turan, ''Medya ve teknoloji okur-yazarlığı çok önemli. Çocuklara, bunların etkin kullanımını öğretmeliyiz. Artık öğrenmede sadece okul yok, çoklu öğrenme kanalları var. Google, Facebook, Twitter gibi siteleri her gün milyonlarca kişi kullanıyor. Toplumda elektronik yeni sosyal ağlar oluştu. Çocukları bundan mahrum tutamayız. Bunların etkin kullanımı için yeni beceriler kazandırmalıyız” diye konuştu.
“Eğitim sistemi hayata hazırlamıyor”
Turan, okulların çocuklara yaşam ve kariyer becerisi kazandırmadığını, bu eğitim kurumlarının da zaten böyle bir kaygı taşımadığını savundu. Turan, “Okullar sadece testlerin çözüldüğü, herkesin hasbelkader işini yaptığı mekanlara dönüştü. Eskiden okullar, yaşamın merkezindeydi. Bu kadar dershane ve özel ders okulun iflası anlamına geliyor. Sınava endeksli bugünkü eğitim sistemi çocuğu hayata hazırlamaktan çok uzak. Örneğin son yıllarda Çince, Arapça, Rusça ve Hintçe gibi diller önemli hale geldi. Çocuklara hemen bunları öğretmeliyiz. Almanca, Fransızca gibi klasik Batı dillerini öğretmekten vazgeçmeliyiz. Her şeyi sınavlara endekslediğimiz için yaratıcı bireyler yetiştiremiyoruz” dedi.
”Meslek liseleri dibe vurdu”
Turan, yaratıcı bireylerin yetişmemesinin önündeki en büyük engelin meslek liseleri olduğunu savunarak, ''Devlet bir an önce meslek liselerinden elini ve desteğini çekmelidir. Meslek liseleri ticaret ve sanayi odalarına devredilmelidir. İhtiyaca göre program açılmalıdır. Meslek liselerimiz dibe vurmuştur. Lise türleri bir an önce ortadan kaldırılmalı. Anadolu ve meslek lisesi olmak üzere iki tür lise olmalıdır. Meslek liseleri eğitimde sosyal adalet ve eşitsizliği sürdüren bir yapıya dönüştü. Meslek liseleriyle bir kast sistemi oluşturuldu. Türkiye'de meslek liselerine, yoksul ailelerin çocukları gitmektedir. Bugün fen lisesinde okuyan çocukları meslek lisesine, meslek lisesinde okuyan çocukları ise fen lisesine göndermemiz gerekiyor, çünkü meslek lisesinde daha çok beyinsel ve teknoloji kullanma becerilerine ihtiyaç var. Mezunları iş bulamıyorsa meslek liseleri kapatılmalıdır. Meslek lisesi pahalı bir eğitimdir. Devletin işi zenginlere ara insan gücü yetiştirmek olamaz. Devletin görevi iyi insan yetiştirmektir. Türkiye gelecekte kendi varlığını sürdürmek istiyorsa yaratıcılık bakımından kendini gözden geçirmelidir” diye konuştu.
“Öğretmenler öğrencilerin gerisinde”
Turan, “Eğitim sisteminin insanların potansiyellerini yüzde yüz ortaya çıkaracak platformlara dönüşmesi gerektiğini'' belirterek, şunları söyledi: ''Bireyin kendine güven duygusunu yükseltecek yöne kaymalıyız. Bugün çocuklar hep testlerle uğraşıyor, bu yanlış. Çocuklara yaşamdaki bağlantıları görebilecek bir perspektif ve beceri kazandırmalıyız. Çocuklara laptop, cep telefonu ve Facebook kullanımı öğretilmeli. Bazı okullar Facebook'a girmeyi yasaklamış. Bu çağ dışı, ilkel bir şeydir. Yasaklarla bir yere gidemeyiz. Öğretmenler, öğrencilerin çok çok gerisinde.” Sonhaber
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.