Danıştay'ın katsayı kararı bir fırsat mı?

Danıştay'ın katsayı kararı bir fırsat mı?
Emekli Hakim Serdaroğlu: YÖK, Danıştay'ın red kararını daha kalıcı bir düzenleme için fırsat olarak değerlendirebilir

Trabzon Barosu Avukatlarından Emekli Hakim İbrahim Serdaroğlu, Yükseköğretim Kurulu'nun (YÖK), Danıştay'ın, üniversiteye girişte katsayı farkını kaldıran kararın yürütmesinin durdurulmasına yaptığı itirazı reddetmesini daha kalıcı bir düzenleme yapmak için fırsat olarak değerlendirebileceğini söyledi. 

Serdaroğlu, Danıştay'ın verdiği yürütmeyi durdurma gerekçeleri ışığı altında, 2547 sayılı YÖK Kanunu'nda yapılacak değişikliklerle YÖK'ün yeni bir katsayı düzenlemesi yapmasının daha sağlıklı olacağını savundu.

Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu'nun, Danıştay 8. Dairesi'nin YÖK'ün üniversiteye girişte katsayı farkını kaldıran kararının yürütmesinin durdurulmasına yaptığı itirazı reddetmesini ve süreci değerlendiren Serdaroğlu, öğrenciler arasında eşitsizliğe neden olan katsayı uygulamasının 1999'dan itibaren uygulanmaya başlandığını hatırlattı.

YÖK'ün, 1999'da uygulamaya koyduğu bu yeni katsayı sistemini, daha önceki oluşmuş hukuki durumları görmezden gelerek bir nevi sistemin dışına iterek yürürlüğe koyduğunu anlatan Serdaroğlu, "Bu husus Danıştay'da dava edilmiş, fakat Danıştay YÖK'ün geleceğe yönelik düzenlemelerinde sınırlayıcı karar almaktan kaçınmış, yetkinin YÖK ve Milli Eğitim Bakanlığında olduğundan bahisle, yapılan düzenlemenin ülkenin ihtiyacı doğrultusunda alındığının kabulü ile davaları red etmiştir. Danıştay, hukuka aykırı olarak yürürlüğe konulan 1999 yılı düzenlemesini iptal etmeyerek düzenleme yetkisinin YÖK'te olduğunu kabul etmiştir." dedi.

DANIŞTAY'IN ÇELİŞKİLERİ
Danıştay'ın, o dönemde birçok davayı, yetkinin YÖK'te olduğu gerekçesi ile reddettiğini hatırlatan Serdaroğlu, düz lise mezunu olan müvekkili adına 2008 Mart ayında açtığı ve 2009 Haziran ayında sonuçlanan davanın da 'yeni bir sistem getirilmesinin YÖK'ün Anayasa ve 2547 sayılı yasadan kaynaklanan görevi olduğu' gerekçesiyle reddedildiğine dikkat çekti.

Önceki davalarda yeni bir sitem getirme yetkisinin YÖK'te olduğunu hüküm altına alan Danıştay'ın, İstanbul Barosu'nun açtığı davada ise bu yetkisini kullanan YÖK'ün işleminin yürütmesini durdurduğuna değinen Serdaroğlu, şöyle devam etti:

"Bu durum açıkça bir çelişkiyi ortaya koymuştur. Çünkü Danıştay'ın yetkinin YÖK'te olduğu hakkındaki kararı 2009 Haziran, bu yetkiyi kullanan YÖK'ün işleminin yürütmesinin durdurulması kararı 2009 Kasım. Aradan 5 ay geçmiş ve hiçbir yeni yasal düzenleme ve mevzuat değişikliği olmamıştır. Mahkemenin, aynı somut olayda farklı bir karar vermesini gerektirecek hukuki bir sebep yoktur. Bu durum mahkemenin verdiği kararlarda istikrar ilkesini zedeleyici bir durum oluşturmuştur."

Serdaroğlu, YÖK'ün, 2547 sayılı kanundan aldığı yetki ile 1999'da yürürlüğe konan katsayı düzenlemesini uygulamasını hukuka uygun bulan Danıştay, yine 2547 sayılı yasadan aldığı yetki ile bu uygulamayı kaldıran YÖK'ün işlemini hukuka aykırı bulmasının çelişki olduğuna vurgu yaptı.

