Bu sefer beklenti çok daha büyük!
Fenerbahçe bu tur şansını ilk maçta ele geçirmişti. Saracoğlu’ndaki bu şansını devam ettirdi. Partizan’a attığı gollerle de Şampiyonlar Ligi’ne girmeye hak kazandı.
Nöbetçi golcü iş başındaydı her zamanki gibi... Gene yaptı yapacağını... Fener’in golüne, Semih adını yazdırdı. Alex özellikle ikinci yarıda hem bir gol attı, hem de şov yaptı. Alex’in atmış olduğu kafa golünde Güiza’nın da asisti yadsınamazdı. Güiza sağa, sola iyi niyetli koşuyor. İkinci Fener golünde de büyük hak sahibiydi. Buraya kadar tamam... Ama biz ondan gol bekliyoruz. Hala beklentimiz doğrultusunda Güiza’yı göremedik. Ona koşsun diye bu kadar büyük transfer ücreti ödendiğini zannetmiyorum!
Fenerbahçe’de savunmada Gökhan Gönül’ü çok beğendim. Semih ileride attığı golün dışında topu ayağında iyi kullanan adamdı. Colin Kazım ise böyle maçların oyuncusu galiba. Hem topla dalgasını geçiyor; hem de rakibin futbolcularını şaşırtıyor. Fener’in savunmasındaki Lugano belki izlediğim en kötü futbolu sergiledi. Kendisiyle barışık olmayan bir hal içindeydi. Ayağındaki topları da hep rakibe verdi. Maldonado geçtiğimiz maçlara göre biraz daha iyi gözüktü ama ısrarlı bir şekilde enlemesine oynamaya devam ediyor.
Partizan takımı tam kadroyla Fener’in karşısındaydı. Ama izlediğim kadarıyla bu maçta saman alevi gibi bir futbol sergilediler... Hele Semih’in atmış olduğu birinci Fenerbahçe golünden sonra tüm umutlarını yok etmişcesine maça bırakın asılmayı öylesine topu ayağa oynayarak gol arayışında bulundu. Maçın son çeyreğinde ise Fenerbahçe’nin tam rahatlamış olduğu sırada kalesinde Tosiç’in attığı frikik golünü gördü. Ama bu Partizan’a yetmedi ve Fener, rüşdünü ispatladığı lige geri döndü. Ancak bu sefer hepimizin beklentisi, çeyrek finalden de öte...
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.