Birilerinin gözü dönmüş. Bunların kimler olduğunu biliyoruz artık.. Darbe kışkırtıcılığı yapıyorlar, suikast planları yapıyorlar..
Söylüyorum, bir darbe olur veya darbe planları uygulamaya konulursa iç savaş çıkar. O zaman da bu çapulcular kaçacak delik ararlar..

Başbakan’a suikast planlıyorlarmış.. Yok bilmem birileri rahatsızmış..

Utanmadan bir geri zekalı çıkmış, “bizim gibi örtünsünler” diyor.. “Sen bizim gibi örtün” dersem, aynı seviyeye düşmüş olurum. Yoksa sen öyle örtün! Herkes inandığı gibi.. Ve bir gün, bu dünyada tartışıp durduğumuz şeylerin hakikatini Allah bize gösterecek..

Millet burnundan soluyor.

Etraf çete kaynıyor. Hangi taşın altını kaldırsan onlar var.. İşte Türkiye’yi irticadan kurtaracak olanlar bunlar..(?!) Bakalım Genelkurmay Başkanı bunlar için ne diyecek?. Sakın bunlar da “iyi çocuklar”dan olmasınlar!

Başbakan'a suikast hazırlığı iddiası ile ilgili haber şöyle: “Başbakan Erdoğan'a yönelik silahlı saldırı hazırlığı yaptığı öne sürülen Kemal A.'nın üzerinden çok sayıda sim kart ve sahte pasaport çıktı. İstanbul Emniyet Müdürlüğü'nün Ergenekon adı verilen örgütlenmeye yönelik yaptığı operasyonun ardından birbirleriyle bilgisayar üzerinden sohbet eden ve eylem hazırlığı yaptıkları iddia edilen beş kişi gözaltına alındı. Başbakanlığa gelen bir elektronik posta ihbarını da değerlendiren polis, içinde askeri görevlilerin de bulunduğu bir araçta, hakkında gıyabi tutuklama kararı bulunan Kemal A.'yı da Antalya'da gözaltına aldı. Zanlının, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'a yönelik silahlı saldırı hazırlığı yaptığı iddia edildi.

Alınan bilgilere göre, Başbakanlık BİMER'e geldiği ve Kemal A. adlı bir kişinin Erdoğan'a suikast yapacağı yönünde bilgiler içerdiği öne sürülen mesaj üzerine başlatılan operasyonda cumartesi gecesi Alanya yolunda içinde üç kişi bulunan bir araç takibe alındı. Bu sırada şüpheli aracı yol kenarına çeken kişilerin sivil polis ekibiyle tartıştığı öne sürüldü. Antalya'daki bir askeri birlikte görevli olduklarını söyleyen kişilerden birisinin üsteğmen, diğerinin de uzman jandarma olduğunun anlaşılması üzerine ekiplerin 3. kişinin de kimliğini belirlemek için girişimde bulunduğu, bu kişinin de astsubay olduğunu öne sürdüğü belirtildi. Ancak yapılan aramada şüphelinin elektronik posta ihbarında adı geçen Kemal A. olduğunun belirlendiği ifade edildi. Zanlının üzerinde yeni hazırlanmış sahte pasaport ele geçirilmesi üzerine olayın büyüdüğü kentteki merkez komutanlığı ile il emniyet müdürlüğünün devreye girmesiyle devam eden araştırmada, Kemal A.'nın üzerinde çok sayıda kullanıma hazır sim kart ele geçirildiği belirtildi. Parmak izi araştırmasında da zanlının İstanbul'da karıştığı bazı olaylar nedeniyle gıyabi tutuklama kararıyla arandığının anlaşılması üzerine tutuklanarak İstanbul'a gönderildiği ifade edildi. Askeri görevlilerin de Merkez Komutanlığı'na teslim edildiği, olay hakkında Erdoğan'a da bilgi verildiği iddia edildi. Ergenekon adlı oluşuma yönelik operasyonun ardından bilgisayar ortamında "Ergenekon'un Sesi" adıyla hareket eden grubun lideri olduğu iddia edilen Vatan B.'nin de 9 ay süren teknik takip sırasında Antalya, çanakkale, İstanbul ve Trabzon'la bağlantılarının belirlendiği öne sürüldü. B.'nin sohbet odalarında emekli Tuğgeneral Veli Küçük'ün tutuklanmasından memnun olmadığını ve bu nedenle eylem yapacağını açıkladığı iddia edildi. B.'nin Küçük'ten talimat aldığını iddia etmesi ve 1 milyon dolar karşılığında eylem yaptıracağını öne sürmesi üzerine pazar gecesi operasyon yapıldığı, Antalya, çanakkale, Trabzon ve İstanbul'da yakalanan birer zanlının İstanbul'a gönderildiği öğrenildi. B.'nin de Beypazarı'nda çalıştığı şantiyede yakalandığı, 1 tabancanın da ele geçirildiği operasyonun ardından elektrik işlerinde çalışan zanlının da İstanbul'a gönderildiği ifade edildi. Bu arada Ergenekon soruşturması kapsamında Antalya'da Selçuk üniversitesi öğrencisi S.K., Alanya'da ise, Süleyman Demirel üniversitesi öğrencisi İ. gözaltına alındı.”