İdare Hukukunda, yapılan bir düzenlemeyi geri alma yetkisinin yine o düzenlemeyi yapan kuruma, yahut düzenleme yapma yetkisi başka bir üst kurumun denetiminde ise o kuruma ait olduğunu kaydeden Serdaroğlu, "Bu ana kaideye bakıldığında, katsayı uygulaması konusundaki tasarruf yetkisi yalnızca YÖK'tedir. Dolayısıyla YÖK'ün bu işleminde hukuka aykırılık yoktur." diye konuştu.

MEVCUT DURUM
YÖK'ün yeni düzenlemesiyle, 1999'dan 2009'a kadar uygulanan katsayı düzenlemesinin de yürürlükten kalktığının altını çizen Serdaroğlu, Danıştay'ın yeni düzenlemenin yürütmesini durdurmasının, YÖK tarafından kaldırılan eski katsayı sistemini yeniden hayata döndürmeyeceğine vurgu yaptı. Serdaroğlu, İdare Hukukunun ana prensibi olan 'ilga eden kuralın ilga edilmesi veya iptal edilmesi ilga edilen kurala hayat vermez' kuralı gereği, şu anda bir katsayı uygulamasının yürürlükte olmadığına dikkat çekti.

Ortada bir hukuk boşluğu olduğunu ifade eden Serdaroğlu, bu boşluğu YÖK dolduracak ve yeni bir katsayı uygulamasını düzenleyip yürürlüğe koyacağını belirtti. Katsayı sisteminin bir daha eski haline dönemeyeceğine vurgu yapan Serdaroğlu, "Özgürlüklerin sürekli arttığı böyle bir zamanda, amaçları okumak ve bir gelecek kazanmak olan gençlerin, Anayasadan kaynaklanan eğitim haklarının bahanesi ne olursa olsun engellenmesini bir hukuk adamı olarak izah edemiyorum." ifadelerini kullandı.

BUNDAN SONRA NE OLABİLİR?
Serdaroğlu, YÖK'ün, Danıştay 8. Dairesi'nin kararına yaptığı yürütmeyi durdurma itirazını Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu'nun reddedilmesiyle, yeni katsayı uygulamasının da dava sonuçlanıncaya kadar yürürlükten kaldırıldığını söyledi.

Yürütmeyi durdurma kararının, hukuk camiasında bir nevi ihsas-ı rey olduğuna işaret eden Serdaroğlu, "Yani yürütmesi durdurulan bir işlem büyük ihtimalle iptal edilecektir denebilir. Tabi ki takdir yine mahkemenindir. Bu durumda, Danıştay'ın verdiği yürütmeyi durdurma gerekçeleri ışığı altında, 2547 sayılı kanunda yapılacak değişikliklerle Danıştay'ın kabul ettiği hukuka aykırılıklar giderilmiş olacaktır. YÖK bunu daha kalıcı bir düzenleme yapmak için fırsat olarak değerlendirebilir. Kanun değişikliğinden sonra YÖK'ün yeni bir katsayı düzenlemesi yapması daha sağlıklı olacaktır. Ya da katsayı sistemi yeniden uygulanmaya konabilir. Fakat alan dışı tercihlerde uygulanan katsayı farkı oranı düşürülebilir. Örneğin 0,8- 0,7 gibi makul bir fark da konabilir. Bu durumda yasal düzenlemeye de gerek kalmaz. Ancak tercih edilecek yolun çok iyi tahlil edilmesi gerekecektir." şeklinde konuştu.

Serdaroğlu, 'YÖK'ün yapacağı yeni düzenlemenin de iptal edilip edilemeyeceği' sorusuna şöyle cevap verdi: "İdarenin her işlemi yargı denetimine tabidir. Dolayısıyla YÖK'ün yeni düzenlemesi de Danıştay'a dava edilebilir, ancak YÖK yürütmeyi durdurma gerekçesindeki, mahkemenin hukuka aykırı kabul ettiği hususları karar ışığı altında düzenlerse açılacak dava iptal ile sonuçlanmayabilir.

Bu arada, hükümetin yasal düzenleme yapması da gerekecektir. Fakat tüm bu düzenlemelerin zamanlamasına dikkat etmek gerekir. Öğrencilerin motivasyonunu düşürecek her türlü ihtimal göz önünde tutulmalıdır."

(CİHAN)

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.