Engin Ardıç

Engin Ardıç

Parti uyduramadık, halk verelim

Parti uyduramadık, halk verelim

Sevgili kardeşim Hüseyin Seyfullah...
MİT'in sana taktığı "kod adı" buymuş, ben de gırgır olsun diye öyle dedim.
İçine düştüğün durumu beğeniyor musun?
Yok, MİT izlemesi sonucunda mağdur olmandan sözetmiyorum.
Seni savunacak CHP, MHP ve BDP'den başka merci bulamamaktan! Destek aldığın isimlere bak: Sezgin Tanrıkulu, Ruhsat Demirel, Ayla Akat.
Ne hikmetse, hükümete karşı bürokrasiyi savunanlarla İmralı'yı savunanların gizli ittifakı, şimdi de "hükümetin kolu" sayılan MİT'e vurmak için senin yanında!
MİT'e vurun, MOSSAD'ın yanında yerinizi alın. Aferin. Bravo. Hakan Fidan'ı "yiyin" ki Ortadoğu politikamız da çöksün.
Kendini böyle mi kullandırtmalıydın? Eh, hükümetle bilerek ve isteyerek papaz olunca, başka sığınacağın kapı da kalmıyor elbet.
Sakın "benim haberim yok, bedava çalıştırdığım genç çocuklar yapmışlar" deme.
Ahh ah, bir kör ego uğruna, sırf "başbakana posta koyabilme zevki" için bu konuma gelmemeliydin Hüseyin.
Vahim bir stratejik hataya imza attınız, sanki taktikten de çok iyi anlıyormuşsunuz gibi. Hükümet arabayı devirmemeye çalışıyor, siz arabayı uçuruma itmek ve gidip oto galerisinden sıfır kilometrede yeni bir araba almak istiyorsunuz. Güzel. Güzel de, eski arabanın hurdasının arka koltuğunda kendinizin de olacağınızı unutuyorsunuz.
Ayrıca, sanki İkinci Cumhuriyet'in bir gizli servisi olmayacak!
Bindiğin dal olmazsa ağacın dibine düşersin. Yaptığın gazetecilik "maç anlatmaktan" öte bir şeyse tabii... Fakat spor servisleri bile Fenerbahçe yönetimiyle iyi geçinmeye bakarlar. Partin olmazsa da böyle muhalefet partilerine yaslanmak zorunda kalırsın, aslında hiçbir konuda anlaşamadığın isimlerle kanka olursun.
Ama sen parti de istemiyorsun. "Madem iktidara bu kadar karşısınız, o zaman kurun kendi partinizi" önerimizi koluna sarmıyorsun.
Çünkü bunu yaparsanız seçimde alacağınız sonucu biliyorsun.
Yeni Demokrasi Hareketi adı verilen "eski solcular ve enteller partisinin" 1995 seçimlerinde almış olduğu sonuç yani... Yüzde 0.48... Bunun üzerine sen de "bizim partimiz yok ama halkımız var" diye, bir lise öğrencisinden bile beklenmeyecek "mugalataya" kaçıyorsun.
Bir "adolesanın" atmayacağı slogan, saçı sakalı ağarmış adama hiç yakışmıyor.
Sizin halk, gazetenizin satış rakamından da belli.
Ah be kardeşlik, keşke halkınız olacağına üç-beş Kürt işadamınız olsaydı da pamuk ellerini ceplerine atıp beş milyon lira denkleştirselerdi gazeteye sahip çıkmak için!
O zaman neye ve kime güveniyorsun? Merkel ile Sarkozy'ye mi, Obama'ya mı?
Batarsanız hem size hem de Türkiye'ye yazık olacak, bunu da söyleyeyim.
İşiniz zor. "Bireysel" sorunlarınız da çok. Neyse ki benim babam yirmi yıl önce rahmetli oldu da, bu yaşımda kendimi ona ispat gibi bir gayret içinde kalmıyorum.
Bu itibarla, "Kerimettin Fatımi" kod adlı küçük kardeşinin de gözlerinden öperim, o da "yanlış yere konuşmuş" olsa bile.
Kerimettin ha? Bu teşkilatta çok muzip bir hergele var anlaşılan...

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Engin Ardıç Arşivi