Sokağa dökülen laikçilerin hezeyanlarını izliyorsunuzdur. Her biri bir başka şey söylüyor. Cahillikleri paçalarından dökülen, ne dedikleri belli olmayan bir kalabalık.. Hiçbirinin ağzından demokrasi, özgürlük, insan hakları, hukuk devleti çıkmıyor.. Varsa yoksa laiklik. Hani Türkiye de laik bir ülke olsa.. MHP Genel Merkezi’ni protesto edenlere karşı slogan atıp karşı protestoda bulunan MHP’lileri gösterip “Bunlar askere saldırıyorlar, canımızı zor kurtardık” diye şikâyet ediyorlar..

Birileri milletin inancı, kimliği, geleneği ile uğraşırken, askerin arkalarında olduğu imajını vermek için bir kısım emekliyi yanlarına alıyorlar.. Bir kısmı da zaten kimlerle beraber biliyorsunuz. Danışman emekli askerlerin kimlerle iş tuttuğunu ya da hakimleri korkutmak için lojmana PKK görüntüsü altında bomba attıranları, şecaat arzediyorum diye suçunu itiraf eden kurmayları, evinde resmi belgeler arşivleyen ya da el bombası stoklayanları..

Birileri işlerin yoluna girmesinden rahatsız..

Bir kısım sözde STK’lar, malum media ve malum çevreler, Masonik örgütler ve çeteler, Türkiye’nin önünü kesmek için seferber olmuş durumdalar.

Bütün bu olumsuz şartlara rağmen, YTL, dünya borsalarında yatırım yapılacak paralar panosuna adını çaktırdı.. Borç arayan bir Türkiye yok artık..

Esnaf sıkıntıda, işsizlik sorunu devam ediyor, özgürlükler alanında sorunlar var, yolsuzluklar da önlenemedi, tamam da, bu yönde eskisinden daha kötü bir durum mu var? Bazı şeylerin olmamasının sebeblerini anlamak için tek başına başörtüsü konusunda yaşanan gerginlikleri, yargının tutumunu hesaba katmadan, Doğu Perinçek’le aynı çizgide muhalefet yaparak kim nereye varabilir ki?

Daha dün Konya’da yeni bir çete çökertildi.. Bakalım bu çetenin ötekilerle, malum media ile bir ilgisi var mı, hangi derin güçler, siyasi kadrolarla ilgisi var göreceğiz.. İrticai örgüt avcılığında ses getiren operasyonlar yapan Konya Emniyeti, herkesin bildiği bu yolsuzluk çetesinden bugüne kadar nasıl habersiz oluyor, onu da merak etmiyor değilim.. Tabii petrol kaçakçılığının üzerine gitmek kolay mı, ortada milyar dolarlar dönüyor.. Cami cemaatından rejim karşıtı örgüt icad etmeye benzemiyor, kaçak petrol çetesi ile uğraşmak..

Kayıt dışı siyaset, kayıt dışı ekonomiden besleniyor.. Bugüne kadar bunlar bu ölçekte olmamıştı. Bunu da görelim.. Birilerinin ayaklanmasının sebebi de ayaklarına basılmış olması..

Erdoğan’a suikast timlerinin sayısı 1-2 değil. Şehir aralarında dolaşan bombalı araç sayısı, ya da canlı bomba sayısı da öyle. Böyle bir durumda bile Gül, AK Parti ve Erdoğan karşısında haksız ve acımasız bir muhalefet yapma gayretindeki çevreleri yakın takibe almak gerek..

Sanki AK Parti gider, CHP ya da darbeciler gelirse, daha mı iyi olacak? Birilerinin bu soruyu sorması gerek..

Meclis’te usul ve üslub tartışmaları için müzakereler başladı ve ben yazımı bitirdiğimde tartışmalar hâlâ sürüyordu..

CHP’ye, CHP’lilere, Baykal’a bayılıyorum.. CHP’de birileri kendi kendilerini yoketme görev ve rolünü hakkıyla yapıyor. Bu tartışmalar milletin gözü önünde yaşanıyor.. Muhteşem bir süreç yaşıyoruz. Her şey ilk kez bu kadar açıkça gerçekleşiyor..

İşe bakar mısınız, ele geçen bilgi ve belgelere göre, bu adamların asıl niyeti ihtilal yapmakmış. Birtakım generallerin kellelerini torbaya dolduracaklarmış, herhalde darbe yapmadıkları için olsa gerek. Haberlere göre, “VKGB lideri Taner ünal'a göre Muzaffer Tekin ihtilal yaptıktan sonra Cumhurbaşkanı olacak, Genelkurmay Başkanlığı'na ise emekli Tümgeneral Alaattin Parmaksız getirilecekti. Kuvayı Milliye Derneği Başkanı emekli Albay Fikri Karadağ ise ihtilalde Başbakanlık görevini üstlenecek”miş..

Ne biçim bir zamanda, nasıl bir ülkede yaşıyoruz? Bu da bizim kaderimiz, imtihanımız demek ki! Sonuçta biz tarihin yaşayan tanıklarıyız ve hiç kimse bütün bu olup bitenleri görmezlikten, duymazlıktan, bilmezlikten gelme hakkına sahip değildir..

Selam ve dua ile.