CHP’nin Cumhurbaşkanı adayı... Şaka gibi!
Şimdi “hazırlıksız yakalandık” diyorlar ama bir “hazırlık” içinde oldukları kanaatini uyandıran (ve sağa sola hava atan) yine kendileriydi.
Birazdan okuyacağınız yazıyı 21 Ekim 2007 tarihinde yine bu köşede yayınlamıştım.
Noktasına virgülüne dokunmadan, başlığını bile değiştirmeden aynen iktibas ediyorum.
Demek ki, o günden bugüne hiçbir şey değişmemiş.
Kafa, aynı kafa... Malzeme, aynı malzeme...
Buyurun okuyalım:
Nicedir beklenen açıklamayı CHP İstanbul milletvekili Gürsel Tekin yaptı.
Haber siteleri de, bu açıklamayı, “CHP’nin Cumhurbaşkanı adayı belli oldu” başlığıyla duyurdu.
Ne yalan söyleyeyim, haberi görünce heyecanlandım.
Ekmeleddin skandalından (daha doğrusu şakasından) sonra, bu kez nasıl bir şaka hazırlamışlar merakıyla haberi tıkladım.
Bir şey belli olduğu yok.
Gürsel Tekin “yuvarlamış”, haber siteleri de “tık” almak için böyle bir başlık uydurmuş.
Durum şuymuş:
Gürsel Tekin, önceki gece katıldığı bir televizyon programında, bir konuşmacının, “CHP’nin adaylarını çok geç açıkladığı, bunun da seçmen tarafından hoş karşılanmadığı” sitemi ya da eleştirisi üzerine, almış sazı eline, şu “bomba” açıklamayı yapmış: “Geçmiş dönemdeki uygulamalar daha demokratik uygulamalardı ancak rakipleriniz demokratik uygulama yapmayınca siz geri kalıyorsunuz. Bugünden itibaren 81 ilde çalışmaları yapıyor. Sayın genel başkanın kafasında Cumhurbaşkanı adayı da hazırdır, belediye başkanları da hazırdır.”
Dikkatinizi çekerim, Gürsel Tekin’in bomba ifşaatı “dır” şeklinde bitiyor...
Belediye başkanı adayı da hazırdır, Cumhurbaşkanı adayı da hazırdır...
Mutlaka hazırdır da, kim bu talihli kişiler?
Bilmiyoruz...
Gürsel Tekin biliyor mu?
Hayır, o da bilmiyor.
Eleştiri havada kalmasın diye (hem de CHP olarak bu işin üzerindeymişler ve ciddiyetle çalışıyorlarmış havası uyandırmak için), sonu “dır”la biten iddialı cümleler kuruyor. Ama hiçbir şey söylemiyor.
Bu son derece açıklayıcı cevap konukları tatmin etmemiş olacak ki, sunucu araya giriyor: “Kılıçdaroğlu kendisi mi aday olacak?”
Gürsel Tekin ne desin?
İki seçenekli bu soruya, seçeneklerden biriyle cevap verse şişecek...
Öyle netameli bir soru ki, “evet” dese de şişecek, “hayır” dese de şişecek...
İddialı ve kurnaz bir siyasetçi olduğu için, “ters köşe” olma ihtimalini de düşünerek, üçüncü bir seçenek üretiyor: “Günü gelince görürsünüz...”
Günü gelince elbette göreceğiz, muhtemelen Gürsel Tekin de bizimle birlikte görecek, yani Kılıçdaroğlu’nun aday olup olmayacağı bilgisine bizimle birlikte muttali olacak...
İyi de birader, sormazlar mı adama, “Hem aday belirlemiş numarasına yatıp iddianı sürdürüyorsun, hem de yaptığın açıklamalarla konunu cahili olduğunu gizleyemiyorsun. Şaka mısın?”
Şakadan daha fazlası...
Kimin Cumhurbaşkanı adayı olacağını bilmiyor, daha doğrusu bilmediğini gizleyemiyor ama “nasıl bir aday profili?” sorusuna sular seller gibi cevap veriyor: “Yüzde 49'un kabul edeceği ve yüzde 5-6’nın da ‘evet’ diyebileceği bir aday...”
Kılıçdaroğlu, daha önce, “Parti liderinin Cumhurbaşkanı olmasını doğru bulmuyorum” demişti.
Demek ki, yüzde 49 artı 5-6’nın kabul edeceği kişi Kılıçdaroğlu değil ve (dolayısıyla) ondan böyle bir performans beklenmiyor.
İlhan Kesici olabilir mi?
Gürsel Tekin bu soruyu cevapsız bırakıyor. Daha doğrusu, sorudan hoşlanmıyor... “Liderimin gösteremeyeceği performansı, Kesici mi gösterecek?” der gibi bakıyor.
Fakat işin şu tarafını bilmiyor...
Bunu, ne yazık ki “liderim” dediği kişi de bilmiyor...
Biz 2019 yılında sadece Cumhurbaşkanı seçmiyoruz... Yani bu seçim, konvansiyonel dönemlerin Cumhurbaşkanlığı seçiminden biraz farklı! “Biraz” değil, hayli farklı... Aynı zamanda “hükümet” edecek kişiyi seçiyoruz.
Çünkü seçilecek kişi, aynı zamanda “icra”nın başında olacak.
Hadi son okuduğu kitap “İnce Memed” olan Kılıçdaroğlu bilmiyor...
Bunu, yılların kurnazı Gürsel Tekin de mi bilmiyor?
Hakikaten şaka gibiler!
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.