Ahmet Kekeç

Ahmet Kekeç

Müfettişten Başbakan olmaz

Müfettişten Başbakan olmaz

Kötü kişi olmak pahasına, düşüncemi “kafadan” söyleyeyim:

Bugün toplanacak CHP kurultayından bir şey çıkmaz.

Evet, Baykal ve Sav ekibine ciddi bir darbe vurulur... Nitekim, dün toplanan il başkanları, Kılıçdaroğlu’nun blok listesine destek vereceklerini açıkladılar.

Zaten amaç, yarım kalmış tasfiyeyi tamama erdirmekti

Bu olacak...

Efendim, bu kurultay iktidara yürüyüşün ilk önemli adımıymış... Kurultay değil, bir “birlik ve beraberlik seferberliği”ymiş... Yenilenmiş CHP’yle, yeni bir genel başkanla, cillop gibi bir Parti Meclisi’yle yepyeni Türkiye ufuklarına yelken açacakmışız...

Hadi öyle yapalım da, küskünleri ne yapacağız?

Baykal’ı ve Sav’ı nereye konuşlandıracağız?

Eski çarşafçıların blokçu, eski blokçuların çarşafçı olmasını nasıl engelleyeceğiz?

Korkmaz Karaca ne olacak?

Diyor ki Korkmaz Karaca, “Partimizin saygın delegeleri, bir Şaban Dişli olayının yaşanmaması için, ceza dosyası Yargıtay’da bekleyen Gürsel Tekin’i parti yönetimine seçmemelidirler...”

Hani birlik ve beraberlik görüntüsü?

Evet, büyük tasfiyeden sonra Kılıçdaroğlu liderliğini perçinleyecektir de... Bu kafa, bu liderliği iktidara taşıyabilecek midir?

Bence taşıyamayacaktır.

Sebebini birazdan açıklayacağım... Önce, bugünkü kurultaya ilişkin bazı mühim notlar aktarayım.

Kurultay divanı ve kürsü, yüksek bir platformda kurulacakmış. Platformun iki yanında iki adet dev ekran yer alacakmış. Delegeler ve partililer tribünlere yollanırken, yabancı misyon şefleri ve onur konukları salondaki localarda oturtulacakmış.

Şimdi sıkı durun:

Ecevit, İnönü ve Kanadoğlu bu kurultayın “onur konukları”ymış...

Merakla, “Hangi Ecevit ve İnönü?” diye bakıyoruz, Rahşan Ecevit’le Sevinç İnönü’yü görüyoruz. Seviniyoruz. Güzel bir vefa örneği sergiledikleri için de, parti yönetimini kutluyoruz.

Fakat, Sabih Kanadoğlu’nu anlayamıyoruz.

Hadi rahmetli Ecevit ve İnönü “sosyal demokratmış gibi” yapan düşüncenin neşvü nema bulmasında emeği geçmiş iki eski saygın genel başkandı...

Kanadoğlu da nerden çıktı?

Ergenekon sanıklarına akıl vermek, İşçi Partisi’nin panellerinde boy göstermek, 367 saçmalığına mucitlik etmek dışında ne yaptı da, locada ağırlanmaya hak kazandı?

Nedir?

Bu kurultay bir “ilk”e daha sahne olacakmış... Aralarında Yaşar Kemal, Orhan Pamuk, Sezen Aksu, Fazıl Say, Ara Güler, Barış Pirhasan, Derviş Zaim, Fikret Otyam gibi isimlerin de bulunduğu çok sayıda sanatçıya davetiye gönderilmiş.

Fazıl’ı, Yaşar Kemal’i, Fikret Otyam’ı bilmem de, Sezen Aksu’yla Orhan Pamuk’un bu daveti ciddiye alacaklarını sanmam. Nedenini Süheyl Batum’a sorun, o söylesin...

Esas soru şu:

Bu kurultaydan bir “iktidar namzedi” çıkar mı?

Cevaplıyorum:

Çıkmaz.

Bunun gibi 500 kurultay toplasalar da, çıkabilemez...

CHP, çünkü, halkın değil, “bürokrat totaliterliğin” partisidir. Öyle de kalacaktır... Memur alışkanlığıyla siyaset yapan Kılıçdaroğlu da bu yapıya eklemlenmiş herhangi bir bürokrattır. Bir lider değildir. Ondan iyi bir müfettiş olur. Başbakan olmaz.

İlk seçimde bu öngörümü hatırlatıp, ayıbımı yüzüme vurabilirsiniz.

Kalemimi kırmasam da, dişimi kıracağım. Söz.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Ahmet Kekeç Arşivi