Ne yapsalar başaramıyorlar başaramayacaklar!
Şimdi geri dönüp hatırlayalım...
Yeni yıla birtakım Amerikalı komutanların Suriye'nin kuzeyinde terörist beslemelerinden bir "sınır güvenlik ordusu" kuracakları açıklamalarıyla girmiştik.
Sınırın öte yakasında Türkiye vardı.
Anlayacağınız, planlarını artık gizlemiyorlardı.
Dışişleri Bakanımız Çavuşoğlu Kanada'daki zirvede lafı çevirmeye çalışan Tillerson'a "bu açıklamalar ciddiyse sonuçları da ciddi olur" dedi.
ABD Savunma Bakanı Mattis koşup "aman bu haberlere inanmayın" diye lafa karıştı.
Belli oldu ki, masada iş yürümüyordu.
Türkiye için artık bu yalanlar zincirini sahada kırıp atmaktan başka çare kalmamıştı.
***
Kanada'daki zirveden üç gün sonra Zeytindalı harekâtını başlattık.
Çıkarları çatışan, farklı ittifaklarda yer alan ülkeler, örgütler, istihbarat kuruluşları ve medya unsurları birdenbire karşımızdaki mevzilere geçtiler.
Bir baktık ki...
Şam rejiminin ithal milisleri, hatta DEAŞ bile YPG'nin yardımına koşmuş!
ABD, AB medyası hemen karşımıza geçti.
İran'ın İngilizce yayın yapan resmi televizyonu bir ara YPG kanalı gibiydi.
Tam o sırada, neden nasıl olduysa bir Rus uçağı düşürüldü ve Ruslar on gün hava sahasını kapattılar.
Sürekli Almanya tarafından arkadan itilen Yunanistan yeni bir Kardak krizinin fitilini ateşlemeye çalışarak Ankara'nın dikkatini dağıtmaya çalıştı.
***
İçerisi de dışarıdan farklı değildi...
Ana muhalefet ve destekçileri hiç utanıp sıkılmadan ÖSO için sürekli tezvirat üretti.
ÖSO üzerinde şüphe yaratmaya çalışan Fetö ve PKK medyasını memnun edecek söylentiler oluşturmakta beis görmediler.
Kemal Kılıçdaroğlu operasyonun başından beri Afrin'e girilmesini doğru bulmadığını ifade etti ki bu ısrarın nedeni, niçini ayrıca masaya yatırılmalı! En son, 7 Mart'ta, Afrin'ekilometreler kalmışken "Bence kenti ele geçirmek gibi bir düşünce olmamalı" dedi!
Ertesi gün çark etmeye çalışması kimseyi ikna etmedi.
Başka bir ülkede olsa, partisi bu liderin istifasını isterdi.
***
Dün sabahın o kutlu saatlerine işte böyle bir ortamda geldik.
Topuna birden aldırmadan yürüdük.
Ama unutmayalım ki, biz yürürken beslemelerini üzerimize ateş etmeye kışkırtanlar bu hal ve tavırlarından öyle kolay vazgeçmeyecekler.
Türkiye'nin kendi güvenlik kuşağını sağlayıp ileriye bakmasını engellemek istiyorlar.
Ne yapsalar, yine de başaramayacaklar.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.