15 Temmuz şehitleri ne çok şey anlatıyor!
Onlar...
Milletin ta kendisi, "halk" kavramının cisimleşmiş hali.
Cilaya hiç ihtiyaç duymayan pir ü pak yanlarımızı onlar tarihe kazıdılar.
Çoğunun tek tek isimlerini biliyoruz.
Aklımızda tutmaya çalışıyoruz.
Fakat bir özellikleri var ki, (belki yanılıyorumdur ama) gözden kaçırıyoruz.
Bugün 15 Temmuz şehitlerini o özellikleriyle hatırlayalım istiyorum.
Ardından da bu çerçevede "yeni bir siyaset" ortamına dair ihtiyaçlarımız konusunda düşünelim.
Canı pahasına devleti darbeden, memleketi iç savaştan kurtaran kahramanların mesleklerine ve sosyal kimliklerine baktınız mı hiç?
82 sade esnaf.
65 Polis.
38 İşçi 10 Memur.
10 Öğrenci.
7 Emekli.
5 Asker.
4 Seyyar satıcı.
4 Mühendis.
2 Öğretmen.
2 Muhtar.
1 Profesör.
1 Tezgâhtar.
1 Gazeteci.
Bilelim ki, gazilerimizin de meslek özellikleri farklı değil.
Bu tablo önemli.
Çünkü hem bize, hem de sosyal bilimcilere millet hakkında, vatan için canını ortaya koymanın sosyolojisi hakkında ciddi bir fikir veriyor.
Nasıl bir fikir?
Onu da şöyle açmaya çalışayım...
Türkiye siyaset tarihinde meclisin kimlik yapısı ve vekillerin meslek dağılımında daima hukukçular önde olmuştur.
Bugün de öyle...
Meclisin (yüzde 92'si avukat olmak üzere) en geniş meslek grubu hukukçular.
Hemen her dönemde meclisi ve siyaseti hukukçular yönetiyor, dizayn ediyor desek yanlış olmaz.
En büyük ikinci meslek grubuna ayrıca dikkatinizi çekerim: İşadamları ve kadınları.
Hatta açıkça "sanayiciler" diyebileceğimiz bir kesim.
Üçüncü sırada akademisyenler var.
Ötesini yazmama gerek var mı?
Yorum mu?
Şimdilik yorum yok, düşünmeye davet var!
Konuyu iki listenin kıyaslanması yoluyla düşünüp tartışmaya açıyorum.
Sonuç olarak...
Anayasa ve yürütme/yasama sisteminin değişmesi gerekiyor, bu kesin!
Bugünkü sistemde "yürütme" işleri yürütmekte zorlanıyor; "yasama" ise muhalefetin iddialarının aksine ne denetleme ne de yasama görevini doğru düzgün yapabiliyor.
Referandumla o iş hallolacak inşallah!
Fakat hakiki bir demokratik temsilden, milletin "olduğu gibi" temsilinden söz ediyorsak başka şeylerin de değişmesi gerekiyor.
Haksız mıyım?
İşin o yanını da şimdiden düşünmeye başlamamız gerek.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.