“Telefonlar dinleniyor, en iyisi internet üzerinden e-posta yoluyla haberleşmek” diyen önemli kişilerdenseniz size bir uyarı: Bu yol da güvenli değil... Stratfor adlı ‘gölge CIA’ denilen kuruluştan sonra Beşşar Esad ile eşi Esma Esad’ın birbirleri ve yakın dostlarıyla yaptıkları ‘e-posta’ iletişimi de herkesin bilgisi dahiline girdi.


İngiliz ‘Guardian’ gazetesi yayımladı e-postaları; doğruluklarından da emin görünüyor...


Esma Esad 11 Aralık 2011 tarihinde Katar Emiri’nin kızının gönderdiği “Müsaade ederseniz e-posta adresinizi Emine Erdoğan’a vereceğim” talebini “Ben bu adresimi ailem ve yakın dostlarımla mesajlaşmak için kullanıyorum; Erdoğan’ın eşi artık bu iki sınıfa da girmiyor” gerekçesiyle olumsuz karşılamış.


Olumsuz karşılaması iyi olmuş; aksi halde bugün bütün dünya onun yazdıklarını da konuşuyor olacaktı.


Aslında kimliklerini saklamak ve e-posta hesaplarını erişilmez kılmak için hayli çaba göstermiş Esad’lar; kimsenin kendileriyle kolay ilişki kuramayacağı bir şirkete ait adres kullanmışlar sözgelimi... Dahası, Beşşar Esad kendine ‘Sam’ takma-adını seçmiş... Ancak yine de aylar boyu yaptıkları yazışmalar ele geçmiş işte...


Saray’da çalışan biri, 2011’in Mart ayında, ikisinin e-posta adres ve şifrelerini muhalefet cephesinden bir tanıdığına göndermiş, o da İngiliz gazetecilere... Sonrası kolay zaten... 2011 Mart’ından başlayarak dokuz ay boyunca, ikilinin birbirleriyle ve başkalarıyla mesajlaşmaları muhalifler tarafından günü gününe izlenmiş. Suriye ordusu Hama’yı, Humus’u bombalarken, Lazkiye’de, Şam’da göstericilerin üzerine ateş kusarken, Esad çifti birbirlerine YouTube’dan şarkılar ve ilginç görüntüler göndermiş...


Gönderdiği bir YouTube görüntüsünde, ABD’de yapılan ‘Yetenek Sizsiniz’ yarışmasında bir sihirbazın motorlu kesiciyle bir adamı ikiye bölüp sonra yapıştırdığı görülüyor...


Ülkenin dört bir yanında kanlar akarken Esma Sultan ne yapıyor dersiniz? İnternete girmiş, Batı’daki meşhur markalardan sarayına mobilyalar satın alıyor, kendisine de pahalı ayakkabılar... Annesi babası Londra’da kendisi için endişe ediyor, Esma Esad ise hiç mi hiç endişeli değil. 19 Temmuz 2011 tarihli e-postada Paris’teki bir kuyumcuya dört kolye siparişi veriyor. Bir ay önce 7.450 TL’ye bir vazo aldırtmış bir dostuna; “İndirimi unutma” uyarısıyla. Vazo yüzde 15 indirimli alınmış... 16 cm yüksekliğinde bir Louboutin ayakkabı satın almış 10.650 TL’ye...


Daha neler, neler...


Çok değil bir ay kadar önce, 2012’nin Şubat ayı başlarında, Suriye ordusunun Humus kenti üzerine en şiddetli saldırısında yüzlerce sivil hayatını kaybeder, bir hastane bombalanırken, Şam’da da bir cenaze törenine katılanlardan 12 kişi askerlerin açtığı ateş sonucu hayatını kaybediyor, BM Güvenlik Konseyi Suriye’ye dönük yaptırım kararı için toplanıyordu.


5 Şubat 2012 tarihindeyse, Beşşar Esad eşi Esma Hanım’a, Amerikalı şarkıcı Blake Shelton’un “Ben yürüyen bir kalp ağrısıyım / Kendimi nahvettim / Son zamanlarda olduğum kişi / Olmak istediğim kişi değil / Ama sen yine de yanımda kal/ Fırtınanın geçmesini izle / Sana ihtiyacım var” sözlerinin de içinde yer aldığı şarkısını göndermiş iyi mi?


Şaka gibi bir şey...


Lamis Ömer adlı bir yakınları, Esad Ailesi’nin gerçeklerden kopuk bu halini fark ederek, uyarı mahiyetinde, Business Week dergisinden “Suriye Cumhurbaşkanı kozasının içinde yaşıyor” tezini işleyen bir makalenin linkini göndermiş...


Yayımlanan e-postalarda yok yok... New York Times, NBC ve ABC televizyonları Esad’la görüşmek için kuyruğa girmişler meselâ; “Ne derseniz kabulümüz” diyen ABC’den Barbara Walters’ta karar kılmışlar sonunda...


Siz siz olun “Telefonlar dinleniyor, e-postayla haberleşme güvenli” diye düşünmeyin. Öyle düşünen Beşşar Esad ile eşi Esma Hanım sonunda başkalarınca izlendiklerini fark edince mesajlaşmayı ânında kesmişler...