MHP kurultayına zinhar karşı çıkanların AKP'yi koştura koştura kurultaya götürmeleri ne kadar ilginç değil mi? Belli ki adamların aceleleri var!..

Halbuki Ahmet Davutoğlu hemen teslim olmamalı, direnmeliydi!.. Partinin üyesi değilim, seçmeni değilim, aleyhine yazılar yazar dururum ama ben de karşıyım kurultaya ve o kurultayın toplanmaması için ölümüne savunurum Davutoğlu'nu!..

Davutoğlu'nun partinin başında ve Başbakanlık'ta kalması işime gelirdi stratejik olarak!.. Şimdi haklı olarak üzgün ve kızgınım!..

Evet, Ahmet Davutoğlu direnmeliydi!.. Partisinde değişim isteyenlere "1100 imza da toplasanız kurultay toplamayacağım" demeliydi!.. Israr edenlere 2025'te filan kurultay tarihi vermeliydi!..

Ayrıca haklarında büyük bir kampanya başlatmalıydı kurultay isteyenlerin!.. Onların aslında okyanus ötesine hizmet ettiğini, partiyi 'paralel çeteler'e kaptırmayacağını haykırmalıydı!..

Biz de bu büyük direnişte boş durmamalıydık tabii ki... Zamanında kendilerine en ağır muhalefeti yapan medya olarak destek vermeliydik kendisine!.. 'Ne büyük devlet adamı' olduğunu yazıp söyleseydik, 'yedirmeyiz' türünden kampanyalar yapsaydık!..

***

"Bu aziz dâvâ için terk etmeyeceğim koltuk yoktur" edebiyatını filan geçecekti!.. Delege iradesine karşı 'paralel, yolsuz ve ajan' iftiralarını öne çıkaracaktı!.. Yanlış yaptı!..

'Aziz dâvâ'sının delegeleri kendisini değiştirmek mi istedi, onlara "Kurultay murultay toplamıyorum, gidin mahkemeye" diyecekti!..

Değişim isteyenleri illerinde ilçelerinde karşılayan veya destek açıklayan ne kadar il ve ilçe teşkilatı varsa kapılarına kilit vuracaktı!.. Rakip adaylar için 'ihraç' kılıcını sallayacaktı!..

Onlar son çare olarak mahkemeye mi gitti, bu defa da "Partiyi mahkeme kapıların düşürdüler, kayyuma teslim etmek istiyorlar" propagandasına geçecekti!.. Bu arada o mahkemede kendisini savunurken sıkı AKP'li hukukçulardan, yine kendisi gibi 'aziz dâvâ' adamı Hüseyin Hatemi'den yardım alacaktı!..

Mahkeme kurultayın toplanmasına mı hükmetti, o zaman mahkemeyle paralel, olmadı solcu, olmadı Nijerya, olmadı Moğolistan bağlantısı kuracaktı!..

Bütün bunlar yine de kurultayın önünün kesilmesine yetmedi mi, bu sefer kendisi mahkeme arayışına çıkacaktı!.. Çünkü memleketin Gemerek ve Tosya başta olmak üzere pek çok ilçe ve kasabasında adalet dağıtan güzide mahkemeleri vardı!.. Onlara gidecek yerde yanlış yaptı!..

***

Şahsen AKP'li değilim, önünden geçmedim, bir kere bile oy vermedim ama olsun kurultaya karşıyım... Ahmet Davutoğlu'nun değiştirilmesini istemiyorum!..

Ne tuhaf değil mi, bu yetkiyi kendimde görüyorum!.. Gerekçe soranlara "FETÖ'nün partiyi ele geçirme planı" der geçerim!.. Bu kadar basit!..

İşin aslı: İşime gelmiyor, işime... Nasıl MHP'de değişim talebi, hayatlarında MHP'nin önünden geçmemiş ama bugün kalemlerini her hokkaya daldırıştan sonra mevcut parti yönetimini savunmaya adamış tiplerin işine gelmiyorsa, AKP'deki değişim de benim işime gelmiyor!..

O yüzden Ahmet Davutoğlu'nun derhal kurultaya gitmek yerine direnmesini isterdik!.. Bu 'aziz dâvâ'sı yolunda da yanında olurduk!.. Olmadığına göre artık önümüzdeki maçlara bakacağız!..

***

MHP kurultayına zinhar karşı çıkanların AKP'yi koştura koştura kurultaya götürmeleri ne kadar ilginç değil mi? Belli ki adamların muhalefeti bu şekilde yakalamışken Ağustos'taki 'altın vuruş' için aceleleri var...

İbret... İbret... İbret...