Ben size demiştim: CHP'nin cumhurbaşkanı adayı İlhan Kesici...
Ankara mahfilleri doğruladılar. Erken yıpranmasın diye "dalgalandırmıyorlar"... Öte yandan "şimdiden hazırlıklara başla" diye talimat verilmiş.
Yani, uyanık Kılıçdaroğlu kendi "meclis koltuğunu" tehlikeye atmayacak, beklendiği gibi. Kazanamayacağı bilinen Kesici'yi öne sürüp harcayacak.
İkinci bir Ekmeleddin İhsanoğlu "vakasıyla" karşı karşıyayız. Bu da bekleniyordu.
Bunlar Hüsametin Cindoruk'un akıllarıdır. Hatırlarsanız Kemal Bey, Hüsamettin Bey'in onlara "ufuk açtığını" söylemiş, o ufuktan ilk doğan güneş de yürüyüş tatavası olmuştu...
Kesici, "aile durumundan" dolayı, memlekette hâlâ yaşamayı sürdüren Demirelciler'in oylarını alacak. Kemal Bey bunu yüksek bir oran sanıyor ama o oran bindelerde...
Kesici bu acıklı güldürüde kullanılmayı seve seve kabul edecektir.
"Namı yürüyecek" işte, fena mı?
Seçimi kaybettiği, meclise de giremediği zaman gider Hüsamettin ağabeyine çay içmeye... Ya da Devlet Planlama'da bir iş bulur kendine.
Ne yani, ezkaza kazansa, koskoca bir cumhurbaşkanı olarak Kılıçdaroğlu'ndan direktif mi alacaktır, yoksa "eski anayasayı" geri getirmek için yeni bir referanduma mı gidecektir? O arada icraat ne olacaktır?
Bunlar geçen başkanlık seçiminde İhsanoğlu için saçmasapan bir slogan uydurmuşlardı: Ekmek için Ekmeleddin!
Şimdi de "kesmek için Kesici" mi diyecekler?
Biçmek için biçici... Dikmek için dikici...
Aman lafın arkasını getirmeyelim.