Şirketokrasi ya da ABD’nin neden Irak’ı işgal ettiği sorusu hala tartışılır. George W. Bush’un ağzından kaçırdığı gibi bu saldırı “yeni bir haçlı savaşının başlangıcı” mıydı? Yoksa bütün servetini petrolden kazanmış bir ailenin, yani Bush’gillerin, OPEC nefretinden mi kaynaklanıyordu? Belki de, Suudi kraliyet ailesinin küresel petrol sahnesinden çekilmesi gerekiyordu artık! Irak’ı ele geçirdikten sonra bu ülke Suudi Arabistan’ın yerini mi alacaktı? Bu sorular dünyanın çeşitli ülkelerinde uzun uzun tartışıldı. Herkesi tatmin edecek bir cevap bulunamadı. Ve sorun rafa kaldırıldı; ABD’nin Irak’ta ne yapacağını beklemeye koyuldu dünya.

Son tahlilde, ABD’nin küresel imparatorluğu büyük ölçüde “doların dünya standart para birimi olarak kullanıldığı ve ABD darphanesinin doları basmaya tek yetkili olduğu gerçeğine dayanır.” (Bir Ekonomik Tetikçi’nin İtirafları—John Perkins S 289)

Böylece ABD birçok ülkeye geri ödeyemeyeceğini bildiği borçlar verir. Dahası çoğu kez bu borcun ödenmesini istemez bile. İşte bu borçtur ABD’nin elindeki koz! Borçlu ülke şirketokrasi’nin istekleri dışına çıkarsa, başına buyruk davranmaya başlarsa, borçlar o saat geri istenir! Bu borcun geri dönmemesi ABD açısından pek önemli değildir. Neden mi? Çünkü ABD’nin bastığı doların arkasında ALTIN DESTEĞİ YOKTUR! Aslında dünyanın genelde ABD ekonomisine, askeri gücüne, elindeki kaynakları kullanma becerisine olan uluslararası güvenle karışık korkunun dışında dolar hiçbir şey tarafından desteklenmemektedir! Dolar basma olanağı ABD’ye akıllara ziyan bir güç sağlar. ABD’nin hiçbir zaman ödenmeyecek borçlar vermesini ve sınırsız biçimde borçlanmasını da sağlar. Örneğin Çin, öde borcunu derse, ABD’nin tek yapacağı darphaneyi tek vardiyadan çift vardiyaya çıkarmaktır, o kadar!

AB, bir ara Euro’yu uluslararası standart para birimi yapmak hevesine kapıldı! Irak’ın öcünü almak sevdasına kapılmış kimi OPEC üyeleri için bu çok büyük bir fırsat olabilirdi. OPEC dolar yerine Euro’yu seçtiği an, şirketokrasi temelinden sarsılacaktı. Ama olmadı, olamazdı. AB ekonomik bacakları titreyen, ayakta binbir güçlükle duran Yunanistan, Bulgaristan gibi üyelerine Euro akıtırken, İtalya, İspanya, Portekiz hatta Fransa’nın ekonomik dar boğaza girmesiyle para birimini, dolarla yarıştırma sevdasından vazgeçti!

Irak’ta küresel imparatorluğunu açık açık ilan etmişti ABD aslında. Şirketokrasi’nin zaferiydi bu. Tarihler Nisan 2003’ü gösterdiğinde, ABD medyasında çıkan kimi haberler Irak işgali ve o ülkeyi ABD silahlı kuvvetlerinin neden olduğu enkazdan çağdaş ve Batıcı bir biçimde yeniden yapılandırmak için imzalanmakta olan anlaşmalar ortaya çıkmıştı. NY Times Irak’ın bundan böyle Dünya Bankası ve IMF’le çalışacağını açıklıyordu: “Iraklılar ülkeyi yeniden biçimlendirme konusunda her ikisi de ABD’nin etkili olduğu Dünya Bankası ve IMF’le birlikte çalışacak.” ABD’nin etkili değil sahibi olduğu Dünya Bankası ve IMF dese daha doğru olacaktı yazı! Gene NY Times Bechtel Şirketinin Irak’ta milyarlarca dolarlık inşaat ihaleleri aldığını bildiriyordu. Bechtel’in Yönetim Kurulu üyelerinden biri George P. Shultz, Başkan Reagan’ın İçişleri Bakanıydı. Gene Reagan’ın savunma bakanı Casper Weinberger, Bechtel’de yönetim kurulu üyeliği yapmıştı uzun yıllar. Başkan Bush’sa şirketin CEO’su Riley P. Bechtel’i Başkanlık İhracat Konseyi’nin başına getirmişti. Buyrun size şirketokrasi’den örnekler. Bu arada, CNN’de ABD Başkan Yardımcısı Dick Cheney’nin, seçim öncesine kadar CEO’su olduğu Halliburton’a bağlı Kellog, Brown & Root (KBR) Irak’ın petrol altyapısında acil onarımlar yapmak için, toplam 14 milyar dolara çıkabilecek, iki yıl süreli bir sözleşme yaptığını açıklıyordu... Bütün bunlar nasıl ödenecekti? Nasıl olacak, Irak petrolleriyle!

Adına ister şirketokrasi ister Küresel İmparatorluk deyin Amerika, dev şirketler, uluslararası bankalar aracılığıyla birçok ülkeyi devşirdi ve devşirmeyi sürdürüyor. Bu imparatorluğun çaresiz insanları sömürmesi, Irak, Panama, Kolombiya gibi birçok ülkedeki masum insanı yağmalamak, öldürmek hatta ırzına geçmek yetkisi salt Washington tarafından verildi, verilmeye de devam edecek. Bu düzene karşı çıkanlaraysa o saat diktatör damgası vurulacak gene Batının kukla medyası ve kimi siyasileri tarafından...