Futbol çok geniş kitlelerin eğlence ve vakit geçirme aracı ülkemizde, ama son yılların en çok izlenen maçı olsa da ‘’Bütün Türkiye dün süper-final derbisi için FB-GS maçına kilitlenmişti’’ diyemeyeceğim. Yine de bir şey kesin: Kadıköy’de oynanan maç öncesi ve sonrasında İstanbul trafiği tam anlamıyla kilitlenmişti.

En kalabalık taraftar kitlesine sahip iki ezeli rakibin birbirine çok yakın puanlarıyla final için karşı karşıya gelmesi elbette ilgi çeker; ancak akşamki maçın bundan öte anlamları da vardı: FB üzerine yapıştırılmak istenen ‘şikeci’ damgasını silme yolunda kendini şampiyonluğa hazır gösterme çabasındaydı; GS ise kendisine ait olduğunu düşündüğü şampiyonluğu yeni uygulamaya konmuş ‘play-off’ ile kaybetmeye razı olmayacağını vurgulamak üzere sahaya çıkmıştı.

‘Şike’ büyük bir futbol ayıbı. İki takımın belkemiğini oluşturan 22 genç adamın ellerinden gelen bütün gayreti oyuna dökerek kazanmak üzere sahaya çıktığını varsayarken, aslında sonucu pazarlıklarla önceden belirlenmiş sahte bir oyunun taraftarlara izletilmesidir ‘şike’... Sadece taraftara değil, sahaya kazanmak üzere çıkmış takımların oyuncularına da saygısızlık...

Bu sezonun son maçını izlerken ‘şikesiz’ bir ligin ne kadar keyifli olduğunu düşündüm. Sürprizlerle dolu bir lig oldu bu yılki; hayatını ortaya koyarak oynadı bü

tün futbolcular, takımlar cansiperane maçlar çıkardılar, yöneticiler her an her şeyin olabileceği bir ortamda takımlarıyla daha yakından ilgilendiler...

Ortaya iyi bir futbol çıktı.

Karşı çıkanları var, ama ligin süper-final adı uygun bulunan dörtlü bir turnuvayla taçlanmasını da ayrı bir heyecan kaynağı olarak görüyorum. Öne çıkan dört büyüğün kendi aralarında yaptıkları maçların getirdiği yeni heyecan ve iddia seyirlik bir oyun olan futbolu daha izlenir kıldı. Eski alıştığımız usulle sonuna gelmiş bir ligin bitiş maçı olsaydı dünkü derbi, bu kadar ilgi çeker miydi? Kuşkuluyum.

İnsanlar alıştıklarının esiridirler. ‘Şike’ iddialarının ortaya atıldığı ilk günden beri öğrendiklerimiz, hemen her takımın zora düştüğünde veya virajı daha rahat almak istediğinde ‘şike’ yoluna sapmayı aklına getirdiğine işaret ediyor. TFF’nin ilk raporunda yazıldığı gibi gerçekten ‘şike’ yapılmış veya ikinci raporu doğru ise düşünülmüş ve sahaya yansımamış olsun, sonuç değişmiyor: ‘Şike’ futbolumuzun fazla yabancısı değil...

‘Şikesiz lig’ bu yıl sergilendiği gibi şiddetin sınırlarında dolaşan bir gerginliğin sahaları teslim almasını gerektirmez. İddia tamam, heyecan ve bunun getirdiği sonuç alma çabası da... Ancak iddiayı sportmenlik sınırları dışına çıkan aşırı gerilime dönüştürdüğünüz ve karşısına çıktığınız takımın futbolcularını oyun arkadaşınız değil de düşmanınız olarak görmeye başladığınız zaman oynana • ‘futbol’ olmaktan çıkıyor... Bu sezonun bazı maçları, dünkü dahil, gladyatörler karşılaşması gibiydi.

En büyük sorunun ne olduğunu da gördük bu sezon: Hakemler...

Daha iyi futbollu bir lig istemek hakkımız...