e-muhtıra gerçeğinin bakın neden açıklamış!

Eski DYP Milletvekili İsmail Amasyalı, Süleyman Demirel'le ilgili açıklamaları mahşerde bunların hesabını veremeyeceği korkusuyla yaptığını söyledi. Türkiye'nin 25 yıldır Demirel ve Cindoruk'un siyasi manipülasyonlarından bıktığını vurgulayan Amasyalı, kimsenin bu ülkede şah ve padişah olmadığını belirtti. Amasyalı, zamanında rahmetli Turgut Özal'ın çok istemesine rağmen Demirel'in beş dakika görüşmediğini açıkladı.

Aydın Menderes'in "Demirel ve Cindoruk'la ilgili tarihi gerçekleri açıklayacağım" demesinin ardından eski DYP Milletvekili İsmail Amasyalı'nın yaptığı açıklamalar ülke gündemine oturdu. CİHAN muhabirinin sorularını cevaplayan Amasyalı, açıklamalarında hiçbir menfaati olmadığını, bunu Allah rızası için yaptığını ifade etti. 

Süleyman Demirel'in açıklamalardan sonra kendini aramadığını belirten Amasyalı, somut delillere dayanarak konuştuğunu vurguladı. Türkiye'nin 25 yıldır Demirel ve Cindoruk'un siyasi manipülasyonlarından bıktığına dikkat çeken Amasyalı, rahmetli Turgut Özal ile Demirel arasında geçen bir tarihi olayı şöyle anlattı: "1980 ihtilalinden sonra Turgut Özal, en yakın arkadaşı Demirel'e 'Bir parti kurmak istiyorum. Adalet Partisi'nin tecrübeli adamlarından bana ver.' dedi. Ancak Demirel kabul etmedi, görüşmeyi dahi kabul etmedi. Nazlı Ilıcak'ın yalısında Rauf Tamer ve Ilıcak Demirel'i arayıp Özal ile beş dakika görüşmesini istedi. Fakat Demirel bunu da reddetti. Seçim oluyor, halkın iradesiyle parlamento kuruluyor. Demirel, Turgut Özal'ı yok etmek için bir bilen sıfatıyla ağır bir muhalefet yapıyor. Hem parlamentoyu yok etmeye çalışıyor."

Demirel'in 1991 yılında kendisi başta olmak üzere Osman Özbek, Tansu Çiller, Ersin Faralyalı gibi bir kadroyu Ankara Best Otel'de topladığını söyleyen Amasyalı, kendilerinden destek istediğini ve ellerini taşın altına koymalarını talep ettiğini belirtti. Daha sonra Demirel'in gidip Erdal İnönü'nün başında bulunduğu sol bir parti ile koalisyon kurduğuna dikkat çeken Amasyalı, "Turgut Özal vefat ediyor. Demirel Cumhurbaşkanı oluyor. Siyasetten elini çektiğini söylüyor. Ancak Bedrettin Dalan'ı getirmek üzere harekete geçiyor. Taban bunu kabul etmiyor ve parti elinden alınıyor. Tansu Çiller Başbakan oluyor. Demirel bunu içine sindiremiyor ve DYP'yi parçalıyor." dedi.

Cindoruk ve Demirel'in yeniden sahneye çıktığını hatırlatan Amasyalı, darbe yoluyla, parlamento dışı bir yolla DYP ve Anavatan'a yaptıkları gibi bir siyasi entrikayla hakimiyet kurmaya çalıştıklarını vurguladı. Bu iktidarın ve parlamentonun dürüst olmadıklarını ileri sürdüklerini belirten Amasyalı, Türkiye'yi kandırdıklarını söyledi. 

Açıklamalardan önce Aydın Menderes ile görüştüğünü kaydeden Amasyalı, kendi tespitleri ile Menderes'in sıkıntılarının kısmen örtüştüğünü vurguladı. Mahşerde bunun hesabını veremeyeceği korkusuyla konuştuğunu ve vicdani ızdırap çektiğini dile getiren Amasyalı, Demirel ve Cindoruk'un yıllardır inançlı kadrolardan rey alıp Adalet Partisi ve DYP'yi meydana getirdiğini belirterek, şimdi ise bu insanlara aba altından soba gösterdiklerini ifade etti.

Ergenekon'un soyut bir hadise olduğunu ve bazı iddiaların bulunduğunu dile getiren Amasyalı, ama 28 Şubat'ın somut bir hadise olduğunu ve tankları yürütenler ile olayları yapanların varolduğunu kaydetti. Darıca'da evinde yaptığı toplantıların Encümen-i Daniş toplantıları gibi gizli saklı olmadığını söyleyen Amasyalı, bu toplantılara basının da çağrıldığını ve konuşulanların medyada yer aldığını kaydetti.

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'na darbeye teşvik'ten ifade verme olayına ise Amasyalı, "Toplantılarda darbeye teşvik olmadı. Hürriyet Gazetesi'nin yazdığı 'Siviller darbe istedi, askerler karşı çıktı' başlıklı haberden dolayı ifade verdim." sözleriyle açıklık getirdi. (CİHAN)