Fenerbahçe kendi ligine iyi başlangıç yapmadı. Kadrosundaki çok önemli futbolcularının sakatlıkları nedeniyle istenilen ve beklenilen puanları toplayamamış olması, Porto maçı öncesinde mazeret olarak kabul edilemez. Semih’in bu maçta kadroda yer alacağını var sayıyorum. Edu, soru işareti olmaya devam ediyor. Onun yerine oynayan Yasin veya Can Arat, Porto karşısında da görev alırsa, bu oyuncular savunmadaki yanlışlarını tekrarlarsa Fenerbahçe hezimete bile uğrayabilir. Çünkü bu bölgedeki futbolcular takım adına güven vermiyor.

Güiza gol atsın diye alındı bu takıma. Onun taşıdığı apolet La Liga’nın gol krallığı. O zaman hodri meydan sana Güiza. İşte Porto maçı; sana en büyük şans. Atacağın gol veya golleri sabırsızlıkla bekliyoruz. Eğer bu maçtaki performansın da ‘Kuruçeşme’ olacaksa o zaman biz de seni devamlı eleştirir ve ‘Neden buraya geldin?’ diye sorarız.

Orta sahada Maldonado hala tartışılıyor. Josico da bu mevkide son maçtaki performansı ile iç açıcı gelmedi bize.

Bu yazı, Porto maçı öncesinde karamsar bir yazı gibi gözükmesin hiç kimseye. Gerçek şu ki Fenerbahçe’nin takım olarak ne oynadığı futbol, ne de aldığı sonuçlar iç açıcı değil. Şampiyonlar Ligi’nin havası elbette farklıdır. Umarız ki Fenerbahçe takım olarak Porto karşısında umulan ve beklenilen Fenerbahçe gibi sahada görüntü verir, en azından deplasmandaki bu maçta avantajlı bir skor elde eder ve ümit tazelemiş olur.

Avrupa’nın havası başka!
Allah’ı var, Alex için söylenecek hiçbir kötü sözümüz olamaz. Şu ana kadar eleştirimiz değil, methiyelerimiz oldu kendisine. Fenerbahçe’de en çok koşan Alex ise varın düşünün Fener’in halini!

Fenerbahçe özellikle savunmaya yaslanarak bu maça başlarsa, rakibi Porto’ya ‘Gel bana gol at’ şansı yaratır.

Bence, Aragones hala Fenerbahçe’yi iyi inceleyememiş. Eğer Yasin veya Can Arat, Edu’nun sakatlığı devam edecek ve görev alacaklarsa birilerinin Önder Turacı’nın stoperde iyi görev yapabileceğini Aragones’e hatırlatması gerekir.

Colin Kazım kendi ligimizde oynadığı futbolla vurdumduymaz, laubali gözükebilir; ama bu tarz futbolcular böylesine enternasyonal müsabakalarda Avrupalı rakiplerine ters gelir, daha önceki Avrupa maçlarında örneklerini izlediğimiz gibi.

Şimdi kaleci Volkan’a ayrı bir paragraf açmak istiyorum. Volkan kardeşim, var mısın, yok musun bu maçta? Seni görmek istiyoruz. Savruk, şaşkın haline tahammül edemez olduk. Bu maç Fenerbehçe’den çok, senin için önemli. Eğer sen, kalende iyi bir kaleci görüntüsü verecek kadar bir performans sergileyebilirsen maçı da takımı da sırtlayan adam olursun. Güiza için ‘hodri meydan’ dediysek aynı şeyleri senin için de söylüyorum. Sen varsan Fener var, yoksan Fener de yok.