Fenerbahçe, Rizespor karşısında zorlu bir deplasman gibi görünen maçı kolay kazandı. Ben Fener’in bu kadar farklı, çok gol atan bir takım olacağını düşünemiyordum. Ama geldik gördük ki Fenerbahçe kendi kalesine Altan’ın atmış olduğu golle kaleci Volkan’ın gereksiz pozisyon hatası, Rizespor’u öne geçirdi. O zamana kadar Fenerbahçe uykuda mıydı bilemiyorum. Ne zaman ki kendi kalesinde bu golü gördü uyaşına geçti zannediyorum.

Sahada hiç bir görüntü vermeyen, pas hatası yapan Deivid, durumu eşitleyen, sonra benim takıntım olan Kezman, üst üste attığı iki golle Fener’i olağanüstü rahatlattı ve de farka götüren adam olduğunu varsaydık. Sevgili kardeşim, evladım kaleci Volkan, hem Milli Takım’ın, hem Fenerbahçe’nin kalecisi. Her iki gol de bireysel hatasından kaynaklandı. Birinci golde de ikinci golde de Volkan’ın hatası vardı.

Rizespor’un gollerini atan Altan’a becerisinde şapka çıkartmak istedim. Kezman’a ise, ‘Daha önce sen nerdeydin?’ diye sormak isterim.

Carlos’un direkten dışarıya çıkan bir topu onun şanssızlığıydı belki. Ama Fenerbahçe’nin geriye düştüğü Altan’ın ilk golünden sonra uyanışa geçtiğini söylerken gol yollarındaki becerilerini dördüncü goldeki Selçuk’un golüyle daha bir rahatlayan, daha bir keyif alan ve daha iyi futbol sergileyen Fenerbahçe oldu. Kolay değil. Rizespor’un ligdeki sıralaması ve pozisyonu acı çektirir insanlara. Ama ne yapalım ki Fenerbahçe de liderliğe koşuyor.

Erdoğan Arıca, Rizespor’a çok şeyler vermiş gibi gözükse de deplasmanda oynayan Fenerbahçe karşısında bu kadar açık futbolun kendisine yarar mı zarar mı getireceğini düşünmeliydi. Ben Zico’nun futbol mantelitesine aynen katılmak isterim. Bu kadar deplasman rahatlığı içinde oynayan bir Fenerbahçe için hele ki kazanan olunca asistan değil, ordinaryüs profesör ilan ederim. çünkü o benden birisi, ya da ben ondan birisiyim.

İyi futbolcu kötü teknik direktör olmaz. Eğer Zico asistansa o zaman kim profesör bilemiyorum? Ben Zico’nun futbol yapısındaki kafasına her zaman saygılarımı sunuyorum.