Başbakan Erdoğan köşe yazarları ile rekabete girdi...
İran'ın sahip olmaya çalıştığı nükleer silah yüzünden Obama ile Netanyahu bu ülkeye dönük savaş tamtamları çalmasalardı...
Suriye'de Esad rejiminin kendi halkına uyguladığı kırım siyaseti yüzünden bu ülkeye bir gün uluslararası askeri müdahale yapılacağı ihtimali gündemde olmasaydı...
Ve keşke Türkiye Ortadoğu'da değil de İsviçre gibi Avrupa'nın ortasındaki bir coğrafyada bulunsaydı...
Çevremizi kuşatan ve tarih ile coğrafyanın bizi mahkûm ettiği zor koşulları görmezden gelip, iç politikanın bitmez tükenmez ve zaman zaman da eğlenceli hale dönüşen polemikleriyle ne güzel vakit geçirirdik.
Umursamazlık ve bizler
Konfüçyüs "Umursamazlık insan beyninin mehtabı ve yıldızları olmayan gecesidir" demiş.
Her gece Heybeli'de mehtaba çıkabilen insanların ülkesi olarak, Konfüçyüs'ün bu sözü bize bir anlam ifade etmiyor olabilir.
Belki de bu nedenle gündeme gelen en teknik konuları bile "Laiklik tehlikede" veya "Rejim elden gidiyor" içerikli tartışmalarla sonsuza kadar çözümsüzlüğe mahkûm edebiliyoruz. Hepimizin kaderini etkileyen kriz konuları karşısında da belki bu nedenle "Bana ne, Başbakan kimse bu soruna o çözüm üretsin" diyebiliyoruz.
Köşelerle rekabet
Bu durumda Türkiye Cumhuriyeti'nin Başbakanı olsanız ne yapardınız? Ben olsaydım, köşe yazarları ile yarışa girer ve onlarınkilerden daha iğneleyici ve çarpıcı cümlelerle karşıtlarımı alaya alırdım.
Başbakan Tayyip Erdoğan da bu yolu seçti galiba.
Dünkü AK Parti grup toplantısında CHP ve Kılıçdaroğlu hakkında söyledikleri, yazılarını mizah çizgisine oturtmaya çalışan köşe yazarlarına taş çıkartacak nitelikte değil miydi?
Bu konuşmanın bazı bölümlerini hatırlayalım...
Cumhuriyet Hayal Partisi
"- Biz TL'den 6 sıfırı attıktan sonra, bir simge arayışına girdik... Simge açıklanınca, Türkiye'de gereğinden fazla grafiker olduğunu, sanat eleştirmeni olduğunu fark ettik. Alttan bakınca şuna benziyor, üstten bakınca şuna benziyor diyerek zorlama yorumlar yapıldı. Burada Cumhuriyet Halk Partisi'ni özellikle tebrik ediyorum. Simgede RTE harflerinin bulunduğunu iddia ettiler. Bu iddiaları, resmi yazılı açıklamayla duyurdular. Mübarek Cumhuriyet Halk Partisi değil 'Cumhuriyet Hayal Partisi'.
CHP'ye yüz nakli
- Bir yandan 'AK Parti'yi 28 Şubat üretti' diyeceksin, bir yandan 28 Şubat ürünü kesintisiz eğitimi destekleyeceksin. 'CHP'de kaset operasyonuyla çok başarılı bir yüz nakli gerçekleştirildi ama CHP'nin toplumla uyuşacak bir doku nakline ihtiyacı var'. Diyorum ki 'Yüz nakli yapıldı, genler aynı, refleksler aynı'. Çünkü 28 Şubat değil mi, imam hatibin orta sınıfını kapatan. Ona sahip çıkan kim? Sensin."
Çok mu eğleniyor?
Ne dersiniz? Başbakan Erdoğan'ın" Cumhuriyet Hayal Partisi" veya "CHP'ye yüz nakli yapıldı" benzeri iğnelemeleri, mizahçı köşe yazarlarına taş çıkartan ustalıkta değil mi?
Bu arada tüm sorunlara da çözüm üretmek zorunda olmasaydı Başbakan Erdoğan için "Amma da eğleniyor" diyebilirdik.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.