Bir dergi... Adı ‘Türk Solu’ ama ‘sol’la da, sol politikalarla da ilgisi yok. Önüne gelene ‘şerefsizler’, ‘satılmışlar, ‘uşak ruhlular’, ‘adi köpekler’ diye hakaret eden eski Anayasa Mahkemesi Başkanı Yekta Güngör Özden de bu derginin yazarları arasında...

Anlayın artık.

Bir ara harika çocuk Bedri Baykam da yazıyordu.

Galiba küstü. Yahut küstürdüler.

Baykam (kendisinden hiç hazzetmem ama), bu dergide çıkan bir yazıya tepki göstermiş, durduk yerde takdirleri üzerinde toplamıştı.

Karşıt fikre tahammülsüz Baykam’ın bile tepkisine neden olan yazıda şöyle deniyordu: ‘Her Türk, alışverişini Türk’ten yapmalıdır. Kürt’e aktarılan para PKK’ya gider. Türkler yemeklerine sahip çıkmalıdır. Türk’ün damak tadı, Kürt yemekleri ile yer değiştirmektedir. Türk’ü kebaba, lahmacuna mahkum eden anlayışla mücadele edilmelidir. Her şeyden önce Türk üremelidir. Artan her bir Türk bebesi, bizi Ergenekon’dan çıkaracak bir kurtarıcıdır.’

Böyle bir dergi...

Bir ara ‘YILIN FAŞİSTİNİ SEÇİYORUZ’ diye bir anket düzenlemiş, fakiri de ‘yılın faşisti adayları’ arasında zikretmişlerdi.

Bir tarihte de Orhan Pamuk’u, Elif Şafak’ı, Murat Belge’yi asmaktan söz ediyorlardı.

Herkese sataşan, her kesime ölçüsüzce giydiren bir dergi...

Son sayılarında, Ergenekon sanıklarından Doğu Perinçek’e giydirmişler.

Doğu Bey için buldukları sıfat çok ilginç: ‘Şark Bülbülü.’

Hadise şu:

Emniyet Genel Müdürlüğü İstihbarat Daire Başkanı Ramazan Akyürek, Hrant Dink cinayeti sonrasında düzenlediği basın toplantısında kendisi hakkında sarf ettiği sözlerden dolayı Perinçek hakkında hakaret davası açıyor.

İlgili savcılık da, ifadesine başvurmak üzere sanığı Tekirdağ Adliyesi’ne çağırıyor.

Sanık Tekirdağ Adliyesi’ne gidiyor (yahut götürülüyor) ve ‘susma hakkımı kullanıyorum’ diyerek ifade vermek istemediğini belirtiyor.

Derginin Okan İşbecer adlı yazarı da, kokmaz bulaşmaz bir hakaret davasında susma hakkını kullanan Perinçek’in, neden Ergenekon operasyonunda 72 sayfalık ifade verdiğini soruyor ve ekliyor: ‘12 Mart döneminde ‘örgüt güvenliğini sağlamak için’ bütün örgütü deşifre edip içeri aldırtan Perinçek’in bu konudaki ününü sağır sultan bile duymuştur. Perinçek gibi darbe sorgularında ötmüş, Ergenekon savcılarına konuşmuş biri için laf etmeye bile değmez. Ancak yine de Şark Bülbülü’nü hayatında bir kez dahi olsa susma hakkını kullandığı için tebrik ediyoruz.’

Ben de müstear isimli yazarı tebrik ediyorum.

Hakarete yeltenmeseymiş daha iyi edermiş ama, bence iyi iş becermiş.

Biliyorsunuz, 12 Mart döneminde Doğu Perinçek ve örgütü ‘komple’ içeri alınmıştı.

Bunları nerden öğreniyoruz?

Mahkeme kayıtlarından ve kitaplardan...

Mesela, partinin önemli isimlerinden Ferit İlsever’in Merkez Komitesi üyelerini polise bildirdiği için utancından nezarethanedeki hücresinde intihara kalkıştığını, partinin tepesindeki adamın işkencede çözülüp polise 60 sayfa tutarında ifade verdiğini ve tüm örgüt üyelerini gözaltına aldırdığını, bu cürmünü savunmak için de ‘örgüt güvenliğini sağlamak için böyle yaptım’ dediğini Gün Zileli’den okumuştuk...

Gün Zileli yabancı değildir.

Partinin önde gelen elemanlarından biridir (daha doğrusu, biriydi) ve rahmetli Feyza’nın kocası, Doğu Perinçek’in de eniştesidir.

Bakalım ‘Ergenekon soruşturması’ndan neler öğreneceğiz!

Mahkeme safahatını bekliyoruz.

Merakla ve hasretle...