Esed sonrası Suriye beşe mi bölünecek?
Suriye hem Rusya hem de Çin açısından çok önemli bir ülke. Rusyanın tek hakimi Putinin imparatorluk hayallerini pekiştirecek, sıcak denizlerin denetimi ve Orta Doğu petrollerine göz kulak olma isteğine güç katacak tek ülke Suriye. Tartus Üssü salt Akdeniz ve Orta Doğuyu denetlemekle kalmıyor ABDnin bütün Orta Doğuda var olan üslerine karşı bir denge unsuru da oluşturuyor. Çine gelince, Orta Doğu petrolleri üzerine söz sahibi olmak, dahası ABDyle Rusyayı bölgede baş başa bırakmamak için Suriye üzerinden hareket edebilmek istiyor.
Suriyedeki bunalımın nasıl sona ereceğine karar vermek amacıyla Şangayda bundan dört ay kadar önce bir gizli toplantı yapıldı; bu toplantıya ABDde katıldı türünden haberler, özellikle Kazakistan ve Kırgızistan üzerinden Türkiyeye de ulaşmıştı. Aksiyon Dergisi, Haşim Söylemez imzasıyla yayınladığı bir haber/yorum yazısında bu toplantıda alınan kararları da açıkladı. Buna göre Suriye beş ayrı bölgeye bölünüyor. Suriyedeki merkezi yönetim sona eriyor, Demokratik Suriye Birliği kuruluyor. Resmi dil Arapça ve Kürtçe olarak belirlenecek, ABD seçimlerinden sonra da bu yeni devlet biçimi dünyaya açıklanacak. Suriyeye müdahale hakkı ABD ve Rusyaya verilecek. Ancak Türkiye, isteğine göre bir tampon bölge oluşturabilecek. Dahası Türkiye, Suriye sınırından gelebilecek her tehlikeye anında cevap verebilecek ve buna kimse karışamayacak. Federasyonun her girişimi, başlamadan Türkiye, İran ve Iraka bildirilecek. Bildirilecek de örneğin Türkiye itiraz ederse ne olacak? ABDyle Rusyanın alınacak karara engel olmasını isteyecek? Bu belirtilmemiş.
Yeni devlette kurulacak
Demokratik Kürdistan Federasyonunu için Halepe kadar uzanan bir bölgeden söz ediliyor. PKKya gelince, örgüt nerdeyse bütün gücünü PYDnin emrine verdi, deniyor. Mesud Barzani sadece Kürt Demokratik Partisini destekliyor, diğer partilerle görüşmüyor bile. Görüşse KCK/PKK/PYD böylesine güçlenip silahlı bir kuvvet oluşturamazdı yorumu da yapılıyor uzmanlarca. Bu arada bölgeye Barzaninin 3 bin silahlı adamını gönderdiği ve Türkiye tarafından desteklendiğini de unutmamak gerek.
Türkiye, sınıra tanklar, toplar ve en çağdaş silahlarla donatılmış 150 bin askerlik bir ordu yerleştirdi. Orta Doğunun, İsraille birlikte en güçlü hava kuvvetine sahip olan Türkiyenin kendi sınırlarına yönelik en küçük bir harekette tampon bölgeyi oluşturmak amacıyla harekete geçeceği kesin. Bu coğrafyada ister Rusya ister Çin olsun, kimse kolay kolay Türkiyeyle çatışmayı göze alamaz. Zaten Şangay Toplantısı bu tampon bölge kurma hakkını Türkiyeye veriyor. Türkiye bir yandan açılımları yeniden devreye sokarken, bir yandan da bu açılımlardan ödü kopan PKKnın olası saldırılarını rahatça püskürtebilecek askeri gücüyle. Burada açılımlar çok önemli çünkü Kürtlerin PKKya ılımlı yaklaşmasını engelleyecek, Türkiyeyle bütünleşmenin PKKya el uzatmaktan çok daha geçerli ve mantıklı olduğunu gösterecek. PKKnın Kürtler arasında hatırı sayılır bir güç oluşturmasını istemeyen Barzani, Türkiyenin en büyük destekçisi konumunda bu gün. PKKnın Suriye/Irak/İran ve Türkiyedeki Kürtleri bir bayrak altında toplama girişimiyse ham hayalden öteye gidemez. Çünkü buna ne Türkiye ne İran izin verir. Barzaniyse yakında Türkiyeyle birlikte hareket ederek Kuzey Irakta, PKKyı Kandilden başlayıp temizleme harekatına girişirse kimse fazla şaşırmasın. Barzani, PKK/PYD ittifakının kendi topraklarında bir sığınak oluşturmasına izin veremez. Çünkü Suriyede palazlanacak bu ittifak ilk iş Kuzey Iraka göz dikecektir!
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.