Nazım Hikmet’in Atatürk’e yazdığı mektup
Nazım Hikmet’in Atatürk’e yazdığı öne sürülen bir mektup var; birden ortaya çıkıverdi gene:
“Türk ordusunu isyana teşvik ettiğim iddiasıyla “onbeş yıl ağır hapis” cezası giydim. Şimdi de Türk donanmasını “isyana teşvik etmekle” töhmetlendiriyorum. Türk inkılabına ve senin adına and içerim ki suçsuzum. Askeri isyana teşvik etmedim. Kör değilim ve senin yaptığın her ileri dev hamleyi anlayabilen bir kafam, yurdumu seven bir yüreğim var. Askeri isyana teşvik etmedim. Yurdumun ve senin karşında alnım açıktır. Yüksek askeri makamlar, devlet ve adalet, küçük, bürokrat gizli rejim düşmanlarınca aldatılıyorlar. Askeri isyana teşvik etmedim. Deli, serseri, mürteci, satılmış, inkılap ve yurt haini değilim ki bunu bir an olsun düşünebileyim. Askeri isyana teşvik etmedim. Senin eserine ve sana, aziz olan Türk diline inanmış bir şairiyim. Sırtıma yüklenen ve yükletebilecek hapis yıllarını taşıyabilecek kadar sabırlı olabilirim. Büyük işlerinin arasında seni bir Türk şairinin felaketi ile alakalandırmak istemezdim. Bağışla beni. Seni bir an kendimle meşgul etmişsem, alnıma vurulmak istenen bu “inkılap askerini isyana teşvik” damgasını ancak senin ellerinle silinebileceğine inandığımdandır. Başvurabileceğim en inkılapçı baş sensin. Kemalizm’den ve senden adalet istiyorum. Türk inkılabına ve senin başına and içerim ki suçsuzum. Nazım HİKMET”
Bu mektup Atatürk’e ulaşmış mıydı? Bilen yok. Mektubu yazdığı öne sürülen Nazım Hikmet, şu şiiri de yazmıştı:
“Trabzon’dan bir motor açılıyor/Sa-hil-de-ka-la-ba-lık/ Motoru taşlıyorlar/Son perdeye başlıyorlar!/ Burjuva Kemal’in omzuna binmiş/ Kemal kumandanın kordonuna/Kumandan kahyanın cebine inmiş/ Kahya adamların donuna/Uluyorlar/ Hav...hav...hak...tü/ Yoldaş unutma bunu burjuvazi.”
Şimdi, mektubu yazan bu şiiri yazabilir mi? Şiiri yazan, mektubu kaleme alabilir mi? Ha bir de sarışın kurt benzetmesi var Nazım’ın “Kuva-yi Milliye Destanında”, Atatürk’ü yere göğe sığdıramayan,: “Birdenbire beş adım sağında onu gördü/paşalar onun arkasındaydılar./O, saati sordu/Paşalar: “Üç” dediler/ Sarışın bir kurda benziyordu/Ve mavi gözleri çakmak çakmaktı/Yürüdü uçurumun başına kadar/eğildi,durdu/Bıraksalar/İnce, uzun bacakları üzerinde yaylanarak/Ve karanlıkta akan bir yıldız gibi kayarak/Kocatepe’den Afyon ovasına atlayacaktı./
Buyurun size bir mektup, bir şiir ve bir destandan dizeler. Hangilerini yazdı Nazım? Nazım inançlı bir sosyalistti; amma pembe gözlüklerin ardından bakıyordu Sovyetler’e. Acımasızlığını, hunharlığını, açlığı ve sefaleti görmüyordu; Stalin’in, çevresindekilerce nasıl putlaştırıldığını fark etmiyordu bile. Bence o mektubu Nazım yazmadı; nasıl Atatürk, Nazım için, “seni asmalı, sonra da gölgende oturup ağlamalı” demediyse. Nazım Hikmet gibi, Marksist/Leninist dogmaya böylesine inanmış, Stalin’i yere göğe sığdıramayan biri, daha ne olduğu bile tanımlanmamış Kemalizm’e inanabilir ve and içebilir mi? Siz karar verin ve şunu sorun kendinize: Mektubu kim hangi amaçla yazdı ve bugünlerde neden piyasaya çıktı birdenbire! Amaç Nazım’ı mı karalamak, Atatürk’ü acımasız biri olarak mı göstermek? Nazım çok büyük bir şairdi; siyasi görüşü onun kişisel sorunu. Atatürk’e gelince, geçen yüzyılın en büyük üç beş devlet adamından biri, Osmanlı’nın yetiştirdiği en büyük generallerin de içinde, en üst sırada olduğunu, aklı başında kimse yadsıyamaz!
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.