Operasyon
Türk Silahlı Kuvvetleri’nin Kuzey Irak’a yaptığı hava harekatı bazılarının sabırsızlıkla beklediği PKK’yı etkisizleştirme operasyonun bir parçası olarak değerlendirildi. Yani harekatın amacı belli ve sınırlıydı. Kuzey Irak’ta bulunan PKK kampları yok edilecek ve oraya yerleşen militanlar etkisiz hale getirilecekti. Kimse bunun daha kapsamlı bir stratejinin bir ara kademesi olduğunu düşünmedi.
Önce harekatın alt yapısı hazırlandı. Türk ve ABD askerlerinin çatışma ihtimali ortadan kaldırıldı. Çünkü harekat, bir açıdan, ortak yapılıyordu ve ABD Türkiye’ye nokta istihbaratı sağlıyordu. Askerlerimizin peşmergelerle çatışması da artık düşünülmüyordu. Kuzey Irak yönetimi sınırımızdaki askerlerini geri çekti ve PKK’ya karşı olduğunu gösteren davranışlar sergiledi. PKK kamplarına giden yollarda aramalar yaptı ve lojistik desteklerini kesmeye çalıştığı izlenimini yarattı.
En önemli gelişme Barzani’de gözlenen tavır değişikliği idi. Artık bağımsız bir Kürt devletinden yana olmadığını, Kuzeyin Irak’ın bir parçası olduğunu ve petrolün tüm Irak’a ait olduğunu söylüyordu. Diş tedavisi bahanesiyle gittiği Avrupa’daki temasları hakkında bir bilgi yoktu. Ancak ABD’nin Türkiye ile ortak hareket etmesinin onu yeni müttefikler aramaya yönelttiği ve bunu Avrupa’da aradığı düşünülebilirdi. Eğer böyleyse Barzani’nin artık yönetici olarak kalamayacağı da söylenebilirdi.
Eve dönüş yasası bu stratejinin bir parçası olarak düşünüldü. Türkiye ile ABD’nin ortak hareketi PKK’nın yaşamasını imkansız hale getirmişti. Ancak kadrolarının ve sempatizanlarının başka birinin kontrolüne geçmesinin engellenmesi gerekiyordu. Bir yandan sopayla vurulurken havuç da gösterilmeye başlanmıştı. Bir konu hala çözülmemiş görünüyordu. Geçmişte PKK ile aynı çizgide olanlar hangi siyasi yapı içinde olacaklardı? Eğer DTP kapatılırsa ya aynı çizgide bir parti kurulacak ya da bunların yer altına inmesi gerekecekti. Aksi halde tüm Kürtlerin muhalefeti olmayan bir siyasi yapı içinde olması gerekecekti.
Bütün bu gelişmelerin büyük resim içindeki anlamı neydi? Türkiye ile ABD’nin oluşturdukları bu stratejinin muhalifleri var mıydı ve bunların nasıl bir karşı hareket izleyeceği beklenmeliydi?
Karşı strateji DTP ya da benzeri bir kuruluşun oluşmasını imkansız kılarak Kürt muhalefetini sözcüsüz bırakmak ve bunları kendi örgütleyecekleri açık ya da gizli bir yapıda toplamak olabilirdi. Türkiye’nin yaptığı operasyonların bölge halkına yönelik olduğu, sivil halkın yapılan operasyonlarda büyük zarar gördüğü propagandasına ağırlık verilirdi. Halklar arasında çatışma yaratacak provokasyonlar düzenlenebilirdi.
Bir başka karşı hareket, Türkiye ile ABD arasında, Kürt sorunundan bağımsız olarak kurulan ortaklığa karşı olanlardan gelebilir Bu daha kapsamlı politikaları, dünyada yeniden kurulan dengeleri etkilemek amacına yönelik olabilir ve özellikle Avrupa kaynaklı olacağı söylenebilir.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.