Rusya, Halep’te durdurulamazsa…
Hafta sonu Halep’te muhaliflerin denetim sahasındaki en büyük hastane vuruldu. Bu, Rusya hava kuvvetlerinin bir yıldır olağan ama bilhassa son birkaç haftada fazlasıyla olağan faaliyetlerinden birisiydi. Rusya için son derece olağan olan ve dünyanın neredeyse hiç reaksiyon göstermediği işlerden birisi de sivilleri takip edip öldürmek oldu.
Evet, Halep’deki insanlık trajedisi benzerlerinin tamamından daha can yakıcı şekilde büyümeye devam ediyor. Rusya ve İran, Esad ordusuna bağlı kuvvetlerle birlikte şehirde kalan son muhalifleri ve ama özellikle sivilleri yok ederek ilerliyor. Ne sözüm ona ateşkes ne de ABD’nin olaya tepki gösterirken düştüğü acınası durum, yani Rus hariciyesinin deyimiyle “duygusal patlamalar” bu ittifakı durdurabiliyor.
Hatırlatalım… Rusya, Halep’teki Sahur Hastanesi’ni varil bombalarıyla vurdu ve hem bu saldırıda hem de öncekilerde yaygın bir şekilde misket bombası kullandığından şüphe ediliyor. Muhtemelen Ruslar, dünyanın tepkisizliğini ölçüp giderek daha kanlı saldırılar için plan yapıyor. Nitekim, Suriye’de bir yıldır insan öldürmelerine rağmen sığınak delen bombaları da son zamanlarda kullanmaya başladılar.
***
Rusya bir yıldır Suriye’de ve savaşa girdikleri sırada, geçen yıl Eylül ayının sonlarında Özgür Suriye Ordusu Esad güçlerine karşı ilerlemekteydi. Savaşa Esad’ın yanında ve İran’ın safında giren Rusya bu dengeyi değiştirdi ve barış süreçlerini tamamen dağıtarak acımasız boyutta sivil katliamlarına girişti. Doğal olarak bitmiş olan Esad’ı ayağa kalırdı. O sırada ABD hala ne yapacağını düşünmekteydi ve çare olarak politikasını IŞİD’le mücadeleye indirgeyip PYD ile el sıkışmaktan öteye gidemeyeceğini göstermekle yetindi.
Ne yazık ki artık her biri sadece istatistik değer olan rakamlara göre Rusya savaşa girdikten sonra bugüne kadar 3 bine yakın insanı bombardımanlarla öldürdü ve bunlardan 750’si çocuk, 500’den fazlası ise kadındı… Putin’in sivilleri öldürmek kadar başka bir merakı da hastaneleri vurmak. 2015 Eylül ayından bu yılın Temmuz ayına kadar 59 sağlık merkezi bu bombardımanlarda vuruldu. Birçok sağlık görevlisi de bu saldırılarda hayatını kaybetti.
Sivilleri katletmek ve sonra da bir şey olmamış gibi yapabilme imtiyazı İsrail’in elindeydi, şimdi buna Rusya da dahil oldu...
***
Moskova, bu süre zarfında barış planlarının uygulanmasını da engelledi. 18 ay içinde seçime gidilmesini öngören planları ustalık göstermeye bile gerek görmeden kabaca çöpe attırdı. BM Güvenlik Konseyi’nde Rusya’nın da katılımıyla kabul edilen plan uygulanamadı. Çünkü Rusya, Nusra Cephesi ve IŞİD ile savaşma bahanesiyle bombardımanlarına ve sivilleri öldürmeyi sürdürdü. Müzakereler ancak bir hafta sürdü ve masa Halep’in bombalanmasıyla birlikte dağıldı gitti.
Şimdi, Halep belki de öldü ve dünya oradaki gerçeği tam olarak bilmiyor. Rusya, 8 yıllık başkanlık dönemini tam bir “Kararsız Kasım” profiliyle tamamlamakta olan Obama’nın açtığı sınırsız imkan alanında küresel güç profilini yükseltmeyi başardı. Putin rejimi, kural tanımaz ve denetlenemez bir tehlike olarak coğrafyamızda büyümekte…
Ama bilinsin ki bu güç Halep’te de durdurulamazsa hiçbir yerde durdurulamaz. Çünkü, Rusya’nın Suriye politikası hemen hemen savaşların ilkçağda yapıldığı şekilde gelişiyor. Ne bir uluslararası kural, ne hukuk ve ne de bir başka gücün dengeleme ihtimali bulunuyor.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.