Mahir Kaynak

Mahir Kaynak

Terörle mücadele

Terörle mücadele

Bir hastalığın tedavisi konulan teşhise göre belirlenir. Türkiye’de bir Kürt sorunu olduğunu ve terörün bundan kaynaklandığını düşünürseniz alacağınız tedbirler bu sorunları çözmeye yönelir.
Gelişmeleri değerlendirirken kullandığım metot yukarıdan aşağı, yani bütünden parçalara doğru olduğu için sorunu çok farklı değerlendiriyorum ve yapılanların havanda su dövmeye benzediğini düşünüyorum.

İnsanların kültürlerini yaşamaları bir hak olduğu için bunun sağlanması bir iç sorundur ve çözüm demokratik açılımla çözülme yolundadır. Ancak bu yolda ilerleme kaydedilirken terörün artması olayın arkasında başka sorunlar olduğunun göstergesidir.

Ana sorun dünyada yeni dengenin nasıl kurulacağı ve buna bağlı olarak çok önemli olan bölgemizin nasıl şekillendirileceğidir.

Bu konuda modeller oluşturulmalı ve nelerle karşılaşacağımızı bu modelin içinde aramalıyız. Bana göre yeni dengede ABD ve Rusya’nın çıkarları ve beklentileri uyuşuyor ve yeni dengeyi birlikte oluşturuyorlar. Kendilerine rakip olabilecek Avrupa ve Çin’i sınırlandırmak istiyorlar. Önümüzdeki dönemde Ortadoğu’da çıkacak bölgesel bir çatışmanın bu amaca hizmet edeceğini düşünüyorlar. İran’la Arap ülkelerinden biri arasında, mesela BAE arasında çıkacak bir çatışma tüm Arap alemini İran’ın karşısına diker ama bu çatışmanın yaratacağı sonuç dünyayı etkiler. Çatışmanın İran’la İsrail arasında çıkmasını beklemiyorum çünkü bu durumda Arap kamuoyu İran’ın yanında yer alır. Çatışma bölgedeki petrol üretimi ve naklini imkansız hale getirir. Bundan ABD ve Rusya dışında herkes etkilenir.

Böyle bir kaos ortamında ülkemizin ayakta kalmasının isteneceğini düşünüyorum. ABD ve Rusya kriz sonrasında bundan zarar gören ülkelerin Türkiye’yi hedef almasını ister ve kendisini öteki olmaktan kurtarır.

Modelim yanlış olabilir ama bölgede bir çatışma olasılığından söz eden çok sayıda kişi var. Genelde bunun İsrail’le İran arasında olacağı söylenirken ben karşı tarafta Arapların olacağını düşünüyorum.

Bölge için oluşturulacak hiçbir modelde Kürt devleti yoktur. Bugüne kadar uygulanan politikalar Kürtleri bölgedeki herkesin düşmanı haline getirmiştir. ABD’nin Irak’taki varlığına rağmen Kuzeyden ülkemize terörist sızmaların anlamı ne? ABD bir yandan terör konusunda işbirliği yaparken diğer yandan neden bu sızmalara göz yumuyor?

Bunun cevabı kaos sonrasında Kerkük petrollerini kimin kontrol edeceğidir ve bu herhangi bir Kürt yönetimi olamayacak gibi görünüyor. Bu yüzden çevrelerindeki herkesle çatışır konuma sürükleniyorlar.

Terör ne zaman ne nasıl sorusunun cevabı bölgedeki siyasi operasyonların son bulmasıyla ilgilidir. Amaca ulaşılınca Kürtler ne kadar yalnız olduklarını göreceklerdir. Aslında biz benzer bir süreci daha öncede yaşadık. 12 Eylül öncesi terör herkesi isyana sevk edecek ölçüdeyken darbe yapıldı, yani siyasi hedefe ulaşıldı ve terör birden bitti. Oysa teröre karşı ne yeni birlik kurulmuş ne de yeni bir strateji belirlenmişti.

Terörü bitirmek isteyen, bölgedeki etkin büyük güçlerle siyasi çözüm üzerinde anlaşır ve herkes evine döner.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Mahir Kaynak Arşivi