Madde kullanımı önlenmesinde kaliteli ilişki şart
Çocukları ile kuvvetli sevgi ilişkisi olan, doğru ve yanlışları öğreten, davranışları için kurallar koyan, bunların uygulanmasını sağlayan ve çocuklarını gerçekten dinleyen ebeveynler çocuklarının uygun bir aile ortamında yetişmesini sağlamış oluyor.
Türkiye Uyuşturucu ve Uyuşturucu Bağımlılığı İzleme Merkezi'nin (TUBİM) anne ve babalar için hazırladığı kitapçıkta, her ailenin bazı prensip ve standartlarla belirlenmiş davranış beklentileri bulunduğuna dikkat çekiliyor.
Sosyal, ailesel ve dini değerlerin, gence madde veya alkole hayır demeleri için nedenler bulması ve bu kararlılığını kesin bir şekilde sürdürmesini sağladığı kaydedilen kitapçıkta, aile değerlerinin öğretilmesi için, bunların çocuk ile açık bir şekilde konuşulması tavsiye ediliyor.
Alkol ve diğer maddelere karşı kuralların konması ve bunların uygulanması istenen, kurallara uyulmadığında uygulanacak cezaların önceden belli olması gerektiği belirtilen kitapçıkta, "Kuralların neler olduğunu ve nasıl bir davranış beklediğinizi söyleyin. Kurallara uymamanın sonuçlarını, yani cezanın ne olacağım, nasıl uygulanacağını ve ne kadar' süreceğini tartışın. Tutarlı olun. Çocuğunuzun alkol veya maddenin kullanılmaması konusundaki kuralların evde, arkadaşında her yerde geçerli olduğundan emin olun. Makul olun. Daha önce kararlaştırılmamış yeni kuralları veya cezaları çocuğunuzla tartışmadan uygulamayın. 'Baban eve geldiğinde seni öldürür' gibi gerçekçi olmayan tehditlerden kaçının. Bunun yerine sakin bir şekilde tepki verin ve daha önce kararlaştırmış olduğunuz cezayı uygulayın." deniyor.
Ailelerin alkol ve maddeler hakkında bilgi sahibi olma durumunda, çocuklarına doğru bilgi verebileceğine dikkat çekilen kitapçıkta, "Ayrıca bu konuda bilgi sahibi olmakla, eğer çocukları alkol veya madde kullanıyorsa bunu anlayabilirler." ifadelerine yer veriliyor.
Kitapçıkta, çocukla konuşma ve onu dinlemenin önemine vurgu yapılıyor. Birçok ailenin çocuğu ile alkol ve diğer maddelerin kullanımını konuşmaktan kaçındığına dikkat çekiliyor. Ailelere bu konuda şu uyarılarda bulunuluyor: "Bazıları kendi çocuklarının böyle maddelerle karşılaşmayacağını düşünür. Bazıları ise bunu nasıl konuşacağını bilmediği için veya böyle fikirleri çocuğunun kafasına sokmak istemediği için konuşmaz. Çocuğunuz böyle bir problem yaşayıncaya kadar beklemeyin. Tedavi programına giren birçok genç ailelerinin öğrenmesinden önceki en az iki yıldan beri madde kullandıklarını açıklamaktadırlar. Çocuğunuzla alkol ve madde hakkında daha erken konuşmaya başlayın ve iletişim kanallarını açık tutun."
ALKOL VE MADDE HAKKINDA KONUŞUYORSANIZ, ÇOCUĞUNUZA KULLANMAMA MESAJINI AÇIK BİR ŞEKİLDE VERİN
Kitapçıkta, ailelere çocuk ile alkol ve madde hakkında konuşabilmesini sağlayacak bazı ipuçları da veriliyor. Bunlardan bazıları şöyle:
"İyi bir dinleyici olun. Çocuğunuzun size problemlerini veya sorunlarını getirebileceğinden emin olun. Çocuğunuzun size söylediği şeyleri dikkatle dinleyin. Öfkenizi kontrol edin. Eğer gerekirse sakinleşmek için beş dakika mola verin. Çocuğunuzun 'ne söylemediğine' de dikkat edin. Eğer çocuğunuz sorunlarından bahsetmiyorsa, okulda veya arkadaşlarıyla işlerin nasıl gittiğini siz sorun.
Hassas konularda da konuşabileceğinizi hissettirin. Gençler kendileri için önemli olan konularda ailelerinden bilgi alabileceklerine güvenmek isterler.
Yalnız yanlışlar üstünde odaklanmayın, iyi yaptığı şeyleri de fark edin ve bunları belirterek pekişmesini sağlayın. Aileler ödüllendirmekte eleştirmekten daha cömert olursa çocuklar kendilerini daha iyi hissederler ve kendi kararlarına güvenerek özgüveni yüksek gençler olurlar. Burada kastedilen sözel ödüllendirmedir. Yani çocuğunuzun yaptığı bir davranışı beğeniyorsanız onu takdir ettiğinizi söyleyin.
Açık mesajlar verin. Alkol veya madde hakkında konuşuyorsanız çocuğunuza kullanmama mesajını açık şekilde verdiğinizden emin olun. Böylece çocuğunuz kendisinden beklenenleri tam olarak bilecektir.
Dikkatle dinleyin, sözünü kesmeyin, çocuğunuz konuşurken kendi söyleyeceğinizi hazırlamakla meşgul olmayın. Çocuğunuzun sözünün bittiğinden emin olana kadar bekleyin.
Çocuğunuzun yüz ifadesi ve vücut dilini anlayın. Konuşma süresince çocuğunuzun söylediklerini ona eğilerek, omzunu tutarak veya başınızı sallayarak ve göz teması kurarak dinleyin. Cevap verin
'Şunu yapmalısın', 'senin yerinde olsam' veya 'ben senin yaşındayken' ile başlayan cümleler yerine 'çok ilgimi çekti' veya 'anlıyorum ki bu bazen zordur' gibi cümlelerle başlamak cevap vermek için daha uygun olur. Eğer çocuğunuz size duymak istemediğiniz şeyler söylüyorsa, sakın bunları yadsımayın. Her durum için çocuğunuza önerilerde bulunmayın. Bunun yerine anlattığı şeylerin ardındaki duyguları anlamaya çalışın. Çocuğunuzun kastettiği şeyi anladığınızdan emin olun."
(CİHAN)
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.