İktisat stratejisi
Türkiye’de iktisadi sorunların çözümü piyasanın işleyişine bırakılmış görünüyor ve bütün hesaplar parasal büyüklüklere göre yapılıyor. Mesela işsizliğin önlenmesinin yatırımlarla önleneceği düşünülüyor ama bu yatırımların hangi alanlara yapılacağına piyasanın karar vermesi bekleniyor. Oysa bir strateji belirlenebilir ve ekonomi bu stratejiye göre yönlendirilebilir. Bu konudaki önerilerimi şöyle özetleyebilirim:
Tarım öncelikli alan olarak belirlenmeli ve ileri teknolojilerin optimal büyüklükteki işletmeler tarafından uygulanması sağlanmalıdır. Bu tarım alanlarının birleştirilmesini gerektirir. Bu amaçla kamulaştırma ya da birleşmeleri teşvik edecek bir model kullanılır. Bu iş için gerekli finansman Merkez Bankası tarafından sağlanır. Bunun enflasyona sebep olacağı endişesi yersizdir. Toprağını satan köylü bunu tüketim amacıyla harcamaz. Bu para onun tasarrufudur ve muhtemelen taşınacağı yeni yerde yani şehirlerde konut alımında kullanır. TOKİ bu evlerin sağlanmasında yardımcı olabilir ve sonuç olarak tarım kesimi borçlu, Merkez Bankası alacaklı olur.
Tarım kesiminde artan üretim burada tüketilmez. Çünkü oradaki halk zaten tarımsal ürüne doymuştur ve başlangıçta artan gelirini borcunu ödemekte kullanır. Daha sonra tarım ürünleri fiyatı düşer ve şehirlere gönderilen tarım ürünleri hızla artar.
Tarım ürünleri insan ihtiyaçlarında en ön sırada yer alır ve bu sağlanmadıkça diğer mallar talep edilmez. Yıllar önce yaptığım bir çalışmada insan ihtiyaçlarının üst üste konulmuş küpler gibi olduğunu, en alttaki çekilirse hepsinin kırılacağını yazmıştım. En altta gıda ve barınma geldiği için bunlar sağlanmadan diğer mallara talep olmaz. Ancak bazı insanların bu temel ihtiyaçları karşılanmasa bile diğerleri daha önemsiz malları talep edebilir. Bu durum bir yandan açlık ve işsizliğin olduğu, diğer yanda lüks tüketimin arttığı bir ekonomi modeli oluşturur.
Bir ülkede herkesin iş bulduğu bir durumda onların talep edeceği malların da üretilmesi gerekir. Genel kanı piyasanın kendini bu talebe göre uyarlayacağı biçimindedir. Ancak gıda maddelerinde fiyat artışı üretimi artırmaya fırsat vermeden maliyetleri artırır. Çünkü emeğin de bir maliyet vardır ve gıda maddeleri bunun en önemli bölümünü teşkil eder.
Bu yazıdan hoşlanılmayacağının farkındayım. Ancak piyasa ekonomik hayatın yaşandığı ortamdır ve herhangi bir plan yapmadan, bir strateji belirlenmeden her şeyi piyasanın işleyişine bırakmak bir ormanda yaşamak gibidir. Oysa ekonomi mutlaka yönlendirilmeli ve bu yönlendirmede sadece parasal büyüklükler değil onun arka planındaki mal hareketleri de hesaba katılmalıdır. İnsanlara iş bulmak kolaydır. Verimlilik artıyor ve aynı miktardaki mal daha az insanla üretiliyor. Hızla artan nüfus nerede kullanılır sorusunun cevabı yeni ve lüzumsuz işler yaratmaktır. Bu eskiden de böyleydi. Mesela Mısır piramitleri yapılmasaydı o insanlar nasıl karnını doyuracaktı? Şimdi de yeni piramit benzeri işler yaratır herkese iş bulabiliriz. Siz onların yiyecek, içeceklerini ve barınacak yerlerini üretin yeter.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.