Kutlarım Kemal Bey Ergenekon’a kaydınız yapıldı
Erol Ölmez’i duymuşluğunuz var mı? Hani savcılık iddianamelerinde, terör örgütü olduğu öne sürülen Ergenekon’la ilgili soruşturma nedeniyle Silivri Cezaevi’nde 22 ay yatan Erol Ölmez?
Şimdi, Erol Ölmez, Kemal Kılıçdaroğlu’na çağrıda bulunmuş:
“Sayın Kılıçdaroğlu ve onun gibi düşünenlere açıkça söylüyorum. Bu ülkede Ergenekon yapılanması vardır. Kılıçdaroğlu ‘nerede bu örgüt? Gidip üye olacağım!’ diyor. Bu açıklamasıyla da halkı yanlış yönlendiriyor. Eğer bir adres istiyorsa, Encümen-i Daniş’e buyursun.” Erol Ölmez daha sonra Encümen-i Daniş’in bu ülkenin her alanında çalışan, “özellikle yasal ve yasadışı, siyasal gizli bir güç” olduğunu söylüyor ve ekliyor: “Kılıçdaroğlu ve onun zihniyetini taşıyanlar buyursun, ben onları üye yapmaya hazırım!” Susurluk ve Ergenekon konularında çok şey bilen emniyet eski istihbarat daire başkanı Bülent Orakoğlu, “Encümen-i Daniş Ergenekon beyin takımına uzanan yoldaki en büyük engellerden biri” diyor ve devam ediyor: “Ama bu biçimdeki tek yapı Encümen-i Daniş değil. Sayıları çok. Sivil toplum kuruluşlarından tutun
mülki idare amirliklerine kadar birçok yerde birinci derece yöneticileri var. Bu yöneticilerden de oluşan bir beyin takımı. Bu beyin takımı kendilerine ulaşılmayacak barikatlar kurar.”
Bunlar doğrudur, yanlıştır bilemem. Ancak, Gladio’nun diğer ülkelerdeki yapılanmalarıyla Orakoğlu’nun anlattıkları örtüşüyor. Diğer NATO ülkeleri, Gladyo’yu bünyelerinden söküp attıklarını açıklıyorlar. Peki biz niye söküp atamıyoruz? Çünkü aklı başında olduğunu var saydığımız başta siyasiler birçok “aydın ya da akil” geçinen kişi, Ergenekon’u sürekli olarak sulandırıyor, dalga geçiyor, halkın dikkatini dağıtıyor, bilinçli ya da bilinçsiz. Allah’tan Kemal Kılıçdaroğlu çıkıp da konuyu gündeme getiririyor da yeniden milletin bu korkunç tehlikeye odaklanmasını sağlıyor!
Sabatini’de akşam yemeği
Roma’ya yolunuz düşerse mutlaka Trastevere’ye uzanın, Piazza Santa Maria’da Sabatini’ye gidin. Kimi koltukların üzerinde küçük, pirinç levhalar var. İtalyan sinemasının devlerinin adları yazılı. Tabi sadece Sabatini’ye sık sık uğrayanların. Örneğin Vittorio de Sica, Rossano Brazzi, Carlo Ponti ve Sophia Loren, Marcello Mastrioanni, Sergio Leone, Visconti, Virna Lisi, Antonioni ve daha kimler kimler...
Ben bu lokantada sadece Giullino Gemma’yı gördüm. Çok yaşlanmıştı. Hatırlayan var mıdır acaba Gemma’yı? Amerikalılar’ın spagetti wes
tern dedikleri, İtalya’da çekilmiş kovboy filmlerinin değişmez oyuncusuydu bundan kırk yıl önce.
Sabatini’ye giderseniz, elli liraya karnınızı çok güzel doyurursunuz. Hem de mezesiyle (antipasta), etiyle, makarnasıyla ve de tatlısıyla. Ama tabi şaraba el atmayacaksınız. O zaman fiyat uçar gider.
Lokantanın kendi kadar Santa Maria Meydanı’nda olan bitenler de müthiştir geceleri. Çalgıcılar, cambazlar, sihirbazlar doldurur ortalığı. Hem yemeğinizi yer, hem de bu sokak gösterilerini keyifle izlersiniz. Şimdiden afiyet olsun.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.