Hayrettin Karaman

Hayrettin Karaman

Okuyucu Mektubu(2)

Okuyucu Mektubu(2)

Hem mektupların bir kısmına örnek göstermek hem de cevap vermek için sizlerle paylaştığım ikinci mektup da şöyle:

"İzninizle basit bir kaç sorum olacak:

1. Siz gerçekten Kuran-ı Kerim emirlerine uyma konusunda samimiyseniz (örneğin türban) diğer emirleri hakkında neden kaypak davranıp niçin bir şeyler yazmıyorsunuz?

2. 4 kadın almayı Kuran-ı Kerim buyuruyor, varsayalım ki kızınız var, 3 eşli birine varmak istiyor ne yaparsınız?

3. Faiz haramsa bu sistemde hepiniz günahkar değil misiniz?

4. Kuran-ı Kerim'i hiç okudunuz mu, ya da okuyor musunuz, yoksa başkalarının yorumlarına göre mi hareket ediyorsunuz?

5. Kuran-ı Kerim'de yazan cariyeler kimlere deniyor? Günümüzde var mı.? Cariye sevap mı, kullanılır mı?

Yüzlerce sorum var ama vaktinizi çok almak istemem..."

Ceyhun Aytaç

Yüzlerce soru, içtenlikle öğrenmek için ise buna şükretmek gerekir; ama kötüleyici propaganda yapmak üzere açık kapı arama maksadı güdüyorsa muhatabından çok sorana zarar verir.

Dinimizde iyi zan esas olduğu için biz soruları samimi kabul ederek kısa kısa cevap vermeye çalışalım:

1. Anlaşılan siz beni hiç tanımıyorsunuz, kimliğim, kişiliğim, kitaplarım şöyle dursun köşe yazılarımı bile okumuyorsunuz. Okusaydınız sorularınızdaki bu ifadelere yer veremezdiniz. Hiçbir konuda –elhamdü lillah- kaypak davranmıyoruz, her konuda İslam'ın emirlerini, talimatını olduğu gibi beyan ediyoruz. On yıldan fazladır bu köşede yazıyorum, yazılarımı kitapta da toplayıp yayımladım, şu ana kadar dört cilt oldu, adını da "Laik Düzende Dini Yaşamak" koyduk. Onlara bir göz atarsanız bir konuda mı, her konuda mı, kaypak mı, sağlam mı görürsünüz.

2. Kur'an-ı Kerim dört kadınla evlenmeyi emretseydi Müslümanların en az yarısının dörder karısı olurdu. Kitabımız bunu emretmiyor, belli şartlarda dörde kadar izin veriyor. Bugün bu şartların oluşmadığı yerlerde, sosyal ve kültürel ortamlarda dört kadını bırakın, ikinci kadınla evlenmek bile –birinci kadına, çocuklarına ve yakınlarına zulüm olduğu, ikinci kadının da hakları zayi olduğu için- caiz değildir.

3. Faiz haramdır. Bu sistemde günahkâr olmak için a) Sistemin İslam'a aykırı olan hükümlerini benimsemek, b) Değiştirmek için çaba göstermemek gerekir. Bunlar yoksa günah da yoktur. Allah kullarını, güçlerinin yetmediği işlere koşmaz.

4. Diyanet İşleri Başkanlığı'nın yayımladığı Kur'an Yolu isimli tefsirimiz bu sorunuza cevaptır.

5. İslam geldiğinde dünyanın birçok yerinde olduğu gibi Arabistan'da da köleler ve cariyer vardı. Onlara hayvan muamelesi yapılırdı. Sosyal ve ekonomik hayat -kapitalist düzendeki faiz gibi- köle ve cariyenin varlığına dayalıydı. Bunu derhal kaldırmak makul ve mümkün olmadığı için İslam iki aşamalı bir yol izledi. Birinci aşamada köle ve cariyelere önemli haklar tanıdı, durumlarını iyileştirdi. Bu o derecelere vardı ki, Peygamberimiz "Köle ve cariyelere yediğinizden yedirin, giydiğinizden giydirin, yapamayacakları işleri yüklemeyin, onlara 'Kölem, kulum, cariyem' demeyin, "Oğlum, kızım' deyin" buyuruyordu. İkinci aşama ise kölelik ve cariyeliğin ortadan kalkmasını hedefliyor, bu maksatla "ibadet niyetiyle veya mecburen azad etme, çalışarak bedelini ödemek suretiyle hürriyete kavuşma, bedeli ödemeyi kolaylaştırmak için zekat gelirinden pay ayırma, köleleştirme kaynaklarını daraltma…" gibi tedbirlere, düzenlemelere yer veriliyordu. Müslümanların ihmalleri yüzünden gecikse de zamanı gelip kölelik kaldırılınca her düzenden önce İslam'ın hedefi gerçekleşmiş oldu. Bugün cariye yoktur, İslam'a göre olması da mümkün değildir.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Hayrettin Karaman Arşivi