İlahiyat öğrencileri Hocalarından şikayetçi

Panelin başında saygı duruşunda bulunuldu ve İstiklal Marşı okundu. Atatürk Üniversitesi İlahiyat Fakültesi öğrencilerinden Bayram Dinç’in Kur’an tilavetiyle başlayan panelde, Atatürk Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Öğrenci Başkanı Sıddık Akyasan selamlama konuşması ile Atatürk Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Davut Yaylalı’nın hoşgeldiniz konuşmasıyla başladı. 
Prof. Yaylalı yaptığı konuşmada İlahiyat Fakültesi öğrencilerinin artık toplumda hak ettikleri konuma gelmeleri gerektiğini ve bu yönde katkıda bulunmaya çalıştıklarını dile getirdi. Ayrıca öğrencilerin kendilerini ifade edebilecekleri bu tür platformlarla bir araya gelip sorunları dile getirmeleri ve bu sorunlara çözüm üretmelerinin oldukça ümit verici bir gelişme olduğunu ve bu durumdan memnun kaldıklarını ifade etti.

Doç. Dr. Eyüp Bekiryazıcı’nın başkanlığında gerçekleşen panelde ilk sunumu Atatürk Üniversitesi İlahiyat Fakültesi öğrencilerinden Muhammet Sümer yaptı. Sümer, YÖK’ün pedagojik formasyon hakkında vermiş olduğu kararlar ile üniversitelere ayırmış olduğu kontenjanlar ve pedagojik formasyon başvurusu için gereken şartlar hakkında bilgi verdi. Yine mevcut uygulamanın öğrenciyi hem maddi hem de manevi olarak yıprattığını ve bu anlamsız koşulların ortadan kaldırılması gerektiğini dile getirdi. Ayrıca Milli Eğitim Bakanlığı ve özellikle Diyanet İşleri Başkanlığı’nın ihtiyaçlarının göz önünde bulundurularak şartların iyileştirilmesi gerektiğini dile getirdi.

İLİTAM DİPLOMALARINA ŞERH

İkinci olarak söz alan Cumhuriyet Üniversitesi İlahiyat Fakültesi öğrencilerinden Merve Ulusoy, DİB personelinin vermiş olduğu ve hizmet kalitesini artırmaya yönelik olarak açılan ve örgün eğitim alma imkanı olmayan öğrencilerin de faydalandığı İLİTAM programının kuruluş gayesinin göz ardı edilmeden verilen derslerin gözden geçirilip, mevcut halinin iyileştirilmesi ve İLİTAM mezunu öğrencilerin diplomalarına “İLİTAM” şerhinin eklenmesi gerektiğini ifade etti.

MEVCUT EĞİTİM SİSTEMİNE ELEŞTİRİ

Üçüncü olarak söz alan Necmettin Erbakan Üniversitesi İlahiyat Fakültesi öğrencilerinden Rabia Demir ise, İlahiyat Fakültelerinde uygulanan eğitim sisteminin öğrencinin herhangi bir alana yoğunlaşmasına engel teşkil ettiğini, bunun sebebinin ise öğrencinin mezun oluncaya kadar ki her dönemde yeni derslerle karşılaşması dolayısıyla seçeceği alanı son sınıfa kadar belirleyememekte olduğunu ifade ederek, çözüm olarak öğrenciye lisans eğitiminin ilk yıllarında ilahiyat ilimlerinin ağırlıklı olarak okutularak son yıllara doğru öğrencinin ilgi duyduğu alana yönlendirilmesinin sağlanması gerektiğini ifade etti.

ÖĞRETİM ÜYELERİNDEN KAYNAKLANAN SORUNLAR

Son olarak söz alan Fırat Üniversitesi İlahiyat Fakültesi öğrencilerinden İbrahim Say da, ilahiyat fakültelerinde yürütülen mevcut sistemin ve öğretim üyelerinden kaynaklanan sorunların öğrencilere olumsuz yönde yapmış olduğu etkiden bahsederek, bu sorunların biran önce çözülmesi gerektiğini dile getirdi.



Mevcut düzende uygulanan çan eğrisi, seç(tir)meli derslerin öğrencilere dayatılması, fakültelerdeki fiziki yetersizlikler, sosyal imkanların yetersizliği ve bazı hocaların keyfi tutumları, araştırmaya ve öğrenmeye değil de ezbere ve nota dayalı bir sistemin kabul edilemezliği üzerinde duran Say, bu sıkıntıların bir an önce çözüme kavuşturularak İlahiyat Fakültelerinde sağlıklı bir eğitim ve özellikle öğretimin yapılması gerektiğini vurguladı.

Say, çağımızın problemlerini ve ihtiyaçlarını giderebilecek düzeyde geleneği iyi bilen, modern imkanlarla donanımlı, ‘arif-aydın’ modelinde ilahiyatçıların yetiştirilmesi gerektiğini söyledi.

Gerçekleşen bu panelden sonra İlahiyat Öğrencileri Platformu, dönemlik toplantısını yoğun bir katılımla gerçekleştirdi. Toplantıda yeni bir yönetim kurulu oluşturuldu, görev dağılımları yapıldı, önümüzdeki bahar döneminde Bursa’da Uludağ Üniversitesi İlahiyat Fakültesi’nin ev sahipliğinde gerçekleştirilecek olan toplantı ve çalışmaların içeriği tartışılıp değerlendirmeye alındı.

Habervaktim.com