AK Parti'ye yeni katılım töreninde konuştu

İşte Erdoğan'ın açıklamalarının satır başları:

Şu anda uluslararası camiadan da bu genel kurulumuza davet ettik.Zannediyorum ciddi bir iştirak da olacak. 30 Eylül sabahı Ankara'da çok farklı coşkuyu hep beraber yaşayacağız.

ABD'ye gitmeyi programa almıştık ancak büyük kongre ve yoğun gündem nedeniyle ziyaretimizi iptal etmek zorunda kaldık. Dışişleri Bakanımız orada ülkemizi temsil edecek..

Daha önce değerli siyasetçi Süleyman Soylu'nun Ak Parti'ye katılımını gerçekleştirmiştik. Bugün de açılış konuşmamızın hemen akabinde sayın Numan Kurtulmuş ve arkadaşlarının katılım törenini gerçekleştireceğiz. Sayın Kurtulmuş'a ve şu anda fesh edilmiş Has Parti üyelerine yuvanıza hoş geldiniz diyorum.Burada şu hususun altını çizmek istiyorum. Bu hareket bu dava kökü derinlerde olan kökü medeniyetimizle yaşıt olan bir harekettir. Bizim köklerimizden tevarüs ettiğimiz gıda aynıdır. Aslında bugün işte bu salonda yaşanan bu buluşma aynı çınarın dallarının aynı kökten beslenen dava kollarının kucaklaşmasıdır. AK Parti'nin kapısı işte bu her çınarın dallarına açıktır. Aşırılıklar hariç Türkiye'nin merkez siyasetine yakın ister sağda olsun ister solda olsun herkesi kucaklayacak muhabbete sahiptir.

Biz bu milletin mecnunlarıyız. Afyonkarahisar'da yola çıkarken 4 şeyü özellikle söyledik. Tek millet tek bayrak tek vatan tek devlet dedik. Bundan tavizimiz yok. Bizim 3 kırmızımız var dedik. Biz asla bölgesel milliyetçilik yapmayacağız dedik. Şu anda biz Yüksekova'da biz havaalanı yapıyoruz. Şırnak'ta hava alanı yapıyoruz. Iğdır'da yaptık bitirdik açtık. Ta 94'te temeli atıldı. Bu vatana bir aşkın ifadesidir. Oralarda duble yollar hastaneler, okullar varsa ama biz yapıyoruz dün hakkari'de okul yaktı.

Biz etnik milliyetçilik de yapmayacağız. Bir olduk birlikte olduk ve birlikte Türkiye olduk. Ve yaradılanı yaradandan ötürü sevdik asla ayrımcı olmadık. Üçüncüsü dinsel milliyetçilik. Büyük Türkiye'yi kurmak için kucaklayarak büyüyerek yolculuğumuza devam ediyoruz.

Bu dava yüzyıllardır aşkla yürüyen hizmet kervanıyla yoluna devam edecektir. AK Parti'nin dayandığı bu büyük hizmet davası isimler üzerinden yürüyen değil isimleri kendi potasında eriten bir davadır. Kurulduğumuz andan itibaren bütün önyargıları bütün senaryoları ters yüz ettik. Bu davanın ruh kökünü bu güyük çınarı tanımayanlar hayal kırıklığı yaşadılar. Onların farklı alışkanlıkları var. Ak Parti sürekli ezber bozuyor. Bugün de yarın da AK Parti'nin vatan sevdasını anlamak istemeyenleri biz hayal kırıklığına uğratmaya devame deceğiz. Milletimiz hayal kırıklığı yaşamayacaktır.

Geçtiğimiz hafta yine yoğun açılışlar gerçekleştirdik. Bu hafta başında Denizli İzmir ve Manisa'da açılışlar gerçekleştirdik. Denizli'de MEB ve hayırseverler tarafından inşaa edilen 13 okulun da açılışını gerçekleştirdik. Manisa Turgutlu'da 350 yatak kapasiteli hastaneyi açtık.

30 Mart tarihinde Meclis'te yasallaşan 444 adını verdiğimiz kademeli eğitim bu yıl uygulamaya konuldu. Demekki kod numarası neymiş 444. CHP'nin Anayasa Mahkemesi'ne olan itirazı da reddedildi. ARtık kadameli eğitim sorunsuz şekilde ilerlemeye başladı. İmam Hatip okullarının orta kısımları da açılmış oldu. Yani 17 Eylül'de millet uzun bir aradan bir fetret döneminin ardından kendi okullarıyla hasret giderdi.

