Seçimler ve Güneydoğu
İktidarın Kürt sorununa olumlu yaklaşımına rağmen seçimlerde DTP’nin başarılı olması hatta bunun siyasi bir projenin haritasını çizdiğinin söylenmesi nasıl açıklanabilir?
Güneydoğu’da halk önderlerin gösterdiği yönde oy kullanır. Bu durum genel bir eğilim olmakla birlikte bölgede daha fazla gözlenir ama bunun yanlış bir davranış olduğu da söylenemez. Halk anlamakta ve açıklamakta zorluk çektiği konularda önderlerin peşinden gider. Bu durumda bölge önderlerinin neden böyle bir yolu seçtiğinin araştırılması gerekir.
DTP’ye oy verenlerin ve onları bu yönde etkileyen önderlerin DTP’nin çatışmacı politikasını benimsediği söylenemez. İçinden korucuların çıktığı bazı kesimlerin de benzer bir tavır sergilemiş olması muhtemeldir.
Kuzey Irak’taki Kürt oluşumuyla Türkiye’deki Kürtlerin ilişkilerinin ve karşılıklı tavırlarının nasıl olacağı önceden düşünülmüş müdür? Kuzey Irak’taki yapı etnik temellidir ve ideolojik farklılık yoktur. Yani İslamcı, sosyalist, liberal gibi ayırımlara rastlanmaz. Rekabet aşiretler arasındadır.
Türkiye’deki Kürt hareketi başlangıçta sınıf farklarına dayanıyordu ve PKK aşiret yapısına karşıt sol bir ideolojiydi. Ancak uyguladığımız politikalar onu etnik bir harekete dönüştürdü. Eğer bölgede etkin olan Avrupa ve ABD’nin Kürtleri ayrıştırma politikaları önceden görülseydi gelişmeler etnik temelden uzaklaştırabilirdi. Bölgede sol, İslamcı, liberal hareketler oluşur ve Kuzey Irak’taki etnik yapılanma bundan etkilenirdi.
ABD Öcalan’ı tasfiye ederek Kürt hareketini sona erdirmek değil onun sınıfsal karakterine son vermek ve etnik bir karakter kazandırmak istiyordu ve bunda başarılı oldu. Bu açıdan bakıldığında DTP’nin sınıf kimliği kalmamış etnik kimlik belirleyici hale gelmiştir. Yani o PKK’nın devamı ya da siyasi görüntüsü değil değiştirilmiş halidir.
AKP bölgede etnik siyaset yerine ideolojiyi yerleştiriyordu ve bunda başarılı olduğu sanıldı. Ancak Kuzey Irak’taki oluşuma yönelik olumlu tavrı bu yaklaşımla çelişiyordu: Yani içerde ideolojik siyaset dışarıda kimlik siyaseti yapanlarla işbirliği tutarlı değildi. Biraz sabredebilir ve Türkiye’deki siyasal eğilimlerin Kuzey Irak’ta yayılmasını bekleyebilirdi. Bunun önündeki engel Türkiye’deki farklı siyasi eğilimlerin, Kuzey Irak bir yana, bölgede bile etkin olamamasıydı.
AKP bölgedeki açılım politikasını değiştirmemeli ve bölgedeki etnik hareketin ülkenin diğer yerlerinde karşı milliyetçiliği güçlendirmesini, bunun oylarında yaratacağı azalmayı sineye çekmelidir.
Bugünkü seçim sonuçları geçicidir ve bir anda büyük değişmeler görülebilir. Bölgedeki ekonomik gelişme ve ideolojik etkiler etnik davranışı ortadan kaldırır ve bölgedeki bu değişim Kuzey Irak’ı da etkiler.
Bunun için benim çözüm önerim İslamcı ve solcu ideolojilerin önünün açılması, ülkedeki milliyetçi reaksiyonun MHP’nin sağduyusuyla frenlenmesidir. Etnik siyaset çağın gerisindedir ve onunla çatışmak yerine yok saymak en doğru tavırdır. Böyle bir tavır sergilenirse önümüzdeki seçimlerde sonuçların çok farklı olacağını düşünüyorum.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.