TRT Genel Müdürü İbrahim Şahin işe hızlı başlamış. İlk iş, yönetim kurulu üyeleri ve yöneticilerle yeni hedefleri ortaya koymak.

Şöyle diyor yeni genel müdür: ‘ Dünya görüşünüz, ideolojiniz beni hiç ilgilendirmiyor. İster sağcı, ister solcu, ister Sünni, ister Alevi ne olursanız olun. Benim için bunların hiçbir geçerliliği yoktur. Gelin TRT’yi birlikte kurtaralım.’

Gerçekten çok duyarlı bir yaklaşım.

Arayıp sordum. Doğru mu? Şahin, ‘ Bize iş yapacak adam lazım, hiç kimsenin ideolojisi ve etnik durumuyla ilgili değilim’ diyor.

‘Ben yönetmelik falan tanımam’ şeklinde sözleriniz de olmuş dediğimde Şahin itiraz etti: ‘ Bazı gazetelere toplantıdaki sözlerim bu şekilde yansıtılmış ama doğru değil. Yönetmelik bahanesiyle işlerin engellenmesine karşı tavrımı ortaya koydum. Bürokraside zihinlerde filtre vardır. Bunun kaldırılması gerekir. Söylemeye çalıştığım budur.’

Gelelim TRT’nin kurtuluşuna...

Şahin çok iddialı sözler söyledi: ‘TRT’de çok nitelikli elemanlar var ama yapısı hantal. Nasıl özel sektör 10 kişiyle bir kanalı yürütüyorsa TRT de dinamik bir yapıya kavuşturulmalıdır. 8 bin personel var, bu kadar personelle 40 kanal yönetilir. Yoksa arkadaşlar boş değil.’

Devletin 40 kanal kurma projesi olmadığına göre, 8 bin personelin durumu ne olacak? Her siyasi iktidar döneminde kadroya ilaveler yapıldığı için çiftliğe dönen TRT’de bu ‘lale devri’ sürecek mi, yoksa neşter vurulacak mı?

Şahin, 3 önemli projeden söz etti.

1. Emekliliğe hak kazanmış bin 500- 2 bin kişinin emekli olabilmesi için teşvik edici düzenlemeler düşünülüyor. Bunun için kaynağa ihtiyaç var. Maliye Bakanı Kemal Unakıtan’ın tavrına göre proje şekillendirilecek.

2. Yaklaşık bin- bin 500 kişi başbakanlık bünyesinde oluşturulan ve özelleştirme kapsamındaki kuruluşlardan personel aktarımının yapıldığı havuza gönderilecek. Havuz tercihi, kurumun ihtiyaçları ve hedeflerine göre yapılacak.

3. Yaptıkları iş ve uzmanlık alanlarına göre kimi personel de başka bakanlıklara doğrudan kaydırılacak. Mesela, sanatçıların Kültür Bakanlığı’na transferi söz konusu olabilir.

Yani, 8 bini aşkın personele sahip TRT’de bu operasyon yapılabilirse kadro 5 binin altına düşebilir.

İyi niyetli ve bir o kadar radikal bir karar. Şahin bunu başarırsa tarihe geçer. Ama işinin o kadar kolay olmayacağını da hatırlatmak isterim.

Çünkü; iktidardan muhalefetten her yerden milletvekillerinin boy hedefi haline gelebilir. Kimileri ‘ torpil’ için TRT kapısını aşındırabilir kimileri ezberi bozulduğu için ‘ kıyım’ diye feryat edebilir.

İnanç, başarının yarısıdır. Asla taviz vermeyin sayın genel müdür.


Özel kanallarla rekabet


Tüm bu çabalara rağmen TRT, özel TV kanallarıyla rekabet edecek düzeye getirilebilir mi? Reytinglerdeki irtifa kaybı önlenebilir mi?

Şahin, rekabet şartlarına önem vermekle birlikte ‘ televole’ gibi kamu yararına uygun olmayan programlar üreterek pazara girmek gibi niyetlerinin olmadığını ifade etti. Ama habercilik rekabetine ağırlık verecekler.

Genel müdür şöyle devam etti: ‘İyi programlara, kaliteli yayınlara önem vereceğiz. Bunun için her türlü alt yapıyı kuracağız, paradan da kaçınmayacağız.’

Elbette bunlar güzel sözler, güzel hedefler. Somut örnekler var mı?

Şahin anlattı: ‘Mesela bizim spor programımız çok izleniyor. Talimat verdim, ‘ Daha iyisini yapmak için neye ihtiyacınız varsa söyleyin.’ Eskiden Zara’nın programları hem kaliteli hem izlenen bir programdı. Belki tekrar Zara’ya teklif götüreceğiz veya aynı kalite başka bir program yapacağız. Türk Sanat Müziği’ne hak ettiği değeri vereceğiz. Haberlere de öyle. Geçenlerde Filipinler karıştığı zaman hemen devreye girdim, oraya ekip gönderttim. Habercilik rekabetini arttıracağız, artık biz daha fazla sahada olacağız.’

Şahin’in üzerinde durduğu bir önemli ayrıntı ise TRT yayınlarının Türkiye’nin her yerinden, özellikle Doğu ve Güneydoğu’dan daha iyi izlenmesine fırsat oluşturmak için teknik kapasitenin arttırılması. Bu amaçla iller idaresinden yardım istenecek.

Sohbetin sonunda eski genel müdür Şenol Demiröz’ün de büyük umutlarla göreve getirildiğini ancak büyük hayal kırıklığı yaşandığını söyledim.

Şahin, çok iddialıydı. Umarım başarır.