Acaba bu sıkıntı neydi? Neden 28 Şubat'ta böyle bir engelle bu millet karşı karşıya bırakıldı. Bu millet kendisini böyle bir sıkıntıyla başbaşa bırakanlara AK PArti ile cevap verdi. Çünkü er geç hak galip gelecekti ve hak galip geldi. İşimiz bitmedi bu yıl bazı sıkıntılar yaşayacağız. Burada sıkıntılar oluştu ama buradaki sıkıntıları 1 yıl içerisinde telafi edeceğiz.

Efendim şu kadar öğretmen açığı var şu var. Bunların hepsi bir anda olmuyor. Ana muhalefet partisi lideri bir gecede bunlar olur mu diyor? Sen bunları takip etmiyorsun ki. Sen öncce eğitim şuralarını takip et. Onlar elinde bant için kullandığımız komisyon başkanımıza atacak kadar medeniler. Lafa gelince çok demokratlar. Eğitimde yine bu yıl seçmeli ders uygulamasını başlattık.

Başta Kur'an-ı Kerim ve Hz. Peygamberimizin hayatı olmak üzere öğrenciler bir dizi seçenek arasında bu dersleri seçecekler. Çok rahatsızlık verdik. Ya sen yine gönderme seçmeli ders. Senin böyle bir derdin yoksa gönderme ama gönderecek olanı da rahatsız etme. Şimdi bunların geçmişte gelen sıkıntıların ne olduğunu anlıyor musunuz? Buyurun Kürtçe de seçmeli ders. Bakalım ne kadar talep olacak. Bunun da adımlarını atacağız. Rapor alanların oranı yüzde 4. Yanlış yolda gidiyorsun. Önce bir defa kendine çeki düzen ver. Bizim çocuklarımız zekidir evelallah 66 ay deyip geçme. Bu millet 13 yaşında babası 'Gel Devleti Aliyeyi Osmaniye'nin başına geç' denilen Fatih Sultan Mehmet kalkıp babasına diyor ki 'Ben daha 13 yaşındayım' diyor. Emrediyorum diyor baba. Peki diyor. Ben padişahsam gelin siz devletin başına geçin. Yaş 13 ama öyle yetiştirilmiş. Bu genç bir karanlık çağı kapatıyor aydınlık çağı başlatıyor. Biz yavrularımızı iyi yetiştireceğiz.

Benim öğretmenimin her şey paradır diye bir bakışı yok. Onlara göre öğrenciler birer zenginliktir. Bugün bir kez daha bütün öğrencilerimize ve eğitim camiamıza yeni eğitim öğretim yılında başarılar diliyorum.

Şemdinli'nin Altunsu köyündeki okul PKK tarafından ateşe verildi. Terör örgütü öğrenci yurtlarına okul binalarına saldırıyoır ve adeta eğitime karşı savaş açıyor. Biz bölgede görev yapan kamu personelimizin her bir kardeşimizin yanındayız ve onların fedakarlıklarının farkındayız. Öğretmenlerimiz bilsinler ki bizler onlar büyük Türkiye idealimizin yapı taşları olarak görüyoruz. Bizm siyaset anlayışımızın temelini insan oluşturduğu gibi eğitim sistemimizin de temelini insan oluşturuyor.

Mahmut Abbas ve El Kudüs Üniversitesi rektörü ile Ankara'da birebir görüşme gerçekleştirdik.Gerek törende gerekse sayın Abbas'la görüşmemizde Türkiye'nin Filistin davasına desteğinin devam ettiğini söyledik.

Şu anda İslam Dünyası coğrafyalarında kitlesel film protestoları gerçekleştiriliyor. Libya'da ne yazık ki ABD büyükelçisi katledildi. Gösterilerde de can kayıpları yaşanmaya devam ediyor. Bu olaylarla ilgili iki hususu birbirinden çok net bir şekilde ayırmak zorundayız. Bir müslümanın masum bir cana kıyması bizim asla kabul edebileceğimiz bir durum değildir. Biz hakkı söylemekle mükellefiz. Bizim inancımızda öfke ile hareket edip şiddet uygulamak katletmek asla ve asla yer almaz. Dahası müslümanlar tepki koymakta haklı oldukları konuda haksız konuma da ne yazık ki düşmüşlerdir. Hiç kimsenin müslümanları böyle göstermeye hakkı ve hukuku yoktur. Batıda bu tür seviyesiz girişimler karşısında islam dünyasında provokasyonlar başlatmak ilk değil.

