G.Saray yönetimi Rijkaard'ı gönderip, Hagi'yi getirdi. Bunun G.Saray açısından birkaç büyük avantajı vardı. İlki, taraftarın Hagi'ye olan bağlılığı ve sevgisi. Diğeri ise Hagi'nin işsiz olup, Türk futbolunu en az bir Türk teknik adam kadar tanımış olmasıydı. Üstelik önemli bir kredisi de vardı. Nihayetinde takımı Hagi kurmamış ve sezon başı hazırlığında da takımın başında bulunmamıştı. Kısacası Rijkaard bir enkaz bırakmış, Hagi de kurtarıcı olarak gelmişti. Ama gördük ki, Hagi'ye gösterilen sabır da yavaş yavaş tükeniyor.
Önce tuhaf bir disiplin gösterisinde bulundu Hagi... G.Saray'ın elindeki en değerli oyunculardan birini çiziverdi. Kariyerini Bundesliga'da Wolfsburg'la ispat etmiş Misimoviç, birkaç haftada Hagi'nin hışmına uğradı. Bu, dünyanın her yerinde yanlış bir karar ve takıma büyük zarar verebilecek disiplin şovudur. Bosnalı futbolcu henüz birkaç aydan beri Türkiye'deyken ve birçok konuda adaptasyon güçlüğü çekerken Hagi onu anlamayı hiç düşünmedi. Daha da ötesi onu kazanmayı belki de hiç istemedi. Eğer bir hoca "Ben Hagi'yim. Benim futbolculuk yaşantım büyük başarılarla dolu. Hiçbir futbolcunun kahrını çekemem" derse ve bu nedenle Misimoviç'i de harcarsa, zararını G.Saray çeker. Hem parasal olarak çeker, hem de sahada çeker. Ama ona şimdiye kadar 'dur' diyen olmadı. Tıpkı Frank Rijkaard'a da denmediği gibi.

KENDİNİ HİÇ GELİŞTİRMEMİŞ
Gelelim son Beşiktaş maçına... G.Saray derbiyi Hagi'nin yanlışları yüzünden kaybetmiştir. Elinde Sabri gibi çabuk ve deneyimli bir futbolcu varken, Ali Turan'ı sağ bekte oynatmanın hangi mantığı olabilir? Üstelik aynı Ali Turan Türkiye'nin en çabuk ve en etkili kontratak oyuncularından biri olan Holosko'ya karşı oynadı. Sonucu hep birlikte gördük. Maçın hemen başında gelen penaltıdaki en büyük hata aslında Ali Turan'ın değil, onu orada oynatan Gheorghe Hagi'nindir. Madem Milan Baros oynayabilecek bir konumda ve kulübede, o halde niye onunla başlamazsın? Ya da Servet gibi bir oyuncuyu çıkarıp, yerine Lorik Cana'yı görevlendirmenin hangi mantığı olabilir? Geçmişte büyük futbolcu olmak başka, günümüzde başarılı bir teknik adam olmak çok farklı şeyler.
Hagi de maalesef hala geçmişiyle yaşıyor. Teknik adam olarak kendini hiçbir şekilde geliştirmemiş. Zaten Romanya Milli Takımı, Timişoara ve Bursaspor'daki başarısızlıklarından da ders almamışa benziyor.