Haşmet Babaoğlu

Haşmet Babaoğlu

Nisan geldi, geçiyor... Masalar nerede?

Nisan geldi, geçiyor... Masalar nerede?

Beyoğlu'nda sokaklardan masa sandalye kaldırılması operasyonunun üzerinden aylar geçti.
Bahar geldi.
Mevsim sokakların tadına varmanın ve açık havada muhabbet keyfinin mevsimi. Yalan mı!
Çapaçulluk bitince, işletmeler kendine çeki düzen verince, belli bir disiplin içinde masaların geri döneceği sanılıyordu.
Geçmişte yaptığımız bir konuşmaya dayanarak, diyebilirim ki, Beyoğlu Belediye Başkanı Ahmet Misbah Demircan'ın da kafasında da böyle bir tasarı vardı.
Ama işte nisan ayına vardık...
Ve son yıllarda özellikle Tünel civarına bambaşka bir hava katan o "yaşam sevinci"nden eser yok!
***
Olup bitenleri medyadan takip edenler bütün meseleyi "alkollü kalabalıklar ve ipini koparmış işletmeler" meselesi sanabilir.
Oysa uzun yıllar perişanlığa terk edilmiş sokaklara hayat getirmiş mekânlar ve öğrenci kahveleri de bu uygulama sonucu ortadan çekilmek zorunda kaldılar.
Film Festivali nedeniyle Beyoğlu'na iki haftadır daha sık gitmeye başladım.
Gördüğüm şu...
Sokaklar sokak gibi olmuş mu? İlk bakışta, evet!
Ama şimdi ferahlık gibi görünen şey, yaklaşan ölümün işaretleri olabilir.
Gece 22 suları oldu mu, ortalıkta karanlık tipler dolaşmaya başlıyor. Neden? Çünkü artık mekânların ve müşterilerin sokak üzerindeki irade ve denetimi kalmadı.
Biliyorum, Başkan Demircan iyi ve temiz işletmelerin bölgede kalması için özen gösteriyor.
Tamam da, sokaklar tedirgin edici olmaya başlarsa, hangi iyi işletme orada kalmak ister?
***
Epeydir İstanbul'dan uzakta yaşayan bir arkadaşım gelince beni aradı: "Hava güzel, Tünel tarafında buluşuruz, değil mi?"
"Tamam!" diyeceğimden o ka dar emindi ki...
Ben Fatih tarafına, At Pazarı'ndaki kahvelere gidelim, deyince şaşırdı. Bir arkadaşı da Nişantaşı Atiye Sokak'ta buluşmaya çağırmış, bir başkası Moda'yı önermiş.
Gülüştük!
İşin doğrusu, eski Tünel'ciler meşrebine ya da o günkü ruh haline göre başka bir semtte açık havada oturmayı seçiyor artık. Beyoğlu Belediyesi'nin özünde doğru bir uygulaması en sonunda bütünüyle yanlış bir kapıya çıkarsa, yazık olacak!

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Haşmet Babaoğlu Arşivi