İhmal edilen
Yaşadığımız gerilimli ortamda taraflar şöyle tanımlanıyor: Bir tarafta demokrasi ve şeffaflıktan yana olanlar, diğer yanda gizli ve darbe yanlıları. Ancak çok önemli hatta belirleyici olan siyasi ve uluslararası boyut ihmal ediliyor. Ne kastettiğimi bazı örneklerle açıklayacağım.
27 Mayıs darbesi İnönü liderliğindeki CHP tarafından desteklendi hatta alt yapının oluşturulmasında rol oynadı. ABD yanlısı bilinen, ülkeyi küçük ABD yapmak isteyen DP devrildi. Olayın dış boyutu şöyleydi: İngiltere kendi yörüngesinde seyreden Türkiye’yi ABD’nin kontrolüne terk etmek istemiyordu. İnönü Avrupa ekseninde bir Türkiye’den yanaydı. O günlerde ABD henüz bugünkü kadar etkin değildi ve İkinci Dünya Savaşı öncesinde birinci sınıf ülkelerin başında İngiltere ve Almanya vardı. ABD birinci sınıfa yeni yükselmişti. Meselenin dış boyutundan söz edenler Menderes’in SSCB’ye yaklaşmak istediğini ve bu nedenle devrildiğini söylerler ama bu son derece anlamsızdır ve olayın gerçek boyutunu saklamayı amaçlar.
Daha sonra AP iktidara geldi ve ABD etkin konuma geçti. Aynı süreç yeniden başladı ve bir yanda İngiltere önderliğinde Avrupa diğer yanda ABD bulunuyordu. 9 Martçılar ABD karşıtıydı ve Avrupa ülkelerince destekleniyordu. 12 Martçılar Türkiye’nin ABD ile birlikte olmasından yanaydı. İki taraf anlaştı ve ortak bir hükümet kuruldu. Bazı bakanlar tutuklu darbecileri hapishanede ziyaret ediyordu. Adalet bir darbe teşebbüsünün olmadığına karar verdi ve zanlıları akladı. Anlaşmanın şartlarından biri olduğunu düşündüğüm bir iş yapıldı. 9 Martçıları izleyen MİT mensupları tasfiye edildi. Çünkü bu kurum 9 Martçıların payına düşmüştü.
12 Eylül bir NATO projesiydi bu nedenle uluslararası taraflarından söz edilemezdi. Terör eylemlerinin arkasında hepsi vardı ve çatışmada yer alan kişiler Avrupa’da yaşayabiliyor ve destekleniyordu. Tüm siyasiler sorumlu sayıldı, yargılandı, tecrit edildi ama sonra serbest kaldılar. Siyasete devam ettiler.
Bugün yaşadığımız sorunların da dış boyutu vardır. Türkiye bölgesinde güçlenirse bölgede ancak ülkemizle ortak hareket edenler etkin olabilir. Şu andaki görüntüye ters bir senaryo üretebiliriz. Bölgesini kontrol eden bir Türkiye Avrupa için bir sınır oluşturur. Yeni yükselen güçler, yani Avrupa ve Çin bölgeye nüfuz edemez. Bunlar için Afrika yolu da kapanır.
Güçlenen Avrupa ve Çin, Rusya için tehdittir. Bu nedenle ABD ile Rusya arasında bir çatışma değil birlikte hareket söz konusudur. Türkiye’nin kontrolü amacıyla ABD ve Rusya’nın ekonomik ipotekler koyması beklenir. Rusya ile özellikle enerji ve dış ticaret bağları, ABD için finansal ve teknolojik destek bu işlevi görebilir.
Sabahtan akşama kadar gözaltına alınan, tutuklanan, darbe heveslisi olanlardan söz ediyoruz ama yaşadığımız sürecin bir dış boyutu olup olmadığı tartışılmıyor. Türkiye bir casus cenneti oldu demek ve bazı olayların arkasında yabancı gizli servisleri aramak büyük resmin açıklanmasına hizmet ediyorsa anlamlıdır. Bütünü resmedecek bir ressama ihtiyacımız var.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.