Mahir Kaynak

Mahir Kaynak

One minute ve şans faktörü

One minute ve şans faktörü

Şans faktörü

Demokratik açılımın bir ABD projesi olduğu ve iktidarın kendilerine empoze edilen bir politikayı uyguladığı iddiaları tartışılırken bir olay farklı bir algılamaya neden oldu. ABD’de Başbakanı sokakta yürümeye mecbur eden bir aksaklık ve Başbakanın buna tepki göstermesi, arkasından Obama’nın özür dilemesi şöyle bir yoruma neden oldu. Emredilen tepki göstermez, emreden özür dilemez. Öyleyse açılımın odağı ABD değildir ve Türkiye bunu kendi adına yapmaktadır.
Bu olay “one minute”ü akla getirdi. Başbakan tepki göstermiş ve karşı taraf özür dilemişti. Olay İslam aleminde son derece olumlu karşılanmış ve Başbakanımız bir kahraman sayılmıştı.

Her iki olay da bir projenin ürünü değildi ama ülkemiz açısından olumlu sonuçlar yarattı. Yani şans faktörü lehimizeydi.

Bu tür tesadüflere sıkça rastlanıyordu. Bir projenin gerçekleşmesinde onu yürütenin becerisi yanında şansın da destekleyici olmasının etkisi büyüktü.

Bir olayda onu planlayan bir aklın olduğunu söylemek genellikle komplo teorisi üretmek olarak algılanır. Ama bazen tesadüfler öyle bir yönde gelişir ki olayı bir aklın planladığını düşünürsünüz. Mesela yaşadığımız küresel ekonomik kriz kimsenin yarattığı bir şey değildir ve şartlar bu sonucu yaratmıştır düşüncesi egemendir. Dünyada bu kadar büyük iktisatçılar varken bir krizin olacağı görülmemiş ya da görenler ciddiye alınmamış ve önleyici tedbirlere başvurulmamıştır. Kriz beklenmedik bir gelişmedir ve şimdi bunun tedavisi ile uğraşılmaktadır. Oysa kriz sonrasında eskiye dönülmeyecek ve yeni bir iktisat anlayışı, buna uygun iktisat politikaları geçerli olacaktır. Hatta iktisat eğitiminde bugüne kadar söylenenler bir ayrıntıya dönüşüp yeni bir anlayışın gelmesi sürpriz olmayacaktır.

Bugün bankaların ve diğer finans kurumlarının aktiflerinde halkların tasarruflarını onlarca defa katlayan meblağlar vardır. Yani bu aktiflere aslında sadece kağıt üzerindedir ve buna sahip olduklarını sananlar hayal görmektedir. Kriz sürecinde bu servetlerin önemli bir kısmı yok olacaktır. Bu var olan bir şeyin yok olması değildir, yangında küle dönen bir yapıya benzemez. Zaten yoktu ve şimdi olmadığı ortaya çıkacak. Yeni ekonomik düzende böyle varlıkların oluşmasına izin verilmeyeceği söylenebilir. Yani şu anda şans faktörü eski ekonomik yapının devamından yana değildir.

Dünyada yeni bir ekonomik yapı ve bunun desteklediği bir dünya dengesi oluşuyor. Ülkemiz bu gelişme içinde önemli bir konuma sahip olacak. Şans faktörünün lehimize olması bu sürecin başarılı olacağının delilidir.

Dünyadaki gelişmeleri şans gibi rasyonel olmayan bir faktöre bağlamıyorum ama bireylerin görünen davranışlarını aşan, önceden hesaplamadıkları bazı gelişmelerin aktörü konumunda olduğunu görüyorum. İki seçeneğimiz var. Ya her türlü gelişmeyi bir akla bağlayacağız ya gelişmeleri etkileyen bir şans faktörü olduğunu kabul edeceğiz.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Mahir Kaynak Arşivi