Isırma listeleri üzerine çeşitlemeler
Adamı kuduz köpek ısırmış...
Onu kurtaracak aşıyı yapmak için süreyi geçirmişler.
Adamcağızın kudurarak öleceği kesinlik kazanmış.
Acı sonunu öğrenen adam bir odaya kapanmış, masa başına geçmiş ve bir kâğıda bir şeyler yazmaya başlamış.
Bir satır yazdıktan sonra bakışlarını havaya dikip düşünüyor ve sonra bir satır daha yazıyormuş.
Yakınları adamın ne yazdığını anlamaya çalışmışlar.
Oğlu "Baba ne yazıyorsun" diye sormuş sonunda...
Adam acı acı gülmüş.
- Kudurunca ısıracağım kişilerin listesini yapıyorum, demiş.
Pek çok kişinin bu tür listeleri vardır.
Isırma listeleri
Böyle listeleri olanlar eyleme geçmek için ille de kuduz köpek tarafından ısırılmayı beklemezler.
İsimlerinin kendilerine benzer başka insanların listelerinde bulunmuş olması ihtimalini de pek düşünmezler.
Meslekleri dolayısıyla sahip oldukları aracı diş gibi kullanırlar.
Her sabah "Bugün kimleri ısırayım" diyerek güne başlamayı, bir yaşam tarzı olarak benimserler.
Yakın geçmişte elini öpmek için kuyruğa girdikleri kişileri ısırarak başlarlar icraata.
"Şark" kavramı içinde nitelenen sosyo- coğrafi yapının bir yansımasıdır bu.
"Ben kendimi düşmanlarıma karşı korurum, sen beni dostlarımdan koru" içerikli özdeyişlerin coğrafyasıdır bu.
Listedeki "Eski dostlar"ın ısırılmaları bitince bu defa "Meyveli ağaçlar"ın ısırılmasına gelir sıra.
Liste genişletilir
Çalışan,ürün veren, başarıları toplum tarafından kabul edilen kişiler ısırılacaklar listesine alınır...
Onlar da sırayla ısırılmaya başlanır.
Bir gün gelir... Isırmaları gereken bazı kişilere ne kadar çabalasalar da yaklaşamadıklarını fark ederler...
O anda boyunlarından bağlı oldukları tasmanın ucunu birilerinin tuttuğunu anlarlar.
Isırma alanları tasmanın salıverildiği oranda daralıp genişlemektedir.
Bu gerçeği intikal ettikleri noktadan sonra, kendilerine ısırma özgürlüğü tanınan alandaki kişilere daha büyük öfkeyle saldırırlar.
Tasmayı tutanlar ise, bir gün ısırılma sırasının kendilerine geleceğini de bilerek endişeli bir merak içinde izlerler bu seri ısırmaları...
Bu süreç böylece uzar gider.
Farklı bir ısırma örneği
Bu "Isırma" meselesini yukarıdaki örnekte olduğu gibi sadece trajik açıdan ele almak pek doğru olmaz.
Bilinen hikâyedir.
Yaşlı çift evliliklerinin 60'ıncı yıldönümünde 60 yıl önce balayı yaptıkları otelde, o gece kaldıkları odada konaklamışlar.
Gece yarısı kadın kocasını uyandırmış...
- Beni 60 yıl önce o gece ısırdığın gibi ısırsana, demiş.
Adam şöyle bir bakmış eşine...
- Peki hanım, ısırayım seni... Ama önce şu başucundaki bardakta duran dişlerimi ver bana, diye söylenmiş.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.