Ahmet Kekeç

Ahmet Kekeç

Dayan Yorgo, Gandi geliyor

Dayan Yorgo, Gandi geliyor

Durmaz efendim... Durmayacak... “Angus sığırı”nı aştı, tekamül etti, daha sofistike küfürlere yöneldi.

Bu kez, Bursa’da, “Beynim var, AKP’ye oy vermiyorum” yazılı pankartı okumuş; yani AK Parti seçmenlerine “beyinsiz” demiş.

Sonra da gülmüş...

Espri yeteneğini, büyük dedesi Nasrettin Hoca’dan alıyor.

Harika esprileri var...

Ülkenin herhangi bir yerinde küfür yerine geçecek, hatta cinayet sebebi olacak bu espriler, Hürriyet yazarı Ahmet Hakan Coşkun’da küfür etkisi uyandırmıyor... “Kemal Bey küfürbaz bir adam izlenimi bırakmıyormuş” onda...

Bende de bırakmıyor artık.

Kendi haline bırakmalı Kemal Bey’i...

Mazur görmeli.

Bu tavrı hangi asabiyeden, hangi sinik ruh haletinden, hangi patolojiden tevarüs ettiğini kurcalamaktan vazgeçmeli.

Bırakalım konuşsun.

Bırakalım küfretsin.

Bırakalım her biri birbirinden değerli “esprilerini” sıralamaya devam etsin.

Biz bırakıyoruz da, Kemal Bey bırakmıyor.

Daha doğrusu, kendine musallat olmaktan vazgeçmiyor... Bir insanın düşebileceği en kötü durumlara düşürüyor kendisini. “Niye bu durumdayım ben?” diye sormadığı gibi, bir de durumunu müddei tavra dönüştürüyor.

Diyorum ya, kaç yıldır siyaseti izliyorum, “böylesini” ne gördüm, ne duydum.

İktidara geldiğinde, isteyene “faşizm” getirecek, isteyene “bölgesel özerklik” verecek, isteyene para dağıtacak, isteyene iş bulacak, isteyene özelleştirme yapacak, isteyene özelleştirmeleri iptal edecek, isteyene gümrük duvarlarını indirecek, isteyene gümrük duvarlarını yükseltecek, isteyene gazoz ısmarlayacak...

Hepsini anladık da...

İktidara geldiğinde, ekonomik krizle boğuşan komşumuz Yunanistan’ı da kurtaracakmış...

Haberi okuyunca inanmadım.

Herhalde şaka yapıyorlar ya da bizi işletiyorlar diye düşündüm.

Bir daha okudum.

Bir daha...

Evet, tastamam okuduğum gibi... Kırıkkale’den Bolu’ya uçarken, helikopterde, gazetecilere, daha doğrusu Hürriyet muhabiri Okan Konuralp’e konuşmuş... “CHP olarak Projelerimiz var. İktidara geldiğimizde, bu projelerimizle Yunanistan’a da yardımcı olacağız. Onlar AB konusunda bize destek oldular. Gerekirse biz de Yorgo Papandreu’nun mücadelesine destek oluruz. Dayan Yorgo, geliyoruz” demiş.

Şaka yapmıyorum.

Siz isterseniz, Kemal bey’in şaka yapıyor olma ihtimalini saklı tutabilirsiniz.

Zaten “şaka gibi” bir seçim kampanyası yürütüyor.

Konuşmalarında kalpazanlar, angus sığırları, akbabalar, beyinsizler geçit resmi yaptığı gibi, temelsiz vaatlerin ardı arkası gelmiyor.

İşin ilginç tarafı şu:

Söylediklerine kendisi de inanmıyor ama söylemekten de vazgeçmiyor.

Bir de yalan...

Neredeyse piyasada yalan bırakmadı.

Haşmet Babaoğlu yazmıştı ya, “ruhum buruşuyor” diye...

Kemal Bey’i izledikçe ruhum buruşuyor.

Darlanıyorum...

Hadi küfretsin... Hadi CHP’ye oy vermeyenleri “beyinsiz” diye aşağılasın... Hadi her türlü Makyavelist numarayı çevirsin.

İnsandır, anlarız, tolere ederiz...

Peki, “Yunanistan için de projelerimiz var. Dayan Papandreu geliyoruz!” nedir Allah aşkına?

Nasıl bir özgüven patlamasıdır bu?

Nasıl bir ruh haletidir?

İnsan kendini bu durumlara düşürür mü?

Değer mi?

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Ahmet Kekeç Arşivi