Bir dinin en kutsal değerlerine hakaret etmek düşünce özgürlüğü kategorisinde değerlendirilemez. Film ve karikatürlerle ortalığı provoke edenler aslında doğrudan düşünce özgürlüğüne saldırıyor. Müslümanların barbar olduğuna ilişkin pankartlar mahkeme kararıyla metro duvarlarına afişler asıldı.

Biz islamafobianın bir insanlık suçu olduğunu kayıtlara geçmiştik ama maalesef bunu görmüyorlar. İslamafobia en az ırkçılık kadar tehlikeli bir tavırdır. Kanuni Sultan Süleyman Kudüs'ün fethinden sonra bir kitabe yazdırıyor. Kitabeyi 'La ilahe illallah İbrahim Halilillah' Allah'tan başka tanrı yoktur İbrahim Allah'ın dostudur' Orada sadece müslümanlar yaşamıyor. Buradaki inceliği İsrail yönetimi inadına farkında değil. Bu tabi nereye kadar varacak. Önce Hristiyanların ve Müslümanların müşterek dayanışmasıyla ortaya çıkacak.

Hz. Ömer Kudüs'e girdiğinde namaz kılmak için yer sorar. Kilise gösterilir ama o kilisenin sonra camiye çevirilebileceğini düşünerek o kilisede namaz kılmaz. Hristiyan dünyası Yahudi dünyası ne yapmak istiyor. Bir taraftan barışı konuşurken bir taraftan da bazı çevreleri barış karşıtı göstermek gibi göstererek ne yapmak istiyorlar. Taa Arakan'da sıkıntı yaşanıyorsa bu bakış açısının sonucudur.

Konuyla ilgili nasıl Lahey gibi Adalet Divanı varsa biz de bu divanda bir birimin oluşturulması için girişimde bulunuyoruz ve Meclis açılır açılmaz nefret suçları ile ilgili yasal düzenleme başlatacağız. İslam Peygamber'ine hakaret edilmesini ve ardından müslümanların başı üzerinde boza pişirilmesini de sineye çekemeyiz. İslam coğrafyasında protestolar var ama Batı da İslamafobia konusunda durduğu yeri sorgulamalı. Müslümanlara yönelik manevi tacizlerin önlenmesi için bir anlayış gösterilmesini bekliyoruz.

Merkez Bankamızın döviz rezervi 110 milyar dolara çıkmıştır. Göreve geldiğimizde 27 milyar dolar rezervimiz vardı. Şimdi IMF'e olan borcumuz 1.3 milyar dolar. Ve şimdi IMF'e 5 milyar dolar borç veriytoruz. Önümüzdeki dönem borcumuzu da sıfırlayacağız.

Terör örgütü güvenlik güçlerimize karşı saldırılarını sürdürdü. Bingöl'de asker ve polislerimizi,Muş'ta bir astubayımızı, Hakkari'de polisimizi Tunceli'de de savcımızı şehit ettiler.

Bir kaç kez ifade ettim. Türkiye'de 30 yıldır devam ede terör geçmişte iktidar ve muhalefet üzerinde bir etkileme gücüne ulaşmıştı. Terör toplumu korkutmak ister ve bu sayede toplumu belli bir mecrada etkilemek ister. Şiddet kan dökmek terörün sadece farklı yüzlerinden biridir. Şiddet terörün görünür yüzüdür. Terör toplumu siyaseti hatta uluslararası ilişkileri belirlemek ister. Milletimin bu hassas nokta üzerinde durmasını istiyorum.Terör Ka Parti iktidarına kadar görünürde sadece şiddetle ekonomiye, siyasete etki etmiştir. Maalesef bu oyunu bozamamıştır siyaset. Biz ülke olarak bu gerçekle yüzleşmek zorundayız. Terör sorunun üstesinden gelmek iktidarın vazifesiymiş gibi görürüz. Muhalefet de iktidara destek olmak yerine yhine iktidara vurmaktadırlar.

Terör saldırılarında bir artış olmuştur. Biz geri adm atmadık ve atmayacağız. Biz terörle mücadelenin sadece güvenlik güçleriyle olan kısmını yürütmüyoruz. Bunun içinde farklı çalışmalarımız da var. Terörün siyaseti şekillendirmesine asla müsade etmeyiz. Bu fırsatçılığa rağmen AK Parti tek kalsak da bu mücadele sürecektir. Dünyanın her yerinde terör sorunları medyanın da muhalefetin de iktidarın da ortak çabalarıyla çözülür.

Biz terörle başka bir mücadele muhalefetle başka bir mücadele ediyoruz. CHP bize 3 kişiyle geldi ve görüştük. Hala cevap verecekler bekliyoruz. Samimi değiller akşam başka sabah başka konuşuyorlar. Medyada ayrı bir sorumsuzluk. Ya Allah aşkına hangi ülkede teröre kadar canla başla mücadele veren güvenliklik güçlerine bu kadar saldırı mı? Diyorlar ki Başbakan Erdoğan medyaya çok saldırıyor. Napalım okşayalım mı sizi?

Ebette eleştiri olacaktır. Yapıcı eleştirinin de yeri ve zamanı vardır. Hukuk devletinde nasıl hesap sorulacağı bellidir. Orada göğsünü siper eden komutan hergün terörle mücadele ettiği kadar muhalefet ve medyanın saldırısına göğüs geriyor. Terörle mücadele boğaza karşı keyif çatarak verilmez. İstanbul'da beyefendiler, Genelkurmay Başkanı'nın ayakkabısının altıyla uğraşıyor. Bu nasıl terbiyesizliktir ya. Bu nasıl gaflettir. Bu asker de polis de korucu da AK Parti'nin değil Türkiye Cumhuıriyetinin evlatlarından oluşuyoır. Yere düşen şehit bu milletin evladıdır. Herkes teröre teslim olsa da biz olmayacız. 23 Ekim'de ben de Van'dayım hiç durmak yok yola devam diyeceğim. Hep söyledim yine söylüyorum: Biz bu yola çıkarken kefenimizi giyerek bu yola çıktık. Herkes terör üzerinden hesabını görmeye çalışsa da biz terörle mücadele etmeye devam edeceğiz.

CHP arkasına terörü almış iktidarı eleştirmeye çalışıyor. Arkadaşlarına bakıyorsunuz ayrı tellerden çaldılar. Bir tanesini kaçırdılar 2 gün sonra bıraktılar. Kendisini kaçıranlara çiçek çocuk muamelesi yaptılar. O çiçek çocuklar alçakça Ovacık Cumhuriyet Başsavcısı'nı şehit ettiler.

CHP ne diyor size çok farklı belgeler açıklayacam diyor. Ne çıktı ortaya Değerli kardeşlerim tavşan çıktı. Bunların yaptığı bu. Genel Başkanı çıkıyor o da ayrı telden çalıyor. Bunlar hep dağdan gelen bilgiler. Bunların nereden geldiğini biliyoruz. CHP'de kimi dinleyeceğimizi bilemiyoruz artık inanın borsada bile bu kadar iniş çıkış olmuyor. Erken kalkan mikrofonun önüne geçiyorlar. 40 yamalı bohça. Ankara'da İstanbul'da Hakkari'de ayrın dil. Oslo belgeleri diye elinizde salladığınız belgeler Sosyalist Enternasyonel'de altına imza attığınız metni perdeleyemez. 7 - 8 ay önce gazetelerde yayınlanmış sözde belgeleri kimlerin CHP'ye servis ettiğini açıklasınlar.

CHP'nin bu gafletini bu aymazlığını bu millet unutmayacaktır. Tarih CHP'nin kendi şahsi hisleri için aynı kulvardan koştuğunu nasıl sahte belgelerle halka zarar verdiğini tarih yazacaktır. Medyaya ve bu fırsatçılara rağmen yolumuzdan kararlıkla yürüyeceğiz. Geri adım atarsak millet kaybedecek. Bu sefer ülkem terör belasının üstesinden gelecektir. Bir yandan standartları yükselteceğiz bir yandan da kararlı mücadelemizi sürdüreceğiz.

Ak Parti 4. büyük kongremizin hazırlıklarını büyük bir hızla sürdürüyoruz. Biz gündemimizi güncelleyerek yola devam ediyoruz. Burada biz hız arttıracağız. 2001'deki hedeflerimiz o günün beklentilerini karşılıyordu bugünkü kongremiz ise bugünkü hedef ve beklentileri karşılamaya yönelik bir program başlatıyoruz.Artık Türkiye bir alan el değil veren el.